Bölüm - 5

9 2 0
                                    

Bugün yaptığım aralıksız beş saatlik antrenmandan sonra kendimi koltuğa zar zor atabilmiştim. Aklıma amatör, ünlü olma çabalarındaki, isimsiz yazar adlı şahısın bugünki yazısı geldi. Kontrol etmeyi unutmuştum. İnstagram'ı açtım ve fake hesabıma giriş yaptıktan sonra İsimsiz Yazar'ın gönderilerine girdim.

En son gönderisine tıkladım ve okumaya başladım.

Günaydın sevgili okuyucularım. Her zamanki gibi beraberiz...

Yazarın bugün yazdığı şeylerde biz yoktuk. Devlet ile ilgili bazı gereksiz konulara değinmişti sadece. Telefonumu kapattım ve kendimi uykunun derin sularına bıraktım.

Neredeyse kulağımı delebilecek olan alarmımı susturup kendimi yataktan ayırdım. Perdelerimin hepsini teker teker açtıktan sonra mutfağa geçtim fakat karşımda duran Ateş'i görünce bir anlık duraklamıştım. Durumun gerçekliğini algıladığımdaysa normal rutinimde yaptıklarımı yapmaya devam ettim. Önce dolaplardan birinde duran mısır gevreğini çıkardım ve ardından da dolaptan çıkardığım sütü üstüne döktüm.

Bunları yaparken bir yandan da Ateş'le konuşuyordum. "Burada ne işin var." Gevreğimi tezgaha koyup onun yanında duran bar sandalyesine oturdum.

"Patronun olduğumu unutuyorsun." Diye beni tehdit ettiğinde dudağımın kenarı kıvrılmıştı.

"Patronlar ne zamandan beri ajanlarının dairelerine giriyor?" Diye bir soru yönelttiğimde kafasını iki yana salladı.

"Yanlış, sevgiliyiz unuttun mu?" Diye beni düzelttiğinde elimdeki kaşığı kaseye geri koydum ve cevapladım.

"Sen rolüne fazla alıştın sanki?"

"Oyunculuk böyle bir şey olsa gerek."

"Bir şey soracağım." Dediğimde kafasını salladı hadi söyle dercesine.

"O kadar mafya falansın, dünyaca ünlü örgütün var. Ben senin daha ağırbaşlı biri olduğunu hayal etmiştim."

"Öyleyim ama anlam veremediğim bir şekilde sana karşı öyle olamıyorum. Yani ne desem TARGET'ın lideri olmasam senden korkarım ama nedenini çözemedim. Vallaha RPH'nin veya FAWK'ın lideri olsan şaşırmam." Dediğinde kendimi gergin hissetmiştim. Bu adama karşı fazla kendimi belli ediyordum sanki...

"Potansiyel var ama para yok işte." Diye cevaplamak zorunda kalmıştım onu.

"Geç kalacağız hızlı ye şunu." Diye beni uyardığında iştahımın kapandığını hissettim. Birkaç gündür bana ne oluyordu bilmiyordum ancak midem yemek kabul etmiyordu. Özel günümüz geliyor Alev.
İç ses şuna özel gün deme, regl demenin nesi ayıp anlamıyorum ya. Zaten şu dairede bir ped bile yok, onu geçtim tampon koysaydınız bari.
Bana söylenme, seni çekemem şu an.

"Yemeyeceğim." Dediğimde bana sorar gözlerle baktı.

"Neden?" Diye bir soru yönelttiğinde iyice tepeme çıkmıştı sinirlerim.

"İştahım kapalı." Diye kısa bir cevap verdiğimde yine "Neden." diye sordu.

Ben bunu döverim iç ses.
Arkandayım.

"Anasına soktuğumun regli yaklaşıyor ve ebesinin götüne tampon sıkıştırasım gelen odada bir tane bile ped yok. Oldu mu?" Bunu beklemiyor olacaktı ki afallamış şekilde bana bakıyordu. 

SAF KÖTÜLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin