Urfa Halfeti'de bulunan Devran Ağa, Halfeti'nin yanısıra diğer Urfa ve Antep'te saygınlığı olan bir ağaydı. Onun düşmanı olan aşiretin oğlu olan Berken de öyle güzel bir yüze sahipti ki görenler bir daha bakıyordu. Devran Ağa, bu oğlana aşık olur fa...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
VEEEEEEEE KARŞINIZDA DEVRAN MİRANOĞLU!!!!
Aşiret-Mafya ve diğer birçok ficin başrolü Michael Morrone'u koymazsak olmazdı.
Berken'e de bir tane bulalım yaa
Bu kadim topraklar nice kavga gördü ve nice kavgalar yüzünden yok olmuş aşklar. Kimisi aşkı yüzünden Fırat'ın dibine gömülürken, kimisi istemediği başka biriyle oldu. Hangisi daha acı diye sorarsanız cevapsız kalır. Zaman bu topraklarda sandığınızdan daha hızlı akıyor. Daha hızlı ömürler doluyor. Aşk daha hızlı yaşanıyor ve daha hızlı bitiyor. Kin ve intikam herkesin en yakın dostu. Kadim Urfa toprakları üzerinde yine bir kavganın istenmeyen evliliklerle bitmesine şahitlik ediyordu.
Berken, merdivenden indi. Gözleri kızarmıştı. Sabah olmuştu fakat o hiç uyuyamamıştı. Kahvaltı sofrasına doğru yürüdü. Herkes onu bekliyordu. Hiç yemek yemek istemiyordu. "Günaydın." Diğerleri onun yüzüne baktı uzunca. Melek yanındaki kızını doyururken, güldü. "Haho, daha evlenmeden böyleysen evlenince ne yapacaksın Berken?" Berken göz çevirdi, yerdeki sofraya oturdu. Sonra kendine gülen kadına baktı.
"Hasan abime de yaramamış galiba." Hasan kendi adı geçince hemen çayı içti. Arada kalmamak adına Hazar'a döndü. İş konusu açtı. Melek susmadı devam etti. "Benim kocam gayette benden memnun değil kocacığım?" Hasan oralı olmadı yine. Berken, ağzına attığı peyniri hışımla çiğnedi. "Bana olan bütün kinin kardeşinle evlenmediğim için değil mi yenge?" Berken 18 olduğunda, Melek birkaç kez kız kardeşini onunla görüştürdü. Ama Berken istemedi.
O zamandan beri Melek sürekli kendisine karışıyordu. "Ne?" Berken güldü, sonra kadının yüzünü süzdü. Yüzünde kibirli bir gülümseme oluştu. "Bütün Urfa'da duydu, sen de haklısın. O zamandan beri kardeşini isteyen de olmadı. E tabii, Karagüllerin etkisi tüm Urfalıların malumu." Hazar kendini tutamadı, kardeşinin en çok bu özelliğini seviyordu. Asla altta kalmıyordu. "Üzülme yenge siz de kendinize denk bir damat bulursunuz." Berken ayağa kalktı.
"Afiyet olsun." Melek'in yanındaki 6 yaşlarındaki kız heyecanla kalktı. "Berken amca! Sarılalım." Berken, kızı görünce hemen koşup ona sarıldı. "Gel bakalım buraya cimcime." Melek Hasan'ı dürtüyordu ama eşi sadece susuyordu. Adalet, Melek'e kötü bakışlar yolluyordu. Berken küçük kızın yanaklarından öpüp annesinin yanına gönderdi. "Ben okula gidiyorum, abilem, annem ve yengem." Adalet aklına gelen şeyle konuştu.
"Aslanım, Devran Miranoğlu haber yolladı. Düğün için alışveriş yapılacakmış." Berken, kaşlarını çattı. "Ne alışverişi ya?" Adalet, açıklama yaptı hemen. "E oğlum evleniyorsunuz. Bir alışverişi olacak elbet." Berken, oflayarak başını salladı. Hazar da ayaklandı. "E ben de gidip Dilan'ı alayım." Adalet gülümseyerek oğullarına baktı. "Ben şimdi bu Devran'ı mı bekleyeceğim bir de?" Oflayarak dışarı çıktı.
