∞19∞

647 41 29
                                    

Sabah güneş ışıklarıyla gözümü açtığımda güneşin karşımda olacağını düşünmediğim için korkmuştum.

Semih yatakta dikilmiş bana bakıyordu.

"Günaydın, Yıldız'ım."

Dedi ve gülümsedim, doğrulup yanağına bir öpücük verdim.

"Sana da günaydın, güneşimmm."

Dünden sonra duşa girip uyumuştuk. Dünü hatırlayınca gülümsedim ve ona bir öpücük daha verdim. O da bana verdi.

Sonra telefonuna bir mesaj geldi, telefonu eline aldı. Birşey okudu, birden morali bozuldu, gözleri dolunca yüzünü ellerimin arasına aldım.

"Noldu, bir tanem?"

"Şey, yok birşey ya."

Dedi, titrek bir sesle. Yüzümü 'cidden mi Semih?' dermiş gibi ayarladım. Yere çevirdi bakışlarını, doğruldum kafasına bir öpücük daha verdim.

Birden kafasını göğsüme yaslayıp ağlamaya başlayınca şoka girdim. Sımsıkı sarıldım ona, sıcak gözyaşları çıplak tenimde soğuyordu.

Ne oluyordu? Dünden sonra onu incitecek birşey mi yapmıştım? İstemeden fazla mı zorlamıştım onu? Ya da telefondan gelen mesaj mıydı onu üzen? Daha fazla dayanamadım ve onu omuzlarından tutup kendime çevirdim,

"Semih noldu, nolur birşey söyle."

"B-ben..."

Hıçkırmaktan konuşamıyordu, göz yaşlarını sildim ellerimle.

"Tamam, tamam sakin ol. Kendini zorlama, şuan söylemek zorunda değilsin, Güneşim."

Dedim, onu sakinleştirmek için. Kollarını belime sardı, onu kendime çektim. Başını omzuma yasladı, saçlarını okşamaya başladım.

Yavaş yavaş sakinleşti, kalp atışını duyabiliyordum. Ağlamayı durdurmuştu sonunda. Başını kaldırdı ve kızarmış gözleriyle bana baktı.

"Benim annem... Kanserdi. Son aylarda iyice kötüleşmişti, gelen mesaj doktorundandı. O-o..."

Sesi yine titremeye başlayınca onu çekip sarıldım.

"Tamam, tamam... Gel giyinelim, kahvaltı yapalım. Sonra konuşuruz tamam mı?"

"Hm, hm.."

Beyaz ve siyah renkli çarşafı üstümüzden kaldırdı. Ayağa kalktı, utanmış olacak ki hemen kendine baksır çıkartıp giyindi.

"Şey, Semih."

"Hm?"

"Şey, benim burada kıyafetim yok."

"Benimkilerden birşeyler bulurum sana, abimin gönderdiği büyük kapşonlular vardı."

"Peki, bebeğim."

Dedim, dolabını açtı ve içinden üstünde 'BEŞİKTAŞSIZ GÜN OLMAZ.' yazan büyük bir kapşonlu çıkartıp bana verdi. İç çamaşırı verdikten sonra altıma bu sefer bol bir şort verdi.

Ben onları giyinirken o da kendine siyah bir tişört ve eşofman giyindi. İkimizde hazır olunca mutfağa doğru yol aldık.

Mutfağa girince onu masaya oturttum ve herşeyi kendim hazırladım. Yirmi dakika sonunda herşey hazırdı.

Yanına sandalye çektim ve oturdum, ona baktım kafasını elleri arasına almıştı. Gözleri kıpkırmızıydı, bana baktı. Onu öyle görünce dudağımı ısırdım.

"Kenan."

"Efendim, bebeğim?"

"Ben mutlu olmayı hak etmiyor muyum?"

Dediği şeyle gözlerim doldu,

"O ne demek, tabi ki hak ediyorsun. Sonuna kadar hemde."

"Seninle sevgili olunca herşey çözülür, mutlu olurum sanmıştım.."

Ellerimi yanaklarına koydum ve başını alnıma yasladım.

"Sana söz veriyorum herşey çözülecek, ve mutlu olacaksın."

Kızarmış hareleri yeşillerime odaklandı. Başını salladı hafifçe, gülümsedim ve başını öptüm. Burnuma gelen koku ile kaşlarımı çattım, ocağa baktım.

"YA YİNE Mİİİ!?"

Yumurtayı yine yakmıştım... Tepkim azıcıkta olsa onu gülümsetmişti.

----------

Kahvaltımızı bitirdikten sonra Semih balkona çıkıp biriyle telefon konuşması yapmaya başladı. Bense koltukta oturmuş telefonuma bakıyordum, telefonumu uçak modunu kapatınca Arda'dan bin tane mesajı geldi.

---------------

Arda Gülmez

+498 mesaj

KENAN NERDESİN
KAFAYI YİYİCEM DÜNDEN BERİ
A GÖRDÜ SONUNDA

Noldu ya

Ne mi oldu
NE Mİ OLDU.
ANAN OLDU YA DÜNDEN BERİ GOTUMU YİRTTUM BEN BURDA

Sakin buradayım işte

Kenan nerdesin evinde değilsin bizimkilerede sordum onlarda da değilsin

Semihteyim

AYAYYAY TAMAM BEN SİZE KOLAY GELSİN DİYORUM VE ARANIZDAN CEKİLİYORUMM

Dur Semihe birsey oluyo ben sana yazarım yine

Tamammm

--------------------

Semih balkonun demirliklerine yaslanmış uzaklara bakıyordu. Balkona girip ona yaklaştım, burnuma dolan koku ile yüzümü buruşturdum. Yine sigara içiyordu.

Yanına geçtim ve demirliklere yaslandım.

"Cenaze yarın öğlene doğruymuş. Trabzon'a gömüceklermiş, vasiyeti öyleymiş."

Dedi ileriye doğru bakarken, ona baktım. Cidden darma dağın olmuştu,

"Ne zaman yola çıkıyoruz?"

Bana baktı,

"Gelicek misin?"

"Tabi ki gelicem, seni yanlız bırakmamı beklemiyordun herhalde."

Yine gözleri dolunca önüne döndü ve sildi gözlerini. Ona sarıldım arkasından, başımı omzunun üstüne koydum. Sigarasını söndürdü ve gözlerini kapatıp başını geriye yasladı, ellerini ellerimin üstüne koydu.

"Teşekkür ederim, Yıldız'ım..."

"Ne teşekkürü, ben bunun için buradayım zaten, Güneşim..."

______________________________________

604 kelime

Biraz üzücü oldu bölüm ama benim ruh halimde öyle zaten. Biraz o yüzden de üzücü. Normalde daha mutlu birşey yazmıştım, ama onu sildim. Böyle bişi oldu, tekrar okuyan herkese teşekkür ederim ❤️

Tüm milli takımı tebrik ediyorum, cidden iyi savaştık. Onca haksızlığa rağmen iyi ilerledik, herkese hakkım helal olsun. Ama o Nutella dışında, şeref mağdurusun cidden Cenk'i daha önce soksan veya Semih'i gol şansımız daha yüksekti. Yani söyleyecek fazla birşey yok, canınız sağolsun. Biz kendimizi kanıtladık, herkese ne olduğumuzu gösterdik. Önümüze bakacağız, tekrardan sağolun 11 adam...

★ •-)Kenan Yıldız & Semih Kılıçsoy(-•★Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin