Belalımın Şapkası |texting|

2.6

Sellamssss.

Bu bölüm, önceki bölümün düz yazı halidir. Arda'nın kızı nasıl öğrendiği ve Azra'nın teyzeleri kovma serüveni var. Bkfkdhdkhdşdufkfj.

Keyifli okumalar.

🫶🏻

Arda Araz DAĞDELEN'in Anlatımıyla.

Kumandayı kaldırarak sesi yükselttim. Tolga'nın tanıştırdığı kızın arkadaşının annesi öleli iki gün olmuştu. Dün nasıl bir şeye şahit olduğumu resmen anlamıyordum. 

Bir insan, nasıl olur da annesinin ölüm haberini bu kadar sakin karşılar ki? Zaten anonimim de bana soğuk davranıyor gibiydi.

Bu gün ona neden yazmadığını sorduğumda bana, okulu dondurma ihtimalinin olduğunu bile söylemişti. Tolga da dünden beri bir tuhaftı zaten. Körpecik psikolojim hasara uğruyor resmen.

Telefonumu alıp onunla olan mesajlara girdim. Son yaptığımız konuşmaları gözden geçirirken parmaklarım benden bağımsız bir şekilde eski mesajlara gidiyordu. Derken bir yerde durdum: Onu arkası dönük bir şekilde sokakta bulduğum gün olan mesajlarımızda. Normalde bu kadar ilerlemem imkansız gibi bir şeydi çünkü zibilyon tane mesaj vardı sonrasında.

Ancak bir şekilde parmaklarım o mesajlara gelmişti işte.

Arkadan çektiğim fotoğrafa bir kez daha baktım. O gün montumu vermek için ona yaklaştığımda kokusunu duymuştum. Yalan yok, kız harbi çok güzel kokuyordu. Mesajlarımızdan çıkıp fotoğraflara girdim. Onun için ayırdığım kısma geçip fotoğraflara bakarken o gün ben O'na montumu verirken Tolga'nın çekmiş olduğu fotoğraflarımıza baktım.

Aslında O'na verdiğim montun aynısı Tolga'nın flörtü Özge'nin arkadaşında da vardı.

Bir dakika ne! Özgeler'in evine gittiğimiz günkü görüntüleri gözümün önüne getirmeye çalıştım. Dolabında lacivert bir kıyafet vardı, saten...

Hızla gideceği düğün için kıyafet seçecekken atmış olduğu fotoğraflara baktım. O lacivert elbise burada da vardı.

Bir dakika! O'nun hukuk fakültesinde okuyan Özge adında bir arkadaşı vardı.

Bu-bu nasıl olabilir? Ben nasıl bunu farketmedim? Hızla oturduğum koltukta doğrulup Tolga'nın odasının kapısına dayandım. Tam büyük bir hırsla kapıyı açmak için kapı kolunu indirmiştim ki kapı açılmadı.

Aynı hareketi daha sakin bir şekilde birkaç kez tekrarladım. Açılmayınca alacaklı gibi kapıyı çalmaya başladım. Şükür ki salak Tolga kapıyı açmış bulunuyordu.

"Ne oluyor lan?" Onu iterek odasına girdim. "San tek bir kez soracağım ve sen de tek bir kelimeyle yanıt vereceksin," dedim ciddi bir ifadeyle.

"N'oluyor lan savaş falan mı var? Ne yanıtı? Ne bu ciddiyet?" diye art Arda sorduğu sorularım mallığının kanıtı olduğu kanaatindeyim. 

"Benim anonimim, Azra mı?" Ciddiyetle sorduğum soruyla birlikte ağlı o şeklini aldı. "Yioo," dedi en gevşek haliyle. Ensesine bir tokat yapıştırdıktan sonra bağırdım. "Ciddi bir şey soruyoruz lan burada!"

Ensesini kaşıyıp kem küm etti. "Evet," dedi istediğim gibi tek kelimelik bir yanıtla. "Nasıl buldun yengemi?" Gevşekliğine tip bir bakış atıp Özge'nin onu arkadaşı olduğunu farkettiğimi belirttim.