Beni duvara sıkıştırmasıyla kollarımı iki yana yaslaması bir oldu..
Tam o sırada telefonu çaldı ve bu fırsatı değerlendirip kollarının arasından kurtuldum. Ardından dışarıya çıktım ve karşılaştığım manzarayla şok geçirdim. Sabah olmuştu.
"Sikicem tam zamanıydı!"
"Hop hop hep bana küfür kullanma derdin noldu?"
"Napim kızım, bozdun işte ağzımı."
Konuşmamızın ardından boğazını temizleyip telefonu açtı.
"Ne var Bahadır bu saatte?."
"Bro biz görüşecektik ya saat 7de, nerdesin
"Lan! Saat 7mi?! Tamam Bahadır, hemen geliyorum."
Telefonu kapatıp bana döndü.
"Gül hazırlan çıkıyoruz."
"Nereyee?"
"Yüzük bakmaya gidicez."
"Bu saatte kuyumcu mu var olm?"
"Orası bizim özel kuyumcumuz."
Bir şey demeden hemen dolaptan üzerime siyah basic bir tişört ve mavi bir etek aldım..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Günlük makyajımı yaptım ve saçımı at kuyruğu toplayıp yola çıktık.
Kuyumcuya gidene kadar yolu seyr ettim. Çok güzeldi. Canım ülkemin bu güzel topraklarını görmek varken, beni neden eve kilitledin baba?..
"Neden dün gitmedik?"
"Kuyumcu kapalıydı çünkü. Tadilat vardı. Saat 10 gibide yüzükler takılacak. Akşamada düğün istemediğin için nikah olacak. Hem sabah misafirlerin bizi orda görmesi lazım."
"Yolumuz kaç dakika sürer peki?"
"6-7 dakikaya falan ordayız."
"Tamam."
"Gül bişey söylemem lazım sana"
"Noldu?"
"Misafirlerin yanında zorla evlendiğimizi belli etmemen lazım."
"Neden ki? Zorla evlenmiyor muyum seninle?"
"Bunun aile içinde kalması gerek Gül."
"Anlamıyorum. Biz bunu neden saklıyoruz ki?"
"Zamanı geldiğinde öğrenirsin."
Moralim bozulduğu için konuyu değiştirmeye karar verdi.
"Ee istersen şimdi girip telefonundan modellere baka bilirsin."
