[5]

20 2 0
                                    

Oturduğumuz kantinde tostumu yerken kolamı içiyordum.Son lokmamı da ağzıma attıktan sonra her ne kadar konusunu açmak istemesem de her şeyi en başından Renjun,Chenle ve Jisung'un da bilmesi lazımdı.Kolamdan son yudumu mu da aldıktan sonra söze başladım.

"Jaem sen zaten her şeyi biliyorsun ama diğerlerinin de bunları bilmeye hakkı var.Hazırım ve her şeyi en başından anlatacağım ama bunu okulda yapamam bir sonraki dersi ekmeye razıysanız parka gidelim."

Kimse bir şey demeden ayaklandığında gülümsedim ve okuldan çıktık.En yakın parka gittiğimizde anlatacaklarım midemi bulandırsa da artık her şeyle yüzleşip korkumu yenmek zorundaydım.Onunla aynı okuldayken o görüş açıma her girdiğinde korkamazdım.Bazı şeyleri aşmalıydım.Herkes yerine oturduğunda bütün gözler bana dönmüştü ve artık başlamam lazımdı.

"Lise 10. Sınıftayken bir üst sınıfta Mark Lee adında bir çocuk vardı.Ondan hoşlanmaya başlamıştım ama bir süre sonra hislerime karşılık alamayacağımı anladığımda ondan vazgeçmiştim.Her ne kadar kolay olmasa da başarmıştım bunu.11. Sınıfa geçtiğimde bir gün bir çocuk Mark'ın beni okulun arkasında beklediğini söyledi.Gittim.Keşke gitmeseydim.O gün Mark benden hoşlandığını söyledi ama onunla beraber olamazdım.Çünkü onu uyuşturucu satın alırken görmüştüm ve uyuşturucu hakkındaki iğrenç çocukluğumu biliyorsunuz zaten.Onu reddettim ama gönlümü kazanacağını söyleyip ordan ayrıldı.Sonrasında Jenodan,arkadaşından Jaemin'in numarasını almış ve ona mesaj atmış.Jeno Mark'ın arkadaşıydı ama aynı zamanda Jaemin'in flörtüydü.

Elimi Jaemin'e doğru uzatarak aralarında geçen konuşmayı anlatmasını söyledim.Diğer üçlü dikkatlice dinliyordu.

"Sonra bana mesaj attı.Benden Hyuck'un numarasını istemişti.Hyuck'un onu istemediğini söyledim ama onu gerçekten sevdiğini ve onun gönlünü kazanmak için her şeyi yapmaya hazır olduğunu söyledi.Ona inandım ve yardım edeceğimi,Hyucktan bir şeyler öğrenmeye çalışacağımı söyledim.Sikik kafam"

Aradan ne kadar geçerse geçsin kendini suçlaması canımı yakıyordu.

"O gece Jaem evde tek olduğu için korkmuş ve bende kalmak istemişti.Her zaman gittiğimiz parkta onu bekleyeceğimi söyledim.Beklerken Mark'ı gördüğüm ara sokaktan gelen sesleri farkettim,yine oradaydı ve yine uyuşturucu alıyordu.Jaemin Mark'ı neden istemediğimi sorduğunda ona Mark'ı uyuşturucu alırken gösterdim ama adamlar bizi farketti.İkimizde kaçmaya başladık,beni kovalayan Mark'tı ve bana gitmemi,Jaemin'i yanıma göndereceğini söyledi.Biraz uzaklaştıktan sonra evimin yakınlarında Jaem'i bekledim."

Derin bir nefes alıp verdim.Hikayenin burdan sonrası kusmak istememe sebep oluyordu.Yanımda oturan Jaemin bana destek olmak ister gibi bir eliyle sırtımı okşuyordu.

"Jaem geldiğinde Mark'ın onu kurtardığını söyledi ve ertesi günü ona teşekkür etmek için anlaştık ama o gün okula gelmedi.Tahminimce dayak yemişti.Mesaj attım.Neden gelmediğini sordum.Beni görmek istediğini ve cama çıkmamı söyledi.Çoktan aşağıdaymış.Kış ayı olduğu için soğuktu ve üşüdüğünü söyledi.Bende muhabbet ederken üşümeyelim diye aşağıya battaniyeyle inmiştim.Keşke ona karşı bu kadar kibar olmasaydım.Kapıdan çıkar çıkmaz bana sarıldı ve leş gibi alkol kokuyordu.Sarhoştu."

Durdum.Midemdeki iğrenç hisse engel olamıyordum.Aynı zamanda boğazımdaki düğüm yeni gelmişti ve konuştuğum anda sesim titreyecekmiş gibi hissediyordum ama önemsemedim.Ben bu hikayede masumdum.

"S-sonra beni taciz etmeye başladı.Beni zorla eve soktu ve kafamı sertçe duvara vurdu.Bayılmışım.Sabaha karşı uyandığımda çıplaktım ve yatak çarşafında kanlar vardı.Benim kanlarım.Yanımda da Mark yatıyordu.Keşke uyandığım gibi o evden çıkıp gitseydim ama ben duşa girmeyi tercih ettim.Onun izleri zaten içime işlemişti ama en azından suyun altında zihnimi biraz olsun rahatlatırım diye düşündüm.Ben duştayken odada zaten ayık olmayan kafasına rağmen bir tane daha uyuşturucu kullanmış.O sırada duştan çıktığımda beni de kullanmaya zorladı.O dakikalarda bedenime bir sürü uyuşturucu işlemişti.Damarıma bulaştırmıştı.İşi bitince evimden çıkıp gitti.Benim her yerimden kan geliyordu.Öleceğimi düşünüyordum ama gözlerimi açtığımda yatağımın yanında Jaemin'i ağlarken buldum.Ölmemiştim ve bu benim hayatımdaki en büyük şansımdı ama yalan yok bir çok kez ölmeyi diledim.Sonraki 3 sene boyunca Mark'ı hiç görmedim."

Midem kaldırmadı.Sesim titreyerekte olsa en iğrenç kısımlarını anlatmıştım ama midemin önüne geçememiştim.Yerimden kalkıp yakındaki çalılıkların içine her şeyi çıkarttım.Sırtımı sıvazlayan Renjun beni iyi hissettirmişti.İleride çantasından su çıkartıp bana getiren Jisung ve elinde peçeteyle yanıma gelen Chenle ağlamamı şiddetlendirmişti.Onlara sahip olmak hayatımdaki en güzel ikinci mucizemdi.Birincisi zaten belliydi.O gün orda ölmemem.Jaemin ise sadece sinirden yumruk yaptığı eli ve kızgın bakışlarıyla masada oturmaya devam ediyordu.Onu anlayabiliyordum.İlk bir sene bende kendimi suçlamıştım güvendiğim için ama Jaemin hala aşamıyordu.

Toparlanıp tekrar yerimize oturduğumuzda hikayenin devamını anlatmak için hazırdım.Jaemin'in başından beri merak ettiği kısmı,o sınıfta yaşananlar.

"Hyuck iyi değilsen dur lütfen,ben bile iğrenç oldum burda,kötü hissediyorum."

"Ben iyiyim Chenle,bunları çoktan aştım.Sadece böyle midem bulanıyor işte,endişelenme."

"Neyse,geçenlerde bana bir mesaj geldi.İlk başta tanımamıştım çünkü bir yabancı gibi Merhaba falan yazmıştı.Görüldü atınca Mark olduğunu belli etti.Özür dilediğini,affedilmeyecek şeyler yaptığını ama temizlendiğini söyledi.Aynı okulda olduğumuzu ama korkmamam için karşıma çıkmadığını söyledi"

Jaemin sinirli bir şekilde güldü ve yumruğunu hafifçe masaya vurup konuştu.

"Sen şuna korktuğum ve yüzüm olmadığı için karşına çıkamıyorum dedi desene,daha doğru olur"

"Ama bugün biz sizden ayrı Jaeminle otururken Jaemin onu farketti.Onunla konuşacağımı söyleyip her zaman piyano çalmak için gittiğim sınıfa götürdüm.İçeriye girer girmez özür dilemeye başladı.Sonra değiştim dedi.Tedavi oldum ve tekrar bu boka bulaşmamak için yarım bıraktığım okuluma devam edip gitar çalmaya başladım dedi.O öyle anlatınca bende tutamadım kendimi hırkamı çıkardım,kollarımdaki izleri görünce gözlerini kapattı.Bende daha kollarımdakileri görünce bile bakamadığını söyleyip bunlardan bütün vücudumda olduğunu söyledim.Tişörtümü çıkarttım.Hıçkırarak ağlamaya başladı.Onun değil benim ağlamam gerektiğini söyledim.Onun bana yaptığı şeylerin bir bebeğe hançer saplamakla aynı olduğunu ve onu affetmem için ne yapması gerektiğini sordu.Bende hayatını çoktan kurduğunu artık değiştirmemesi gerektiğini sadece aynı okulda olsak bile karşıma çıkmamasını söyledim.Sonrasında zaten sınıftan çıktım."

Anlattıklarım karşısında Jaemin hariç diğerleri çok şaşırmış ve iğrenmiş gözüküyordu.Benden iğrendiklerini düşündüm ama bu düşüncemi yanıltan gözünden akan yaşı silip bana sarılan Renjun olmuştu.Sonrasında Chenle ve Jisung'ta bana sarılmıştı ama Jaemin sadece bizi izliyordu.Böyle davranmasının içindeki suçluluk duygusu olduğunu biliyordum.Beni yaşatan Jaemin iken kendi kendini içinde yiyip bitirmesine izin veremezdim.Dışarıda kalan kollarımla onu da kendime çektim.Şimdi tamamlanmıştık.Benim bir anne,babaya ihtiyacım yoktu.Küçüklüğümden beri yanımda olan ve üniversiteye başladıktan sonra edindiğim gerçek arkadaşlıklarım yeterliydi benim için.Onların sevgisini zaten her zerremde hissediyordum.

...

Merhaba

İnternetim net çekmiyorken ve saat sabahın 5'i iken pekte yapacak bir seçeneğim yok.O yüzden bölüm yazayım dedim.

Bu kurgudaki Haechan'ı yazarken beynim zorlanıyor ve cidden midem bulanıyor.Hayali mide bulandırıcıyken gerçeğini kimsenin yaşamamasını dilerim.

Nasılsınız?
Konuşmak isterseniz buradayım.

Mutlu kalın çiçeklerim🤎

What the hell did I do? [Markhyuck]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin