Merhaba ben simay. Size oturup hayat hikayemi anlatmayacağım anlatmakta istemem. Kısaca ben simay öyle bilin beni.
*okul için kalkmıştım başım ağrıyordu dün gece sabahlamıştım. Bıkmıştım onu düşünmekten. Bıkmıştım onu sevmekten bu beni yoruyordu. Ona rağmen ona deli gibi aşık olmak acıtıyordu. Herşeyden habersizdi. Neyse olmasın zaten bilmesi hiçbir şeyi değiştirmez*
*Kafa karışıklığımla ve düşüncelerimle sırama oturdum. Biraz ezgi ile konuştum sonra düşünmemek için uyumaya başladım. *
*Eve dönüş yolunda baya dalgındım arabayı fark etmesem sanırım ölürdüm. Bazı insanlarda böyleydi işte birden hayatınıza dalarlardı ve ruhunuzun katili olurlardı. *
*Birine çarptım ve tam başımı kaldırıcakken göz göze geldim. Hayır. Hayır. Bu gerçek değil. Onu tekrar göremem. Olmaz. Ama gözlerim yanıyordu ve o bana baktı bende ona birden düşüncelerimde acaba başka bir evrende olsaydık nasıl olurduk düşüncesi geldi. Ama sanırım ordada imkansız olurduk. Hızla koştum ve arkama dönüpte bakmadım. O benim katilimdi. *
*Kim olduğunu merak ediyorsunuz ama yakında öğreniceksiniz. Gerçi öğrenmesenizde pek bişi değişmeyecek. Yaşadığımı hissettiren tek insandı. Ama onun nasıl biri olduğunu anladıktan sonra artık katilimdi. Hem nefes aldırıp hem nasıl öldürebilir bir insan. *
*Saat 10 a geliyordu ve kendimi tutamadım. Biraz parkta oturayım dedim. Onu gördüm. O yine içiyordu. Bir insana sigara bu kadar yakışırmıydı? Ben daha onun kokusunu bile bilmiyordum. Yanına gitsem ne tepki verirdi. Bunu bilmiyordum gerçi hiçbir zaman beni sevip sevmediğini de bilmiyordum. Sonra o yanım bırak dedi. Bırak ne hali varsa görsün. Tabi o yanım daha ağır bastı ve ona bakmadan oturmaya devam ettim*
*Onun bakışlarını üzerimde hissediyordum ama göz göze gelmeye korkuyordum. Kalktım ve parkın çıkışına doğru ilerledim. Ayak sesleri duydum ve arkamı döndüm. O karşımdaydı. *
*Tabikide duygusuzluk maskemi taktım ve konuştum.
"Sapık gibi beni takip etmeye mi başladın?
*Güldü. İlk kez bana güldüğünü görüyordum. Bunun son olmaması için herşeyi yapardım ama yüz ifadem aksini söyledi*
" Dilini mi yuttun özgür? "
"Bak senin gözünde nasıl biri olarak görünüyorum bilmiyorum ama seninle bazı gerçekleri konuşmak istedim. "
*içimden kahkaha attım. *
"Hangi gerçekler? "
"Sen bir vedayı hak ediyordun ve ben seni yarı yolda bıraktım özür dilerim"
*hayır ağlamayacağım. Özrü içimde hiçbirşey ifade etmiyordu. *
"O kadar önemli değilsin gözümde takmadım kafama merak etme.
*günlerce ağladım hergün geri dönmeni bekledim. Benim için herşeydin ben sende hiçbir şeyken*
" aramız iyi yanı? "
"Evet." *hayır bana yaşattığın şeyleri unutmayacağım özgür. *
*Bana elini uzattı*
"o zaman barış. "
"Gerek yok. Eve gitmem lazım bir işim var. Görüşürüz"
"Bir dk bile ayıramazmısın?
*bir senem var derdim ama anlamazdı. *
"görüşürüz."
*Ona sırtımı döndüm yine ve yine birbirimizden gittik. **Eve geldiğimde kendimi kötü hissediyordum. Kalbim acıyordu. Bu aşk bana fazla geliyordu. Bir ilacı bir merhemi yoktu. Eğer birine platonikseniz hiçbirşey iyi gelmiyordu. Nefesimi düzenledim ve banyoya girdim. Çıktığımda bazı kelimeleri gözden geçirdim. Değil özür dilemek ömrünü versen gönlümü alamazsın özgür. Bu düşüncelerle birlikte uykuya daldım veya çalıştım. *
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız
Genç Kurgubazı sevgiler engellerin üstesinden gelemez eğer ortada karşılık yoksa bahaneler kaçınılmaz olur. O yokken bile vardı ama ben onun için varken bile yoktum. Bizim yollarımız bir değildi biz yarımdık.