| О, спасите меня! Я влюбился в неё.
Я влюблёнными глазами смотрел на неё и погибал.
Любовь бывает разная, и кто как выживал.Всё! С меня, меня всё! Меня, меня несёт.
Я как наркот, теперь это у меня в cloud.сердце стучит.
В наушниках бит. Пьяный на вид.Тупо мотив песни твоей,
Ты будешь петь со мной её, эй.Я потерял себя в ней, я стал любить сильней.
И я без ума, я сошёл с ума, мне нужна она.
Зачем снова так?
эта пустота, эта пустота.
Что нельзя любить просто дорожить.
Ценить то что есть, о плохом забыть, о плохом забыть. |~
Boğazım acıyor.
Tam da zamanıydı yani. Hayır, balo gününden başka zaman yok muydu?
Halsizdim, başım ağrıyordu ve boğazımda hafif bir yanma vardı.
Ağzıma attığım tabletin en azından bugünlük beni idare etmesi için dua ettim.
Havalar şu sıralar bir anda ısınmıştı. Ani değişim beni çarpmış olabilirdi ama bünyesi zayıf biri değildim aslında. Belki de birinden bulaşmıştı.
En yakın arkadaşlarımdan Leo odaya girince bende ki rahatsızlığı hemen fark etti.
"Ne oldu sana? Betin benzin atmış." Tuhaf bir Alman aksanıyla ama anlaşılır çıkan kelimelerine karşılık yumuşak, mırıltılı bir tonda cevap verdim.
"Hasta olacağım sanırım, boğazım ağrıyor biraz." Zaten hafif hafif kendini belli eden acıyı tetiklememek adına ses tonumu yükseltmemeye dikkat ettim.
Leo hızlı adımlarla yanıma yaklaştı ve elini alnıma koydu. "Hafif ateşinde var gibi sanki. İstersen gitmeyelim?"
Elini başımdan çekmesi için hafifçe vurdum. "Saçmalama. Bilmem kaç kilometre uzaktaki Almanya'dan sırf bunun için geldin, gitmesen olmaz. Hem, o kadar da kötü değilim zaten. İlaçta içtim birazdan etki eder. İyiyim, idare ederim. Merak etme."
Dediğime kaşlarını çattı. "Ben Almanya'dan balo için değil, arkadaşlarımı ziyaret etmek için geldim bir kere. Ayrıca balo senin iyiliğinden önemli değil. Gidersen daha kötü olursun. Bugün dinlen, yarına toparlanırsın."
"İyiyim dedim ya! Uzatma, gidelim işte."
Bana şüpheci bir bakışla baksada dediğimi onayladı. "Ben seni uyardım. Sorumluluk kabul etmiyorum."
"Bir şey olmayacağı için sorun yok." Her ne kadar kendimden emin bir sesle konuşmuş olsamda o kadar emin değildim. Leo haklıydı, kısmen. Neyse, bir geceden bir şey olacak değil ya?
~
Oldu.
Feci derecede midem bulanıyordu. Kapalı ve kalabalık ortamda hiç yardımcı olmadı.
Normalde oldukça iştah açıcı yiyeceklere büyük bir tiksintiyle baktım. Bulantımı daha fazla arttırmak istemeyerek yanımda pür dikkat beni izleyen Leo'ya döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
|FERNWEH|
FanfictionOuzou, hiç duymadığı kokuyu özlüyordu. "Çünkü hiç bir şey bilinmezi beklemek kadar iyi hissettiremezdi." ~HGOİ Fernweh: Uzaklara özlem duymak, hiç bilinmeyen, gidilmemiş, görülmemiş yerlere duyulan hasret. Ginga E Kickoff Fanfic' Ouzou&Erika