"Amına koyayım nerde bu?" "Hayır Felix, herkese de inanma!"
Felix kendi kendine sinirli bir şekilde konuşuyordu, şimdiden 1 solo 2 de grup şarkıcı çıkmıştı ama Minho hala gelmemişti.
(Felix temsili)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Şunu arasam iyi olacak." "Ah doğru açmıyor ki"
Felix dün gece uyuyamamıştı ve okul çıkışı da dinlenmeden saatlerce konsere hazırlanmak için uğraşmıştı. Ama onu konsere çağıran kişi onu ekmişti. Felix, yarın Minho'nun yüzünü görmek bile istemiyordu. Düşüncelerine dalmışken gelen anons sesi ile şok oldu.
"Ve karşınızdaaaa; Genç Star Lee Minho!"
Ne? Minho ünlü bir şarkıcı mıydı? Felix müzik açısından çok geride kalmıştı..
"Bu yüzden mi bu kadar bekledim.." "VIP bilet ise onu en iyi yerden seyir etmem için mi?" "Minho. Lee Minho.."
Şarkısı başlamıştı, Felix adeta büyülenmişti.
"Sesi.. çok güzel." "Ve onu tanımıyordum bile"
Lee Minho, konuşma yapmaya başlamıştı. Felix pür dikkat onu dinliyordu
"Bugün çok farklı bir tanışma hikayem oldu." "Müzik şirketimin isteği üzerine okul değiştirmek durumunda kaldım, bu durumdan şikayetçi değilim. Hemen arkadaş edinebildim. Herkesin beni tanıması beklenen bir durum değildi, ama herkesin direkt adımı biliyor olması garip geldi. Bir kişi hariç, beni tanımıyordu. Konuşmasından belli sesinin güzelliği. Şirketime verdiğim haber ile o kişiyle bir işbirliği yapmayı düşünüyorum. İzninizle, o kişiyi sahneye davet ediyorum."
Tüm ışıklar sahne ve seyircilerden alınıp sadece Felix ve Minho'nun üzerine düştü.
Felix: "Ha- Ah tabii"
Minho'nun verdiği tebessüm ile Felix sahneye doğru ilerledi. Felix'in iki kişiliği var gibiydi, utangaçtı, ama bazenleri çok rahattı. Şuan o kadar seyircinin önünde utanması normaldi. Ne sahnedekini, ne de sahne önündekilerini, kimseyi tanımıyordu.
Minho: "O Lee Felix, soyadlarımızın aynı olması ne tatlı bir tesadüf değil mi? Onu destekleyeceğinize inanıyorum. Bilirsiniz, bazen yeni çalışmalar yaptığımda sizden saklamak istemem millet!"
Herkes Minho'yu alkışladı, fakat tek bir sorun vardı. Felix, Minho'nun yanında öylece kalakalmıştı. Utancı o kadar ağır basıyordu ki sürekli terliyor ve telaş yapıyordu.
Minho, Felix'e dönüp tebessüm etti.
Hayran: "NE KADAR DA GÜZEL GÜLÜYOR!"
Minho: "Güzel iltifatın için teşekkür ederim." "Yalnız, sahnede tek konuşmam doğru değil." "Felix'in izniyle, onun da konuşmasını isterim"
Minho: "O şuan pek hazırlıklı değil, ilk günlerim gibi. Lütfen ona anlayışı gösterin, bugünlük bu kadardı. Tekrardan görüşmek üzeree"
Fanlar üzülüyordu, Felix ise olanların şokunu atlatmaya çalışıyordu. Dakikalar öncesinde sövdüğü çocuğun ünlü çıkmasıyla müzik bilgisine laf etmiş, üstüne üstlük sahneye konuşma için davet edilmiş ama konuşamamıştı.
Konser Çıkışı
Felix: "Ben.. özür dilerim."
Minho: "Neden?"
Felix: "Beni konsere çağırıp gelmediğini, ektiğini sandım. Sonrasında sahneye çağırdığında konuşamadım."
Minho: "Felix, bunun için özür dileme." "Kendinden dilemelisin ama." "Sürekli aynı şarkıcıyı dinlemekten başka şarkıcıları bilmez olmuşsun, hahaha"
Felix: "En azından değerli sanatçıları dinliyorum."
Minho: "Kırıldım şimdi, ben değersiz miyim?"
Felix: "Yok yok- onu kastetmek istemedim.." "Ayrıca sesim güzel değil." "İşbirliği nereden çıktı şimdi?"
Minho: "Konuşman.. çok güzel." "Güldüğün zaman bile kahkahanda ritim var."
Felix: "Bir dakika sen beni gülerken görmedin ki"
Minho: "Sınıfta sürekli seni izledim."
Felix'in karnında kelebekler uçuşuyordu sanki, garip hissetti. "Sınıfta sürekli seni izledim." Ne demekti?
Felix 💭: Çok mu fazla düşünüyorum onu. Tanışalı tam 1 gün bile olmuyor. Bana diğerleri gibi önyargılı da yaklaşmadı, nazik biri. Ah neyse-
