yks aciklanana kadar bolum istemeyin
zaten gergin bi insanim
yorum ve oylarinizi alayim gencler iyi okumalar🙋🏻♀️
"ah," dudaklarımdan kaçan inlemeye engel olamadım, aynı boynumda gezinen dile de engel olamadığım gibi. bacaklarımı birbirine bastırdım ve nefeslenmeye çalıştım.
o kadar yoğun hissediyordum ki yoğunluktan başım dönüyordu. kendime hakim olmaya çalışıyordum ama aynı zamanda istemiyordum da, tüm duygularım birbirine girmiş gibiydi sanki. dudaklarım başkasının dudakları için deliriyordu.
sırtımı altımdaki yumuşak zemine bastırdım ve üstümdeki kişi için daha fazla yer ayırdım. üstümdeki bir kadın mıydı adam mıydı onun farkında değildim bile ama açıkçası cinsiyeti pek de önemli değildi.
boynumda dolanan ıslaklık aşağı doğru kaydı ve omuzlarımda gezinmeye başladı. o noktada bunu istediğimden emin oldum ve bacaklarımı kasmayı bırakıp kendimi rahat bıraktım.
"aferin," üstümdeki kişinin sesi tanıdık gelse bile gözlerimi açamıyordum ama bir erkek sesi olduğundan emindim. adamın eli aşağılara doğru kaydı ve elini şortumun içine soktu.
buna karşılık olarak kalçalarımı kaldırdım ve kendimden beklemediğim bir şey yaptım: kendimi adamın eline doğru sürttüm. adam da şaşırmış olmalı ki hareketime karşı duraksadı, birkaç saniye sonra daha da sert bir şekilde elini bana doğru sürttü.
"sabırsızsın, ha?" adam şortumdan tutup bacaklarıma doğru ittirirken mırıldandı. elleri deliğimin etrafında dolanıyor, oraya masaj yapıyordu.
dudaklarımdan yüksek sesli bir inleme kaçtı ve gözlerimi aralayabildim. üstümde gördüğüm gümüş saçlar ile sanki bu anın gerçek olmasını istemiyormuşum gibi gözlerimi sıkı sıkı kapattım.
"gözlerini aç, felix..." minho'nun dudakları yüzümde gezinirken minho bana doğru mırıldandı. mümkünmüş gibi gözlerimi birbirine daha da bastırmaya çalıştım.
deliğimde hissettiğim iki parmakla gözlerim şokla açıldı ve ağzımdan yüksek bir inleme çıktı. minho, yüzündeki sırıtışla beni izliyordu. bana öyle bir bakıyordu ki tekrar başımın döndüğünü hissettim, kafamı yastığa doğru bastırdım.
minho'nun parmakları içimde hareket etmeye devam ederken dudaklarıma bir öpücük bıraktı. sonrasında tam olarak bacaklarımın arasına girip bacaklarımı omzuna doğru aldı.
"çok güzel gözüküyorsun, felix..." minho başını aşağı doğru eğerken mırıldandı.
"siktir minho sakın- ahh!" dili sertliğimin üstünde gezinmeye başladığında sertçe gümüş saçlarına tutundum. nefesim kesiliyormuş gibi geliyordu.
minho nefesimi kesmişti ve hala bunu yapmaya devam ediyordu. saçlarını var gücümle çekiştirdim.
dudaklarını sertliğimden çekip deliğimin etrafında gezdirmeye başladığında bacaklarımı birbirine bastırma hissinden vazgeçmeye çalıştım. minho hareketlerimi umursamıyormuş gibiydi, hatta daha da sesli yapıyordu işini.
bir elim hala minho'nun saçlarını çekiştirirken diğer elim çarşafa gitti ve elime alabildiğim kadar çarşafı aldım ve sıkıştırdım.
minho başını kaldırdı ve gözlerini bana odakladı.
"senin için.." dudaklarını dudaklarında gezdirdi ve sonrasında konuşmaya devam etti; "her şeyi yapabilirim."
kaşlarımı çattım.
