3: Yalnızların Rekabeti

28 6 113
                                    

blow
kesha.

  Aslı ve Kerem'in ilk tanışması, ortaokulda Aslı'nın Kerem'in sınıfına yeni geldiği zaman olmuştu. O zamanlar 10 yaşında olan Aslı'nın soluk beyaz küçük suratı ve uzun siyah saçları oyuncak bir bebeği andırıyordu. Gözleri saçları kadar koyu olan bu kızın lakabı kısa sürede vampire dönüşmüştü. Fakat daha oralarda değiliz.

  Yeni gelen Aslı, sınıfta öğretmenin yardımıyla tanıtıldı. O zamanlar aşırı sessiz ve utangaç olan küçük kız, çekingence başını sallayıp ona söylenen yere geçti. O yaştaki erkeklerin onun hakkında iki düşüncesi vardı. Ya aşırı güzeldi ya da aşırı korkunçtu. 

  Kız diğer yaşıtlarına göre oldukça sıskaydı. Küçüktü ve sessizdi. Onla birisi konuşmadıkça ağzını açmazdı. Günlerdir tek yaptığı şey sırasında ders çalışmaktı. Dışarıya bile çıkmazdı. Kerem'in ara sıra gözüne takılsa da, aslında onu umursamamıştı. Ta ki sınav sonuçlarına dek.

  Her zaman her şeyde birinci olan Kerem, 6.sınıfta hayatının ilk şokunu yaşadı. Durduk yere sınıfına gelen bu kız, onu sıralamada ezip geçmişti. Bunun öfkesiyle kıza artık her günü cehenneme çevirdi. 

  "Evet çocuklar, bu sorunun cevabını bilene sözlü notu 100!" Öğretmenin tahtadaki sorusuyla sınıftaki çocukların çoğu boş boş tahtayı izledi. Kerem ise büyük bir hırsla kalemini eline aldı ve defterinde hızlıca karalamaya başladı. Çözüme eriştiğinde yüzündeki zafer ifadesiyle kafasını kaldırıp elini yukarıya itiyordu ki öğretmenin ondan önce davranıp elini havaya kaldıran Aslı'ya söz vermesini izledi.

  "Evet Aslı."

  "Cevap 49 değil mi?"

  "Harika. Gel de çöz bakayım."

  Aslı ayağa kalkıp tahtaya ifadesiz suratıyla yürürken Kerem elini sıraya düşürdü ve ağzı hafif açık şekilde kızı izledi. Sıra arkadaşı Fatih donmuş arkadaşının suratını uçlu kalemiyle dürttü.

  Ve bu hep böyle devam etti. 

  "Sorunun cevabı nedir?" 

  "58!"

  "26!"

  "Kerem doğru." Kerem kıza ters bir bakış attığında Aslı tek kaşını kaldırdı ve saçlarını savurup geri defterine döndü.

  "...o zaman bunun yüzdelik dilimi kaç-"

  "Yüzde 60!" 

  "Evet doğru Aslıcım."

  Kerem ağzını açmadan Aslı cevabı söylemişti bile. Küçük kız duygusuz gözlerini çocuğun suratında gezdirdikten sonra yüzünde egoist bir gülümsemeyle neşeli neşeli önüne döndü.

  "Bu bir, savaş ilanıdır Fatih." Yanında kitabın kenarına bir şeyler karalayan elleri çenesinde uyuklayan Fatih, Kerem'in dediklerini esneyerek cevapladı. "Aynen aynen..."

  Böylelikle başlayan rekabetleri, farklı sınıflara düşseler bile hiç bitmek bilmedi.

  "Matematikte yine birinci olmuşsun Kerem. Bende eğer işlem hatası yapmasaydım tam not alacaktım."

  "Öyle deme. Fende beni geçmişsin. Matematikle aynı gün diye ona çok düşmemiştim ama sen ikisinden de iyi not almışsın."

  İki 7.sınıf öğrencisi birbirleriyle koridorda konuşuyorlardı. Tabi bu, aslında görünenden daha farklı bir sohbetti.

  "O aptal hatayı yaptığıma dua et yoksa birinciliği kapamazdın. Şimdilik cahil cahil eğlenmeye devam et, sıradakinde seni çok pis yeneceğim."

kırık çatılarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin