5. GEÇMİŞTEN YAŞLAR

6 2 11
                                    

                               ???

"Ayağa kalk." Gözlerimdeki yaşları öfkeli bir ifadenin ardına gizlemeye çalışırken bacağımdaki kurşun yarasını sarmaya devam ettim.
"Bana o gözlerle bakma, Varis."
Sinan, önümde diz çökerek benimle aynı hizaya geldiğinde çenemi sıkıca kavrayarak ona bakmamı sağladı.
"Eğer tüm bu yükü üstlenmek istiyorsan bu yaralara alışacaksın."

Uraz bir anda ağzımı kapatırken bir el silah sesi daha yankılandı.
Ben kendi acımda boğulurken ne sesim çıktı ne de beni duyan oldu.
Bana ifadesizce bakan bu gözleri zihnime işledim.
Göğsüm inip kalkarken ağızımı kapatan ellerini sertçe çekti.
"İyisin," dedi sırıtarak.
"Geleceğin Varis'i sen olacaksın..."

                      ☾︎𝐴𝑠𝑖𝑛𝑟𝑎'𝑑𝑎𝑛☽︎

Ben Neva'nın saçlarını düzleştirirken, o eline aldığı kırmızı rujunu dikkatlice dudağına sürüyordu.
"Kırmızı?" Dedim kaşlarımı kaldırarak.
"Kızıl'ın elli tonu bebeğim." Neva çapkın bir sırıtışla göz kırparken saçlarını düzleştirmeye devam ettim.
"Çok kaptırma kendini." Alçak bir sesle mırıldanırken Neva aynadan bana bakarak çenesini kaldırdı.
"Dedi, tanımadığı adamı eve alan enayi."
Gözlerimi devirirken Neva'nın kafasına hafifçe vurdum.
"Sana anlattığıma pişman etme beni, kızıl."

Neva taşırdığı kırmızı ruju parmağının ucuyla silerken telefonuna gelen mesaj ile gözleri parıldadı.
"Mesaj attı!"
Neva telefonu hızlıca kavrarken yüksek sesle iç cekip saçlarını düzleştirmeye devam ettim.
"Yola çıktığını yazmış. Hızlı olmamız lazım, Asin!"

Kaşlarımı çatarak aynaya bakarken bir yandan saçlarını düzleştirmeye devam ediyordum.
"Ne yapmamı bekliyorsun? Ütü ile düzleştirmemi mi?"
"Hızlı olucaksa onu yapalım!"
Neva'nın kafasına tekrar vurduğumda Neva susup sessizce makyajına devam etti.

Kafamı sallayarak neredeyse bitmiş olan saçı düzleştirmeye devam ettim.
Neva'nın her zamanki heyecanlı hali şimdi dahada artmıştı.
Elimdeki düzleştiriyi masaya bırakmamla Neva'nın ayağa kalkması bir oldu.
"Bitti mi?"
"Bitti, bitti."

Neva aynada kendisini süzerken giydiği triko elbisenin eteğini düzeltti.
"Güzel olmuş muyum?"
Neva'nın süslü ve şık haline karşı benim salaş ve sade olan kombinime gözlerimi devirdim.
"Kızıllar her zaman güzeldir."
Neva, yaptığım yoruma kıkırdarken bir elini omzuma atarak kendisini bana bastırdı.
"Ve Matmazellerde her zaman sexydir."
Yüzümü buruştururken Neva'nın çilek gibi kokan parfümünün kokusu burnuma doldu.
"Ben? Sexy? Ben?"
Neva yaramaz gözlerle bana bakarken topladığım saçlarımı savurarak güldü.
"Sen farkında değilsin ama o adamı çoktan baştan çıkarmışsın."

Neva'nın omzuna sertçe vurarak kapıya doğru ilerledim. Aslında öfkeli değildim, hiç değildim. Ama yüzüme vuran sıcaklık ile kanım kaynamaya başladı. Askılığa asılı paltomu giyerken kafamı yerden kaldıramadım.
Göğsüm hızlı nefeslerle inip kalkarken karşımda duran aynaya kaçamak bir bakış attım.

Kırmızı. Kıpkırmızı. Beyaz tenimde hayat bulmuş, bir kırmızı gül gibi bitmiş kızarıklıklara hayretle baktım.
Bu yanma hissi ayak uçlarımdan falan başlamadı. Bizzat yanaklarımdan başlayarak bütün vücudumu sardı.
Neva'nın çilek kokusu tekrar burnuma dolduğunda kendime gelerek irkildim.
"Hadi gidelim." Ayakkabımı ayağıma geçirirken biraz heyecanlı biraz alçak bir sesle konuştum. Neva, saçlarının bozulmaması için kırmızı bir şapka taktıktan sonra bej rengi botunu giyerek doğruldu.

"Gidelim matmazel!"
Neva'nın elalarından kıvılcımlar fışkırırken kapıyı açarak dışarı çıktım.
Yüzüme vuran soğuk hava ile rahat bir nefes alırken Neva sekerek yanıma geldi.
"Biraz mutlu ol. Sonuçta ölüme gitmiyoruz."
İç çekerken kafamı salladım.
"Umarım..."
Yol boyunca Neva'nın anlattıklarını dinliyormuş gibi yaparken aklımdan geçen şeyler bambaşkaydı.
Kendi gozlerimle katili görmüştüm ya da ben öyle sanıyordum.

Geçmişin KuklalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin