AŞK-I DERUN

21. Bölüm

Merhabalar. Dünkü bölüm size yetmemiştir diye düşündüm ve yeni bir bölümle geldim. Hemde çok uzun bir bölüm oldu. Tam 4000 kelime artık size yeter diye düşünüyorum. Sonu bomba bir şekilde bitti. Şimdiden peçetelerinizi yanınıza alın diyorum. Ben çok beğendim umarım sizde beğenirsiniz.

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. Keyifli okumalar canlarım 🌸💕

***

Karanlık iyice çökmüştü. Gonca hatun odasında tek başına hanesinin gelişini bekliyordu. Saray kapıları açıldı ve içeriye Osman beyin hanesi girmeye başladı. Herkes yorgun bir şekilde saray kapısından girdi. Alaaddin bey direk odasının camına baktı. Onu bekleyen hatununu gördü. Yüreği bir kez daha parçalandı. Yavaş adımlarla saraya girdi.

Gonca hatun dik durmaya çalışarak odasından çıkmış ve divana ilerleyerek hanesini karşılamaya gitmişti. Herkes divanda durup Gonca hatuna baktı. Gonca hatun ise gülerek onları karşılamıştı.

"Hoşgelmişsiniz."

Osman bey başını eğmiş ve gelin kızına bakmıştı. Gonca hatun hepsine teker teker bakıp nişanın gerçekleştiğini anlamıştı. Gözlerini beyinden kaçırsa bile Alaaddin beyin sürekli ona baktığını biliyordu. Yavaşça herkes Osman beyden müsade isteyerek odalarına çekilmişti. Alaaddin beyde başını yere eğmiş ve yavaşça divandan ayrılmıştı. Gonca hatunda divandan çıkmış ve avluya doğru ilerlemişti. Başını gökyüzüne kaldırmış yıldızları izlemişti. İçine derin bir nefes almış ve beyiyle karşılaşmak için hazır olduğunu hissedince içeriye geçmişti. Odasına girdiğinde Alaaddin beyin sedirde oturduğunu ve hızla gözyaşlarını sildiğini gördü. Yanına doğru ilerledi ve yüzünü izledi. Alaaddin bey hatununa bakmamış karşıya bakmayı tercih etmişti. Gonca hatun yavaşça sedirin önündeki mindere oturmuş ve başını beyinin koluna yaslamıştı. Alaaddin bey gözlerini kapatmış ve nefes almıştı. Gonca hatun akan bir damla gözyaşına rağmen hafifçe tebessüm etmiş ve söze girmişti.

"Gayrı böyle günlerimiz olacak Alaaddin bey. Bunlar bizim birlikte geçireceğimiz son mutlu günlerimizdir."

"Deme öyle Goncam, yüreğimi daha fazla yakma."

Gonca hatun susmuş ve bir şey demeden beyine daha da sokulmuştu. Alaaddin beyde çenesini hatununun başına yaslamış ve öylece beklemişlerdi.

Gonca hatun bir anda bastıran mide bulantısıyla başını hızla çekmiş ve cama doğru ilerleyip derin bir nefes çekmişti içine. Alaaddin beyde tedirginlikle hatununa yaklaştı.

"Bir şeyin mi var Goncam?"

Gonca hatun elini kaldırmış ve gelmesini istememişti. Mide bulantısının geçtiğini hissedince yavaşça testiye doğru ilerlemiş ve bir bardak su içmişti. Alaaddin bey korkuyla hatununu izliyordu. Gonca hatun beyine döndüğünde bu haline gülümsemişti.

"Midemi üşüttüm herhal. Eyiyim amma meraklanmayasın."

"Ben bir ot kaynatım sana, eyi gelir midene."

Gonca hatun beyine gülümsemiş ve başlığını çıkarmaya başladı. Alaaddin beyde hatununa gülümsemiş ve hızla odadan çıkmıştı. Gonca hatun yatağına oturduğunda mide bulantılarını düşünmeye başladı. Tekrarlandığını hissettiğinde elini yavaşça karnına götürüp okşamaya başladı. Aklına takılan şüphelerle durup düşündü. Alaaddin bey ile son gecelerini hatırladı. Sonra üşüttüğü vakit mide bulantısının olmadığını anımsadı. Aklına gelen tek bir şüphe vardı. Bunu düşünmeye başladı.

"Yok olmaz, yanlış düşünürüm ben. O hatun dediydi bana. Olmaz dedi." Aklına içtiği ilaçlar geldi ve Aykız hatunun ettiği kelamlar. "Yoksa ilaçlardan mı?" Hafif bir tebessüm etti. Başını göğe kaldırdı. Ettiği dualar, hoca efendinin ona söylediği kelamlar bir anda aklına üşüştü. "Allah'ım ya dualarım kabul olduysa, ya..." Gonca hatun karnına eğilmiş ve izlemeye başlamıştı. "Ya bir mucize olduysa, ya Rabbim beni de gördüyse?" Düşündükleri şey daha da gülmesine sebep oldu. Heyecanına heyecan katmıştı. Ne edeceğini bilemedi. Öylece gülüp karnını okşuyordu.