Medya : Sena Şener - Ölsem
Bölümü yazarken çok dinledim ;) bölümün sonunda anlayacaksınız ne demek istediğimi sizi seviyorum iyi okumalarr 🤍><><><><><><><><><><><><><><><><><><
Asi ağır ağır gözlerini açtığında hemen boynunda hissettiği nefes ve bacaklarının üzerindeki ağırlık yüzünü güldürmeye yetmişti bile, başını çevirip baktığında Alaz'ın kendisini koala misali sarıp sarmaladığı gördü. Bacağını Asi'nin bacaklarının üstüne atmış bir kolunu beline sarmış yetmemiş öbür koluyla gövdesini kollarına hapsetmişti, başını boynuna gömmüş aradan tek bir hava molekülünün bile geçmesine izin vermemişti her nefesinde boyun girintisine sürten dudakları saymıyordu bile.
Sonra aklına aldığı uçak bileti ve Ece'nin psikiyatristinin söyledikleri geldi aniden, gülen yüzü soldu. Gitmesi gerekiyordu... Ece için bunu yapması gerekiyordu, yapacaktı da. O an gitmenin aslında ne kadar saçma olduğunu düşündü, Asi büyürken yanında ne annesi vardı ne de babası... hep onların özlemiyle yaşamıştı, annesinin kuzusu, babasının prensesi olamamıştı. Ama Ece'nin böyle bir şansı vardı Alaz tam yanındaydı. Ece babasının prensesi olabilirdi... tabi eğer babası onu isteseydi... Ama istememişti işte, eğer Alaz onlarla birlikte olmak isteseydi onlarla olurdu ve kimse de buna engel olamazdı. O zaman ne Ece ne de Asi bu kadar acı çekmezdi.
Şimdi ise Asi gideceği için üzülüyor hatta kendince gitmeyi saçma mı buluyordu! Kendi kendisine kızdı. Bunu yapmamaya kendisine söz vermişti. Alaz'a kapılmayacaktı. Kendisine bu işkenceyi yapmayacaktı ama şimdi yine sadece onunla olmayı diliyordu.
Hızlıca sildi bu düşünceleri zihninden ve Alaz'ı uyandırmadan kalktı yataktan tüm gece sevişmenin verdiği etkiyle her yanı ağrıyordu. Hızlıca kıyafetlerini bulup giyindi, saate baktığında henüz çok erkendi. Hayli hayli yetişirlerdi uçağa bu düşünceyle biraz olsun rahatladı bir an önce burdan gitmeliydi. Kaçmalı arkasına bile bakmamalıydı. Böyle öğrenmişti çünkü kaç ya da saldır. Hayatta kalmak için zarar görmemek için kaçmayı dener kaçamazsa da saldırırdı. Bu ona henüz küçücükken sokakta öğretilen yaşamak için gerekli temel kurallardan biriydi.
Odadan çıkacakken dönüp son ken Alaz'a baktı. O an deli gibi kalmak istediğini anladı. Zaten bilmediği bir şey de değildi... ama kalamazdı işte. Yine de kıyamadı Alaz'a bir not kağıdına iki kelime yazdı ve Alaz'ın başucuna bırakıverdi. Arkasına bile bakmadan çıktı evden bir kez dönüp baksa gidemeyecekti belki de...
Asi'nin gidişinden bir kaç saat sonra Alaz'ın gözleri açılıp yumuldu sonra tekrar açıldı tekrar yumuldu derken yanındaki kadının eksikliğini hissetti Alaz. Bu sefer gözleri tamamen açıldı. Asi yanında yoktu gitmiş miydi yani, büyük bir panikle seslendi hemen
"Asiii.... Asiiiğ..... ASİĞĞ NERDESİN" cevap yoktu. Gittiğini biliyordu ama kabul etmek istemiyordu hızla kalktı kıyafetlerini giydi. Olmadığını bildiği evde tek tek dolaştı odaları... yoktu.
Asi'yi bulmalıydı. Yarın öğlen gidiyoruz mu demişti sanki daha öğleye vardı sanki. Saat kaçtı ki? Odaya yöneldi telefonunu bulmaya yastığının altını kurcalarken yastığın yanına sıkıştırılmış not kağıdına ilişti gözü... yo hayır... 'bu kadar yanlışımın içinde tek doğrum sen olamazdın Asi kız... özür dilerim' anıları geldi aklına. O gün nasılda bırakıp gitmişti Asi'yi, hiç gitmek istememişti aslında ama gitmek zorundaydı işte. Kalamazdı, karanlığını Asi'ye bulaştıramazdı. Asi için gitmişti aslında... onun için ondan vazgeçmişti.
Elleri titreyerek açtı notu sadece iki kelime yazıyordu 'Seni seviyorum' bu seni seviyorum demek değildi aslında. Alaz bunu çok iyi biliyordu. Asi ilk kez seni seviyorum dediğinde bir depoda ölmek üzereydi, ikinci kez dediğindeyse sahilde umutları ölmek üzereydi ve şimdi... şimdi ise gidiyorum diyordu Asi... seni arkamda bırakıp gidiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENDEN BANA || Aslaz fic
Teen FictionMerhabalar sevgili gönül dostları bazı bölümler +18 olabilir lütfen rahatsız olanlar okumasınlar, minik minik aslaz hikayelerinden oluşuyor ♥️ uzun hikayeleri part part ayırdım. İyi okumalaar umarım değerli vaktinizi boşa harcamışsınız gibi hissetti...