Yazar notu;Herkese selam önceliklee...hepinize çok teşekkür ediyorum Umudun Parlar'ı sevdiğiniz ve okudunuz için;) 1k olduk umarım 2k,3klarıda göreceğiz.Bu bölümü 1k olma şerefimize daha uzun yazdım.Umarım beğenirsiniz...ve benden size bir tavsiye,belki şuanda hayatınızda bir sorun var ve siz suçlu hissediyorsunuz-tabikide herkesin bir sorunu yoktur fakat hissediyorum;)-asla vazgeçmeyin ve her zaman umudunuza bir ışık tutun.Umudunuz Parlayacaktır...
Bölüm şarkılarımız;Benimle Kayboldun,Giderdi Hoşuma,Aşk lazım.
Başımın ağrısıyla gözlerimi açtım.Neler oluyordu? Ben neredeydim? En son bungalovdaydım ve hava almak için ormanlık bir yere gitmiştim fakat dahasını hatırlayamıyorum.Etrafıma baktığımda bir hastane odasında olduğumu fark ettim.Sağ kolumda serum vardı.Üzerimde ise hastane kıyafeti.Odayı biraz daha incelediğimde sağ tarafımda bir pencere olduğunu gördüm.Fakat bu pencere dışarıyı göstermiyordu,bu pencere hastanenin içerisini gösteriyordu ve benim görüş açıma giren ilk şey koltuklarda oturan Umut,Arya ve Barış oldu.
Arya kafasını Barış'In omzuna koymuştu ve uyuyordu.Barış ise bilgisayara bakıyordu.Arada ise Arya'ya bakıyordu.Bu görüntü gözüme o kadar tatlı geldi ki kimsenin görmeyeceğini bilsemde gülümsedim tabii bunu yaparken yine başım ağrımıştı...
Gözlerim Barış'ın yanındaki Umut'a geldiğinde ise onunda beni pürdikkat izlediğini gördüm.Bir süre birbrimizle bakıştık ama çok fazla şey konuştu gözlerimiz.Ben ona minnettar bir şekilde bakarken o da bana güven verici bir şekilde bakıyordu.
Bu haldeyken bile gülümsemesi kalbimin teklemesine sebep oluyordu.Aşk böyleydi galiba...Yer,zaman farketmezsizin yaşanan bir olaydı.Umut ise doktorlara haber vermeye gitmiş olacak ki oturduğu yerinden kalkmıştı.
Ben ise yatağımda en rahat pozisyona geçmiştim ve bu hale gelmemin sebeplerini hatırlamaya çalışıyordum.En son katili bulmaya çalışıyordum yani Serhat Küpeli'nin o bana benzediğini sandığımız katilini...Kendimi o eve kitlemiştim.Ve o evde perdeleride tam olarak çektiğim için büyük bir psikolojik sorun oluşmuştu bende.Yani Parla niye perdeyi çekersin ki? dediğinizi duyar gibiyim.Psikolojim zaten yerinde değildi ve kimseye görünmemeye çalışıyordum,birde özlem vardı tabii...
Bu sırada kapı açıldı ve içeriye doktor girdi yanında ise kısa boylu bir hemşire vardı.Doktorun gülümseyen gözlerini görmek durumumun iyi olduğunu gösteriyordu.
'Parlacım nasıl hissediyorsun kendini?'
'Çok iyi hissediyorum doktor bey.Aslında bakarsanız önceki halllerimden daha enerjik ve umutluyum.'
'Bu çok iyi bir durum.Ben sizi bu kadar enerjik görmeyi beklemiyordum aslında.Beni ikinci kez şaşırtmayı başardınız!'
İkinci kez derken? ne demek istemişti doktor?
'Doktor bey ikinci kez derken ne demek istediniz anlayamadım.'
Doktorun anlatacaklarında heyecan göremiyordum artık daha çok onu şaşırttığım için mutsuz olmuş bir tavır sergiliyor gibi gösteriyordu.Ama bunun saçmalıktan ibaret olduğunu anlamamla düşüncelerimi zihnimden kapı dışarı ettim.
'Bunu nasıl söylesem bilmiyorum ama zaten en sonunda söyleyecektim.İntiharınızdan sonra sizi bir yaşlı teyze görmüş.Sizin vücudunuza sapladığınız bıçak kalbinizin çok yakınlarına gelmiş ve ciddi bir operasyon geçirdiniz.'
Ben her duyduklarımla kaşlarımı çatmaya ve endişelenmeye başlıyordum.
'Doktor Bey sizce şimdi öğrenmesi doğru mu?çünkü hastamız yeni uyandı.' hemşirede en az benim kadar endişeliydi.
![](https://img.wattpad.com/cover/362040101-288-k555041.jpg)
YOU ARE READING
Umudun Parlar
Teen FictionNerden bilebilirdim ki,uçakta yan koltuğumdaki adamın 10 yıl önceki arkadaşım olduğunu...