War Of Hearts - Taekook

[13]-Kahraman Sözü

Merhabalar

Açıkçası tam tamına 4 gün içerisinde sınırı geçeceğinize inanamadım ve şok oldum. Ama bu beni mutlu etmedi değil :)
Yazım yanlışları varsa affoluna...

İyi Okumalar...

Sevgilerle Victoria Ailesinin Gölge Avcılarına...

•••

Serumlarla bağlanmış, kriz sebebiyle yatakta boylu boyunca yatan Jungkook, onun yanından bir an olsun ayrılmayan kahramanı Kim Taehyung...

Jungkook'un bayılmasının ardından beş saat çoktan geçmişti. Saat tam on ikiydi ve Taehyung bir çok duyguyu peş peşe yaşıyordu.

Taehyun ise tam olayı bilmediği için sormak istese de abisinden alacağı tepkiyi az çok biliyordu. Bundan dolayı sormamaya karar verdi.

"Taehyung, biraz sakin olur musun? Ayrıca volta atmayı da kes." Doktor olan sinirlice homurdandığında Taehyung onu duymamıştı.

Eli ayağı titriyordu sinirden. O Bogum itini yıllar önce halletmeliydi.

"Taehyung, olayları bize anlatman gerek." diye sakince sordu Jin ama Taehyung sakinleşmek şöyle dursun, gerilen sırtı ve aldığı nefesler kesikti.

Taehyung derin bir nefes olarak salonun ortasında durdu ve videoyu onlara gösterdi. Taehyun ve Jin şokla ona baktığında sakin gözüken sesiyle cevapladı. "Jennie beni zorla öptü ama bu videoyu burada kesmişler, devamında değer değmez onu ittim ve kovmuştum ama o olacak it yüzünden Jungkook kriz geçirdi. Ona bu dünyayı dar edeceğim."

Telefonu koltuğa sinirle fırlattığında Namjoon, patronu için endişelenmişti. Hiç bu kadar sinirli olduğunu hatırlamıyordu.

Taehyung Namjoon'a işaret yaptığında Namjoon elinde ki kutuyu Jin'in önüne uzattı. Jin anlamazca kutuya baktığında şokla bakakaldı, Taehyun ise büyük bir küfür mırıldandı.

"Siktiğimin çocuğu!" Taehyun kağıtta ve kutunun içinde olan gecelikle sinirlenmişti. Kim olsa böyle bir hakareti kaldıramazdı, öyle ki minik bedenin bayılması çok doğaldı.

"Sikik orospu çocuğu," Jin de küfrederek Namjoondan kutuyu aldığı gibi yere fırlattı. "Umarım yakalamışsındır?" Jin Taehyung'a soru yönelttiğinde, "Adamlarımdan haber bekliyorum." stabil sesiyle onu yanıtlamıştı.

Badem gözlüsüne yapılan imayı, ona güzel yedirecekti.

"Tamam sakin olalım, ben Jungkook'un yanına gidiyorum. O Jennie'ye iki çift lafım olacak sonra. Yüzsüz karı, sana yaptıkları yetmezmiş gibi." diye sinirlice homurdandı ve merdivenlerden yukarıya çıkmaya başladı. Namjoon ise bu sinirli hâli tatlı bulmuştu.

Taehyun ise abisene baktığında gözlerinden bile okunacak bir ima yaptı. Ben sana demiştim öldürelim diye Taehyung'u bir kez daha sinirlenmesine sebep oldu.

"Seven dan herhangi bir haber var mı?" Taehyung soru yönelttiğinde Namjoon hızla sorusunu yanıtladı.

"Hayır efendim. Hiç bir şekilde haber alamadık."

"Neredeyse iki hafta olacak ve hiç bir haber yok. Ormana da giremiyoruz çünkü o değişik yaratıklar kol geziyor. Eğer medya veya diğer insanlar bunu öğrenirse büyük bir baş ağrısı bizi bekliyor." Taehyun bıkkınca söylendi. Seven'ı nereden tanıyordu bilmiyordu ama bulanıktı küçüklüğü, pek hatırlamıyordu. Onu bulduğunda sorması gereken birkaç şey vardı.

"Seven bu olayı öğrendiğinde seni öldürmesi an meselesi." Taehyun bir kez daha abisine bakarak söyledi. Taehyung ise bunu bildiği için sesini çıkarmadı.