Merhaba sevgili okurlarım bu kitabı eğlence amaçlı yazıyorum.
Elfin Defne Aslan (Karahanlı)
Ardından kimseden bir ses çıkmadan hızlı adımlar ile evden çıkıp mahallelinin yanına gitmeye başladım.
Evden çıktığım gibi soluğu mahallelinin yanında almıştım. Beni görmeleri ile hemen etrafıma bir çember oluşturdular.
Hepsine tek tek baktım ve "Sevgili sarmaşık halkı ben sanırım artık burada yaşamayacağım, 6 ay sonra bu kesinleşecek ben size zamanı geldiğin de her şeyi anlatacağım zaten. Sizden tek ricam ben gittikten sonrada bu birlik ve beraberliğinizi yürütün ve mahallemizi koruyun," dedim hepsi onaylar tarzda sesler çıkarınca tek tek sarılıp helallik aldım.
Ben konuşurken de sarılırken de Karahanlı ailesi azcık ötede beni izliyordu. Hepsinde sarılmıştım fakat sarılmadığım sadece benim grup kalmıştı.
Şuan hepsi karşımda dolu gözleri ile bana bakıyorlardı. Önce yanıma Umut geldi beni kolunun altına alıp "Mutlu ol güzelim," diyerek saçlarıma öpücük kondurdu. Umut aramızda en ketum olandı bu yüzden ilk adımları genelde o atardı.
Ardından Enes geldi kollarını belimden dolayıp bana sıkıca sarıldı ve anlımı öperek "Bir telefon etmen yeter dünyayı önüne sererim," dedi ki sererdi de Enes yer altında oldukça söz sahibiydi. Ben de ona sıkıca sarılıp "Seni çok seviyorum," dedim.
Enes uzaklaşınca Efes geldi o da sıkıca sarılıp omuzuma öpücük kondurdu. Gözlerim ile Karahanlı'lara bakınca abilerim olduğunu düşündüğüm adamların sinirden kudurduğunu gördüm. Kendi kendime hafifçe gülüp alnımı Efes'in çenesine yasladım ve "Sakın yalnız hissetme bedenen olmasam bile ruhen buradayım," diyerek kalbine dokundum.
Efes kimsesizdi annesi ve babası onu terk etmişti. Bu yüzdendir bana ve mahalleye çok bağlı.
Efes kelimlerimden sonra bana o çok sevdiğim gülümsemesini sunarken "Biliyorum. İyi ki varsın," dedi ve saçlarımı öperek sırayı Emin'e saldı.
Emin yanıma yaklaştığı gibi küçüklüğümden beri yaptığı şeyi yapıp belimden kavradı ve ayaklarımı yerden kesti.
İsyan dolu sesimle "Ya ama yeter artık kaç yaşına geldim ben. Emin!" dediğimde gülerek beni indirdi ve sıkıca sarıldı "Bizi unutma olur mu?" diye sordu masumca.
Ona göz devirdim ve "Emin işte sen telefon da sen ben seni nasıl unutayım. Sen söyle," dedim ve gülerek yanaklarını öptüm.
Emin artık ağlama noktasına gelince burnumu öperek geri gitti ve Can'ı önüme doğru itti.
Can bana baktı ben ona baktım. Can ile aynı anda doğmuşuz biz yani ben bu mahalleye geldiğim zaman Can henüz haftalık bir bebek bile değilmiş, Küçüklüğümüzden bu yana hiç ayrı kalmamıştık ve bu ayrılık bize şuan çok zor geliyordu.
Can'ın bana gelmeyeceğini anlayınca hızla kucağına atladım "Seni çok ama çok seviyorum," dedim göz yaşlarım arasında.
Can yüzüme baktı ve akan göz yaşlarımdan nefret ettiğini belli eden bir ifade ile "Tamam ağlama hem ben de geleceğim ya Urfa'ya," dedi ardından ise gözümde ki yaşları tek eli ile sildi. Bir eli belimden beni tutuyor bir eli ise göz yaşlarımı siliyordu.
Başımı boynuna gömdüğüm de kucağından indim ve sıkıca beline doladım kollarımı. "Elfin ağlama artık," dedi ve gözlerimden öptü.
Can ile zar zor ayrılıp en zor kişiye yani abime döndüm. Beni gözlerinde yaşlar ile bekliyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berceste (Kısa Bir Süre Ara Verildi)
Fiksi Remaja/Kısa bir süre ara verildi.\ Gerçek ailem, aşiret ve mafya kurgusudur. Gerçek ailesi 17 yıl sonra bir anda çıka gelmişti ama senelerdir birlikte yaşadığı ona anne, babalık yapan insanların ölümünün üzerinden henüz 14 gün geçmişti. Klasiklerden farkl...