Üniversiteden yeni mezun olan Seda Kaya, derin bir iş arayışına girer. İstanbul'un en köklü ajanslarından birinde işe kabul edilirken başına geleceklerden habersizdir. Güvenemeyeceği kişilerle etrafı sarılırken, Seda'nın içinde bulunduğu vaziyet onu...
Hayatımızın Bahar'ı bu bölüm kararları veriyor, kartlar baştan dağıtılıyor.🤭
Baran da bolca var bölümde. Umarım linç yemez.💀
O zaman, bol sövmeli- ay pardon keyifli okumalar.💗
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
---
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Bahar Mercan'dan-
Ne yapacağımı bilmez haldeydim. Sadece oturuyor ve ne yapmam gerektiğini düşünüyordum. Hayır, bunların hiçbirini benim babam yapıyor olamazdı, hayır; benim babam bu kadar acımasız olamazdı. Hayır, o bu kadar acımasızdı; babamın özü buydu.
Hayatı boyunca hem annemi, hem beni yok etmişti. Belki bizi öldürmemişti ama biliyordum. Elinde böyle bir şans olsa bizi feda ederdi. Deselerdi ki, kumar borçların için kızını ve eski karını öldürmen gerekiyor. O bunu yapardı hatta bunu gözünü kırpmadan, bir özür dahi dilemeden hemen yapardı.
Şimdi ise onun pençelerine sıkışmıştım, bu duyulmamalıydı. Hem Melisa, hem de tüm ajansa açıklama yapmam gerekirdi. Seda zaten biliyordu.
Seda her ne kadar belli etmese de akıllı bir kızdı, elbette hiçbir bakışım ondan kaçmamıştı ve bir gün yanıma gelip çat diye, "Baran'dan hoşlanıyorsun." Demişti.
Susamamıştım, kelimeler boğazıma düğümlenmişti çünkü. Bir kez, sadece bir kez bir insan beni anlamıştı ve boğazımdaki düğümü dökmek istedim. Seda'yı kız kardeşim gibi görüyordum ama evet, onu kıskanıyordum da. Baran'la konuşabiliyordu, onunla rahatça konuşabiliyordu. Arkadaşlık kurabiliyordu, ki bence onlarda daha fazlası vardı. Ancak herkese yalan söylüyorlardı.
Ya da ben sadece kuruntu düşüncelerimle insanları boğuyordum. İnsanları da değil, kendimi. Tamamen kendimi. Deli oluyordum, çıldırıyordum, onları beraber görmekten nefret ediyordum. Ve bir de üstüne haberleri çıkmıştı! İkisi de bunu reddediyordu, ilişkileri olduğunu yani. Ancak her reddediş bir gerçeği içinde taşırdı.