Arel Efe Sancak'tan
Asel'in sorduğu soruyla öylece kalmış,birkaç dakika öylece yüzüne bakmıştım.Asel'in omzuma dokunup "Arel kendine gel" demesiyle silkelenip tamamen ona odaklandım,"Şey pardon,birden öyle sorunca..." dedim ve devamını getiremedim.
Asel "Cevap verecek misin?" dedi ve konuşmama izin vemeden devam etti "Kıskandın mı?,yoksa ben mi yanlış anladım?" diye sordu.
Bence doğru anladın de,sonra herşeyi anlatt,ne kaybedersin ki??
Herşeyimi kaybederim belki iç ses..
Kaybet Arel,bir kez olsun göze al ve kaybet,anlat herşeyi!!
Ya onu bir daha göremezsem?!
Denemeden bilemezsin...
Ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım,ne diyecektim anlatabilirmiydim herşeyi baştan sona?!.Düşüncelerimin arasında dayanamadım ve "Evet" dedim "Evet Asel seni deli gibi kıskanıyorum,doğru anladın.Biliyorum anlatamam dedim ama ben böyle yaşayamıyorum düşünmekten kafayı yiyecek gibi oluyorum" dedim.Dediklerimden dolayı bu sefer donma sırası Asel'deydi.Bi süre sadece gözlerimin içine bakmıştı.Ne hissettiğini anlayamıyordum öylece boş gözlerle bakıyordu.
Öylece bakarken dudakları aralandı "Sen,sen ne dediğinin farkındasın dimi?" diye bir soru yöneltti.Tabii ki de farkındaydım...Farkında olduğumu anlaması adına kafamı evet anlamında aşağı-yukarı salladım.Kafasını kucağındaki ellerine çevirdi bi süre sadece elleriyle oynadı sonra gözlerini gözlerimle buluşturdu "Anlat herşeyi,ne bilmem gerekiyorsa söyle" dedi.
Bende "Burda olmaz hem abin seni bekliyor şu an,hafta sonu müsaitsen bir yerde buluşup herşeyi anlatayım sana" dedim.Asel'de "Peki,tamam" dedi ve sözlerine devam ederek "Görüşürüz" diyip ayağa kalktı,tabii onunla beraber bende ayaklandım.Tam önümden geçip gidiyordu ki sağ bileğinden tutup kendime çevirdim,galiba kendime doğru biraz fazla çekmiştim çünkü suratı göğsüme çarpmıştı.
Bileğini tutmaya devam ediyordum o da bileğini geri çekmemişti zaten.Bir adım geri gitti ve "Azcık yavaş olsana" dedi.Bende "Özür dilerim,bilerek olmadı" dedim ve "Şimdilik sadece şunu bil Asel,baştan beri amacım seni kırmak değildi aksine seni hep mutlu etmek isterim fakat bugün yaptığım hareketle seni kırdım..." dedim.
Sonra ellerini tuttup hastası olduğum gözlerine bakarak "Yanaklarında oluşan o iki çukuru benden esirgeme Asel" dedim,Asel'i yavaşça kendime çekip sağ kulağına "Ne olursa olsun,ne tepki verirsen ver bu kalbim birtek senin için böyle delicesine atacak" diye fısıldadım ve hiç bilmediğim kokusunu içime çektim,işte şimdi benim için bahar gelmişti.
Asel birden ellerini ellerimden çekip benden ayrıldı ve "Y-yarın g-görüşürüz" diyip hızlı adımlarla abisinin yanına gitti.Yüzü yine kızarmıştı.Asel'in geldiğini gören Sera,Emir'le vedalaşıp yanıma geldi.Asel'de Emir'in yanına ulaştığında emir onu kolunun altına alıp gitmişlerdi.
Sera "Abiiii,ne oldu?,Ne dedin?,O ne dedi?,Dediklerine üzüldü mü?,Yoksa mutlu mu oldu?" diye ard arda sorularını saydırdı.Bende susmayacağını anlayınca "Sera bi motorun soğusun be kızım bi dur sabret eve gidince anlatıcam,hadi yürü" dedim ve eve gitmek için arabaya binip okuldan çıktık.
Asel Altuğ'dan
Eve geldiğimden beri odamdan çıkmamıştım.Arel'in dedikleri beynimin içinde defalarca yankılanıyordu.Kulağıma fısıldayışı,kokumu içine çekmesi ve dediği şeyler aklıma geldikçe karnıma ağrılar giriyordu.Odanın içinde öylece dolaşırken yatağımın üstündeki telefonumdan bildrim sesi geldi.Kimin attığını merak ediyordum fakat Arel olmasından korkuyordum.
Nasibime ne çıkarsa diyerek telefonu alıp mesaj kutuma girdim.
Pamir yazmıştı ve bende bunu görünce derin bir oh çekmiştim.Ne yazdığına bakmak için mesaja tıkladım nasıl olduğumu felan sormuştu,bende iyi olduğuma dair kısa bir mesaj atıp abimin odasına gittim.
Arkası dönüktü geldiğimi duymamıştı galiba.Arkasındaydım tam abi diyecektim ki duyduklarımla öylece kaldım.Anne demişti,iç çekerek anne demişti!...Abim ağlıyordu,yıllarca göz yaşı dökmeyen abim ağlıyordu.
Dayanamayıp abimin arkasından doğru ellerimi beline doladım...Ve evet bende ağlıyordum.Abim kafasını arkasına çevirince beni farketti.Bana doğru dödü ve beni göğsüne yatırdı.Zorlukla da olsa "Abii" dedim,abim "O günü hatırladım sadece güzelim" dedi.
O gün,bizim herşeyimizi kaybettiğimiz gün...
İSTANBUL 2014
Annem odadan çıktıktan sonra kapı kırılma sesi gelmişti.Tir tir titriyordum...Birinin "Nerdeler?" diye bağırdığını duymuştum,sesinden erkek olduğunu anlamıştım,sonra tekrar bir ses daha "Belgeler nerede?" diye bağırıyordu.Abime korkan gözlerle bakıyordum fakat onun da benden farkı yoktu.
Yine bir bağırma sesi geldi "Ölmek istiyorsun sen belli,ver şu belgeleri kurtul" diyordu.Sonra babamın sesi duyuldu "Ölürüm de vermem duydun mu lan beni!!" diye bağırdı.Adamın kahkahası bütün evde yankılanmıştı.Sonra adamın dudaklarından çıkan sözler şunlae olmuştu "Madem öyle,seve seve öldüreceğim seni" dedi ve devam etti "Yani sizi..."
Babam bağırmaya başlamıştı "Sakın,sakın karıma dokunma!!!" demişti.Adam yine kahkaha atmaya başlamıştı "Artık çok geç!!" dedi ve evde sadece iki kere sıkılan silahın sesi duyuldu...
İkis de gitmişti gelmemek üzere...
........................................
Sonu biraz kötüydü biliyorum:/
Ben iyi olmayınca bölümler böyle geliyor...
Özür Dileriimm..
Kendinize İyi bakın..
Yorum ve Oy atmayı unutmayınn:))
İyi ki varsınız...

YOU ARE READING
GEÇMİŞİN ACISI
Novela JuvenilAsel'in Anne ve Babasının ölümüne sebep olan olay neydi?,Asel gerçekleri öğrendiğinde neler olacak?,Peki Asel'den Anne ve Babasını alan suçlu,katil kim?