Bölüm 6

38 5 12
                                    

Kafamı kaldırdığımda Arel'i çatılmış kaşlarla arkamdaki kişiye baktığını gördüm. Kafamı arkama beni tutan kolların sahibine döndürdüğümde mavi gözleri, dalgalı hafif koyu kahve saçlarıyla ona baktığım için o da doğrudan bana bakıyordu.

Boğazını temizleyip kollarını benden çekti ve kaşlarını çatıp "Dikkat etsene" dedi kızgın sesiyle. Deli miydi bu be?, sanki kendi isteğimle düşecektim. Bende altta kalmamak için "Ne var, sanki kendi isteğimle düşecektim başım döndü  ne yapayım?" dedim. O da "İyi bir daha olmasın mümkünse" dedi, kaşlarımı çatıp "Aman be tutmasaydın" dedim.

"Tabi tutmasaydım da merdivenlerden düşseydin" dedi. "Merak etme düşmezdim" dedim. Bu sefer sırıtarak "Ya öylemi kim tutacaktı seni?" diye saçma bir soru yöneltti. Sorduğu soru gerçekten saçmaydı çünkü önümde Arel vardı. Sahte bir gülümsemeyle "Bak yanımda Arel de var sen tutmasan o tutardı" dedim.

Arel'e dönüp burnundan güldükten sonra tekrar bana döndü ve "Ya tüh görmemişim ya" dedi yüzündeki sahte ifadeyle sonra "Seninle uğraşamayacağım küçük kız daha önemli işlerim var" dedi ve yanımızdan geçip gitti.

Kollarımı iki yana açıp "Nerde manyak beni bulur zaten" dedim. Arel'e baktığımda yüzümdeki ifadeden galiba siniri gitmiş son söylediğime gülmek istiyormuş'ta kendini zor tutuyormuş gibi bir ifade vardı yüzünde.

Aslında bir de gülüşünü görsek fena olmaz he Asel?

Tabi iç ses başka isteğin var mı?

Bende üstümdeki hafif sinir ve tehditkar bir sesle "Sen gülüyor musun?" diye sordum, o da tehdidimi algılamış olacak ki "Hayır, hayır ne gülmesi" dedi. Sakinim sakinim, "Neyse abimleri bekletmeyelim bu sinirle bir de onu çekemem" dedim ve devam etim "He bu arada o çocuk kim?", yüzü eski halini aldığında "Önemsiz herifin teki boş ver" dedi. Merdivenleri bitirip dışarı abimlerin yanına doğru ilerlerken "Artık çok geç kafaya taktım bir kere" dedim, o da "Madem öyle ben konuşurum onunla okulun ilk gününden moralini bozma" dedi. Diyecek bir şey bulamadığım için kafamı sallayıp gülümsedim.

Umarım yüzüm kızarmamıştır...

Asel bir şey söyleyeceğim ama kızma

He iç ses söyle bakalım, ne saçmalayacaksın acaba

Saçmalamak mı ayıp oluyo

İç ses hadi

Hahaha bence bu çocuk senden hoşlandı gibi bir şeyy

Allah'ım sabır verr!!

İç sesle ufak bir tartışma yaşarken çoktan abimlerin yanına gelmiştik.

Abim "Kızım kaç saat oldu hadi daa" dedi, bende "Öf geldik işte hadi yürü gidelim" dedim. Abim Pamir'i işaret edip "Bu pis velette bizle geliyor" dedi. -Allah'ım goll!!- Gülümseyerek Pamir'in koluna girip "Hadi o zaman gidelim" demiştim ki aklıma Batuhan abi geldi. Abime "Gidelim gitmesine de Batuş abi nerdee??" diye sordum. Abim de annesinin acil çağırdığını gitmesi gerektiğini söyledi ve daha sonrasında Sera ve Arel'le vedalaşıp eve doğru yol aldık.

Eve varmadan bizim sokakta fotoğraf çektirdik ve markete uğrayıp bir şeyler aldık. Eve vardığımız da odalara dağılıp üstümüzü değiştirdik. Abim Pamir'e kendi kıyafetlerinden vermişti. Ben aldığımız abur cuburları hazırlarken abim film izlemek için koltuğu daha konforlu hale getiriyordu Pamir ise film seçmekle meşguldü.

Ben abur cuburları hazırlayıp içeri geldiğimde koltukta yayılmış beni bekliyorlardı bende hazırladıklarımı onlara verdikten sonra aralarına girip oturdum. Tüm gece film izleyip sohbet etmiştik. Daha sonra odalara dağılmıştık. Pamir'e bizim olduğumuz kattaki misafir odalarından birini vermiştik.

GEÇMİŞİN ACISIWhere stories live. Discover now