Frackles / Hyunlix

༚⁠˖⁠♡⁸

Merdivenleri hızla inip apartmandan çıktım. Bahçeye baktığımda Hyunjini göremedim. Tam bahçe kapısından çıkacakken Hyunjin bir anda önümde belirince irkildim ve dengemi kaybettim. Hyunjin ani bir refleksle beni belimden yakaladı ve kendine çekti.

Burun buruna gelmiştik. Gözleri gözlerime dikilmiş, elleri belimi sıkıca kavrarken dudakları hafifçe yukarı kıvrıldı.

Kokusu o kadar güzeldiki... Nasıl anlatılır bilmiyorum. Kokusunu her içime çektiğimde başım dönüyordu. Hyunjin başımı döndürüyordu...

Gidelim mi?

Şu soruyu sorarken bile elleri belimde hareketleniyordu. Ben nasıl cevap vereyim şimdi. Hyunjin gerçekten beni çok zorluyordu. Çok...

G-gidelim.

Hyunjin bir süre daha gözlerimi izledi.

Hyun?

Cevap vermedi.

Hyun?!

İkinci kez seslenmemle birlikte irkildi.

H-ha? Ne dedin?

Gidelim mi?

Ha, Evet gidelim.

Onun bu tatlı haline kıkırdadım. Ve sonunda evden ayrılıp nereye olduğunu bilmediğim yere yavaş adımlarla yürümeye başladık.

Hyun nereye gidiyoruz?

"Huzur bulduğun yere"

Önce ne demek istediğini anlamadım. Ama sonra...

Ne? DENİZE Mİ GİDİYORUZ?!

Hyunjin bir anda bağırmama büyük bir kahkaha attı.

Evet. DENİZE GİDİYORUZ!

Bana uyum sağlamasına küçük bir kahkaha attım.

Hyun?

Efendim lix?

Denize nasıl gidicez? Çok uzak değil mi?

Şuan taksi durağına gidiyoruz ama...

H-haa tamaam

Taksi durağına geldik ve hemen sonra bir taksiye atladık.
Telefonumu elime aldığımda mesaj geldiğini gördüm. Jisungdan gelmişti.

* 2 yeni mesaj*

Aşk karim

Civciv ben Minhoylayım. Gece geç gelebilirim. Beni merak etme.

Seni seviyorum. İyi eğlenceler

Felix

Tamam ask karii
Seni seviyorum. Sizede iyi eğlenceler.

Sohbetten çıkıp telefonumu cebime koydum.

Felix?

Efendim?

Bugün biraz yorgun görünüyorsun. İyimisin?

İyiyim Hyunjin. Merak etme.

Hyunjin endişeli bir şekilde başını salladı.
Saat 5.34'du bu saatlerde dışarı çıkmak bana çok iyi hissettiriyordu.
Kafamı pencereye çevirip yolu izlemeye başladım.