kurallar

29 7 8
                                    

Jisung'tan~

Minho'nun tencereyi karıştıran eli duraksamıştı ve önüne bakmaya başlamıştı

"Bende senin gibi eşcinselim ve o zamanlar babamdan saklamak zorunda kalmıştım. Bir gün babam benim eşcinsel olduğumu öğrenmiş ve bana eğer eve hemen gelmezsen seni satarım demişti... Bende koşa koşa bu lanet olası eve gelmiştim. Korkarak kapıyı çalmıştım ve beni yakamdan tuttuğu gibi içeri fırlatmıştı. Sonra... Kafamda vazo kırdı ve beni resmen öldüresiye yumruklamaya başladı... en son... saçlarımı kavrayıp kafamı beton zemine vura vura öldürmüştü beni... o koridorda gördüğün kan benim kafamdan akan kandı işte ben tam o nokta da öldüm Jisung. O cam kırıkları ise vazoya ait... o günden sonra intikam almaya yemin ettim ve bu eve giren ya da bu evin yakınlarında dolaşan herkesi öldürdüm"

"E ben?"

Dedim kendimi göstererek

"Çünkü sende benim gibisin. Sırf eşcinsel diye ailesi onu kabul etmemiş bir çocuksun. Seninle aynı kadere mahkumuz Jisung sadece sen hala yaşıyorsun"

Dedi ve bir tane tabak çıkartıp yaptığı yemeği ona doldurup önüme koydu

"Hadi karnını doyur"

"Peki o adama naptın?"

"Kime?"

"Baban olacak adama"

Güldü

"Önce ona korkunç bazı olaylar yaşattım"

"Ne gibi?"

"Geceleri onu rahatsız ettim diyebilirim. Sonra zaten kafayı yedi ve en son 'beni öldür artık!' Diye ağlıyordu bende boğazını kestim ve bodruma attım"

Yutkundum

"İyi yapmışsın inan bana"

"Sağol Jisung hadi yeter bu kadar ye hepsini"

Dedi ve karşıma oturdu

"Sen?"

"Ruhlar yemek yer mi?"

Bu dediği ile güldüm ve kafamı 'tamam' anlamında sallayıp yemeğimi yemeye başladım

"Minho"

"Evet?"

"Bu olaylar ne zaman oldu?"

Biraz düşündü

"1839, sanırım bir mart akşamıydı"

"OHAA!"

Minho bana anlamaz gözlerle bakıyordu

"Yine ne oldu?"

"Çok eskii!"

"Evet çok eski..."

Dedi masaya bakarak. Bende sessiz olmaya karar verip yemeğime döndüm

"Ben nerede yatacağım?"

"Bilmem bu evde iki oda var biri babamın diğeri benim istediğini seç"

"Senin odanda yatsam iyi olur gibi"

"Sen bilirsin"

Dedi ve tekrar bana baktı

"Bu arada az kalsın unutuyordum bu evde bazı kurallar var"

"Ne gibi"

Dedim yemeğimi ağzıma atarken

"Kaçmaya çalışmak yok,
Benden habersiz bişey yapmak yok,
Eve benden habersiz birisini davet etmek yok,
Eve giren diğer insanlarla kesinlikle muhabbet yok,
Ve ve ve benim arkamdan iş çevirmek yok"

"Tamam kabul"

Dedim ve elini sıktım

"Hadi gel sana odamı gösteriyim"

Dedi ve elimi sımsıkı kavradı. Beni yukarı kata, bir odaya getirdiğinde gözlerim resmen şaşkınlıkla açılmıştı

Bu oda... çok güzeldi... tabii eşyalar eski püskü ve paslanmış olsa da yine de çok güzeldi... bir tane yatak, bir tane gitar ve çalışma masası vardı. Tam benlik!

"İyi geceler Jisung"

Dedi ve odanın kapısını kapatıp çıktı. Benide bu odada yalnız başıma bıraktı

𝙇𝙖𝙣𝙚𝙩 | 𝙈𝙞𝙣𝙨𝙪𝙣𝙜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin