Yüzüme çarpan soğuk hava içimi titretirken yerimde kıpırdandım. Sıyrılmış t-shirt'ümün altındaki açık kalmış belim buz gibi olmuştu.
Yatakta hafifçe doğrulup, çarşafı aradım. Yere düşmüştü. Yerden alıp hemen üzerime örttüm ve yatağa geri uzandım. Gözlerimide tekrar kapatıp kendimi ikinci kez uykuya bıraktım.
~~~
Titreyen telefonumla gözlerimi araladığımda hafifçe titredim. Ayılmaya çalışarak gözlerimi ovuşturdum ve yatakta oturur pozisyona geldim. Uzanıp telefonumu aldım ve arayanın kim olduğuna baktım. Hyunjindi. Daha fazla bekletmeden telefonu açtım ve kulağıma götürdüm.
Alo?
Alo? Günaydın lix.
Günaydın hyun.
Nasılsın?
İyiyim. Sen nasılsın?
Bende iyiyim. Kahvaltı yaptın mı?
Hayır hyun. Az önce uyandım.
Pekâla, güzel. O zaman hazırlan. Seni almaya geliyorum.
Ne? Nereye?
Sürpriz. Hadi hazırlan. Yaklaşık 10 dakika sonra orda olacağım.
Dedi ve kapattı. Şaşkın gözlerimle telefona bakarken derin bir nefes aldım ve ağır adımlarla yataktan kalkıp, banyoya ilerledim.
Banyoda işlerimi hallettikden sonra geri odama geçip, dolabımı açtım. İçinden siyah bol bir t-shirt ve siyah kot şort çıkartıp, yatağımın üzerine bıraktım.
Pijamalarımı çıkarttım ve dolabımdan aldığım kıyafetlerimi üzerime geçirip, banyoya ilerledim.
Aynanın karşısındaki lipbalm'ımı alıp dudaklarımda gezdirdim. Ardından nemlendirici bir krem alıp, yüzüme sürdüm. Son kez saçlarımı taradım ve banyodan çıktım.
Geri odama ilerledim. Bir kaç fıs parfüm sıkıp, telefonuma yöneldim. Tam o sırada telefonum titremeye başladı. Arayan Hyunjindi. Muhtemelen gelmişti.
Alo? Geldin mi hyun?
Evet, geldim. Hazır mısın?
Hazırım hyun. İniyorum şimdi.
Telefonu kapatıp, kapıya yöneldim. Converse'lerimi giyip, kapıyı kapattım. Anahtarı deliğe sokup, iki kere çevirdim ve geri cebime koyup, merdivenleri hızla indim.
Apartman kapısını açar açmaz melekten farkı olmayan Hyunjini gördüm. Bir tek bana mı böyle gözüküyordu? Yoksa hep böylemiydi? Evet, o hep böyleydi.
Hızla apartmandan çıkıp, Hyunjine doğru ilerledim. Bahçe duvarına yaslanmış, başını gökyüzüne kaldırmıştı. Yanına yaklaşınca gözlerinin kapalı olduğunu fark ettim. Yavaşça koluna dokundum.
Hyunjin?
Hafifçe irkilip bana döndü. Yüzünde büyük bir gülümseme oluşmuştu.
Gözleri üzerimde dolaşırken konuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Frackles / Hyunlix
FanficAnne ve babasını kaybettikten sonra depresyona giren Lee Felix arkadaşlarının tavsiyesi ile beraber karaoke odalarına giderler. Yanlış karaoke odasına giren Lee Felix ve arkadaşlarının başı belaya girer ve Kaçmak için tanıştıkları 4 liseli çocukla b...