'Kalbimin derinliklerinde bir yerde hala umudun olduğunu hissedebiliyordum ancak o kadar zayıftı ki, sonbaharda sabırsızlıkla dalından kopup ölüme kavuşmayı bekleyen bir yaprak gibiydi. Her an onu da kaybedebilirdim. Ağacın dalına tutunmuş o son yaprak ne zaman düşerdi bilmiyorum, düşer mi onu da bilmiyorum.Kendimi hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim. Annemin bedenini çıkardığım o odaya aylardır giremiyorum. Kapısının önünden geçtiğimde bile o gün yaşadığım o acı ortaya çıkıyordu Oraya adım atınca benim de onların yanına gitmek isteyeceğimi biliyordum. Ancak yemin ettim. Annemin ve kız kardeşim Jennie'nin mezarının yanında intikam yeminleri etim. Saatlerce onları bu hayattan koparan şeylerin bedelini ödeteceğimi söyledim.
Anlık cesaret ile söylemiş olabilirim ancak aynaya baktığımda gördüğüm tek şey kana susamış, intikam ateşi ile yanıp tutuşan gözlerimdi. Nereden, nasıl başlayacaktım bilmiyorum ama intikam arzusu beni hayata tutan tek şeydi. İçimdeki o acıyı ancak bu öfke bastırabilirdi. Öfkenin bedenimi terk edeceği zaman biliyordum ki güçsüz, zavallı halime geri dönecektim.
İntikam isteğimi sayfalar ile paylaşarak daha da harlıyordum. Ateş olup bütün şehiri kasıp kavuracaktım. Ecelleri olup onların nefeslerini kesecektim. Şanım üzerine yemin ederim ki, hepsine hak ettikleri o acılı ölümleri verecektim. Ben Darla. Bu gece tekrardan ailemin intikamını en acımasız şekilde alacağıma dair yemin ediyorum. Gökyüzündeki yıldızların hepsi buna şahit olsun.'
Deri defterimin kapağını kapatarak sırtımı sandalyeye yasladım. Defterimin yanında duran muma bakarken gözlerimin önünde beni ve ailemi bu hale getirenlerin hepsini nasıl öldüreceğimi düşünüyordum. İsyanı çıkaranlar idam edilmişti ancak herkes biliyordu ki, bu işten sıyrılanlar vardı. İsyanın asıl liderleri hala bir yerlerde saklanıyordu ve belki de yeni isyan peşindeydiler. İmparatorluk isyan sonrası altüst olmuştu. Kraliyet ailesi yolsuzluklara ev sahipliği yapıp, bütün halkı sömürmeye başlamıştı. İnanılmaz yüksek vergiler alınmaya başlamış, halkın tüm hakları yok sayılmıştı. Birkaç kez köylerin bazıları isyan etmeye kalkıştı ancan kraliyetin acımasız ordusu hepsini kılıçtan geçirdi. Zavallı halk çaresizlik ile bastırıldı ve yoksulluk içinde ölüm kalım savaşı vermeye başladı. Kraliyet ailesi huzur içinde güven ile yaşarken, halk yoksulluk sebebi ile birçok yolsuzluğa başvurdu. Yıllar önce yasaklanan köle ticareti tekrardan ortaya çıktı, köylerden genç kadınlar kaçırılarak zorla çalıştırılmaya başladı. Huzursuzluk bütün ülkeye salgın hastalık gibi yayılmaya başladı. Çıkan savaşlardan dolayı azalan erkek nüfusunu dengelemek amacı ile bir erkeğin birden fazla eşinin olması kanundaki yerini aldı. Bütün ülke çıkan o isyandan dolayı tüm gücünü ve otoritesini kaybetti. Halkın huzurunu güden tek kral olan II Joseph bilinmeyen bir sebepten ötürü aniden öldü ve tahta ikinci eşi imparatoriçe Elizabeth geçti. İmparatoriçe Elizabeth'in umursadığı tek şey mücevherler ve gösterişken, ülkeyi gizliden yöneten asıl kişi dük Foster oldu. Herkes kraliçenin ve yönetimin kontrolünün Dük Foster'in elinde olduğunu biliyordu. Öyle ki, krallık mühürü onun elindeydi. Bütün ülkeyi ele geçirmiş, kendi başına istediği kararları veriyordu.
İmparatorluktaki bu dengesizliği fark eden diğer krallıklar en küçük fırsatı kendi aleyhlerine çevirmek için an kolluyordu. Ben sadece ailemin intikamını almak istiyordum ancak mağdur halkı gördükçe intikam arzum daha da artıyor, kafamda tilkiler dolanıyordu. Ne yapacağımı, nasıl yapacağımı bilmesem de eninde sonunda ortaya ince-ince işlenmiş bir plan çıkarmam gerekiyordu.
Derin bir nefes alıp defterimi masamın çekmecesine kaldırırken dışarıdan gelen bir şeylerin düşme sesi ile dikkat kesildim. Kafamdan tonlarca ihtimal geçerken sessiz olmaya çalışarak kapının arkasında duran kılıcıma doğru yürüdüm. Odayı aydınlatan tek ışık masamda ki mumken, nefesimi tutarak gelecek kişiyi bekliyordum. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin kapım açılmayınca biraz daha rahatladım. Kılıcımın kabzasını sıkıca kavrayarak hemen kapının yanındaki pencereden çevreyi kontrol ederken gözüme değişik hiçbir şey çarpmadı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Darla
Ficção GeralBen Darla Annemarie McQueen. Hayır. Ben artık sadece Darlayım. Ne bir soyismim var ne de bir ailem. Hayatımı mahveden o isyandan sonra derin bir kimseziliğe gömüldüm. Çevremde kimse kalmadı. Ben Darla. Her şeyini kaybetmiş, çaresezliğin için hayat...