Bölüm şarkısı:
♪ Beyza Doğuç- Ay Işığı DestanıÜmidlə yaşayan adama, ümidsizlik bəsdi.
~Epi_______________💔
Bugün DNA testinin yapılacağı gündü. Birkaç saate hastanede olacaktık. Ama ben garip hissediyordum.
İçimde ruhumu sıkan hislerin hepsine karşı bir umut çırağı vardı. O hisler bir rüzgar gibi esip umudumun ateşini söndürmek istese de, izin vermiyordum ona. Koruyordum ateşimi. Her ne kadar zor olsa da, içimdeki karanlıkla savaşmaktan vazgeçmiyordum.
Bu üç gün boyunca aklımdaki sesleri susturmak için çok uğraşmıştım. Her defa beyaz tenimle tezat yaratan sol omzum ve dirseğim arasındaki izleri gördüğümde, içimdeki karanlık tekrar gün yüzüne çıkıyordu. Fakat ben güçlü bir kızdım. Hepsinin üstesinden gelmiştim.
İlk başta sadece küçük bir çizikti. Ama zamanla, bu izler birer hatırlatıcıya dönüşüyordu. Neyi hatırlattığıysa, o anki durumuma bağlıydı. Ruh halim iyiyse, güçlü bir kız olduğumu her şeyin üstünden gelebileceğimi hatırlıyordum. Çünkü bunları atlatmıştım. Diğer türlü kötü bir ruh halindeysem, ne kadar iradesiz ve yetersiz olduğumu düşündürüyordu.
Elim o an gördüğüm ilk kesici aleti alıyordu. Bir çizik daha atmak istiyordu. O kesiciyle biraz bakıştıktan sonra şiddetle elimden atıyor, 'Kesmeyeceğim! Kesmeyeceğim!' diye kendime deli gibi ağlayarak fısıldıyordum. Bu içsel savaş her seferinde beni daha da yıpratıyordu.
Beynimde iki kişi varmış gibi hissediyordum. Biri bana zarar vermeye çalışırken, diğeri buna izin vermemeye çalışıyordu. Kulağıma iyi şeyler fısıldıyor, aklıma hoş anılarımı getiriyordu. O anlarda, kendimi güvende hissediyordum.
Yeni izlerin olmaması iyiye işaretti. Fakat bu yapmaya çalışmadığım anlamına gelmezdi. Mesela dün bir makası penceremden atmıştım ve küçük çaplı kriz gibi bir şey geçirmiştim. İyi ki kimsenin haberi olmamıştı. Çünkü kendime zarar verdiğimi sadece annem ve eskiden gittiğim psikoloğum biliyordu.
Annemse tesadüfen öğrenmişti. O zamanlar 15 yaşındaydım. Önce intihar etmek istediğimi sanmış ve aklını kaçırmıştı, sonra o anlarda neler hissettiğimi söyleyince beni anlamış ve bağrına basmış. Birlikte ağlamıştık. Annem benim bu hayattaki en büyük şansımdı. Onu çok seviyordum. Öz olmaması beni yıkardı.
Hazır vaziyette aynama baktım.
Her zaman kendine özenen, bebek gibi bakan ben bu değildi.Üstümde siyah bol bir eşofman altı vardı. Üzerindeyse yine oversize, üstünde yazılar olan bir t-shirt giymiştim. Özellikle oversize t-shirt giymemin nedeni kollarının dirseğim dahil örtüyor olmasıydı. Bu sayede izler görünmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•∆LTÜST•
ChickLitHayatı iyi bir şekilde ilerleyen ana karakter kızımız bir gün ansızın öğrendiği gerçeklerle yıkılır. Acaba hayatı yine eskisi gibi olabilecek mi yoksa her şey daha da mı kötü olacak? _______________ Klasikleşmiş kurgu, alışılmışın dışında ilerleyiş...