5

7 2 0
                                    

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, benim için çok önemli.

Keyifli okumalar.

Sizi seviyorum :')

*****

Bir okul neden 17.00'a sınav koyar? Gerçekten anlamak mümkün değil. Berkayların sınavı 15.00'daydı ve saat 12'ye geliyordu. Kahvaltımı yapmış, duşumu almış, hazırlanmış ve okula gitmeye hazırdım.

Berkayların sınavına kadar onlarla oturup sonra bizim bölümdekilerin yanına geçip son bir tekrar yaparım diye düşündüm.

***

Kahveciye geldiğimde Berkay yoktu ancak Aras ve Burak kahve içiyorlardı.

"Berkay nerede?" diye sordum.

"İçerdeler, formül kağıdı hazırlıyorlar." dedi Aras.

Çantamı bırakıp içinden cüzdanımı aldım sonra içeri geçtim. En başta tanımadığım biri, yanında Hakan onun da yanında Berkay vardı. Yanlarına gidip önce Berkay'a sarıldım, ardından Hakan'la tokalaştım ve tanımadığım çocuğa selam verip "Ben kahve almaya gidiyorum, dışardayım." dedim.

Kahvemi alıp oturduğumda Berkaylar da yanımıza geldi.

"Hoş geldiniz." dedim gülümseyerek. Bir yandan da sigaramı yakmaya çalışıyordum.

"Selam." dedi tanımadığım çocuk.

"Selam, Begüm" diyerek elimi uzattım.

"Ediz" deyip muzip bir ifadeyle güldü ve elimi tutup öptü ve ekledi "Şimdilik bu kadar ama bir dahaki sefere yanaktan."

İstemsizce ben de güldüm.

"Yalnız ben de istiyorum ama yanaktan." dedi Burak.

"Sana çok daha ileri seviyeyi yaparım kardeşim." dedi Ediz.

Yine güldüm, o da güldü. Gülerken göz göze geldik.

"Kanka geç kaldın." dedi Berkay.

"Saçlarıma yağ sürmüştüm kanka, sarı saç bakımı zor... malum." dedim.

"Zeytinyağı da saçlara çok iyi geliyor, getirmemi ister misin?" diye atıldı Ediz.

"Teşekkür ederim, evde fazlasıyla var." diyerek savuşturdum.

Instagramda takipleştiğim çocukla bu aynı kişi olamaz. 1.92 boyunda, kaslı ve yapılıydı. Ela gözleri, hafif esmere kaçan yanık teni, kirli sakalları ve kahve tonlarında üç numara saçları vardı. Elleri çok güzeldi. Instagramla alakası yoktu, inanılmaz çekiciydi! Konuşması da öyle.

"Burcun ne?" diye sordu.

Garipseyerek "Oğlak." dedim.

"Ben de oğlak burcuyum." dedi.

"Ne güzel."

"99'lu musun?"

"Evet"

"Ben de 99'luyum." dedi gülerek.

"Dalga geçtiğini düşünüyorum artık." dedim.

"Gerçekten 99'luyum ama terazi burcuyum." dedi.

"İyi" diyerek yine savuşturmaya çalıştım. Çünkü etkilenmemeliydim.

ETKİLENMEMELİYİM!

Iced americanomdan yudum alıp Berkay'a döndüm.

"Kanka bildiğin göz doktoru var mı? Artık ışıklar çok gözümü alıyor da."

Görüşelim Mi? | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin