13

2K 118 20
                                    


okunma sayısı çok güzel artmış oyları ve yorumlarıda arttıralım


kafasını saçlarımın içinde kollarını vücudumu sararken hissediyorum. bu  uykuya dalmadan önce kurguladığım hayal değildi. bu sefer gerçekten değildi. biz dün sevgili olmuştuk. birlikte uyumuştuk. gece uyanıp beni öptüğünü çok net hatırlıyordum. gözlerimi aralayıp yavaşça yerimde dönüp derine baktım. çok güzel uyuyordu.

onu biraz daha böyle izlemek istesemde midem çok kötü bulanıyordu ve sanırım kusacaktım. hızla kollarından çıktığımda koşarak kendimi lavaboya atmıştım. dün gece yediklerimi kusarken kapı açılmış derin içeriye girmişti.

hemen yanıma gelip siyah saçlarımı toplayıp elinde tuttu. bu sahneniyi filmlerde izlerken normal geliyordu hatta çok hoş şimdi ise aşırı utanıyordum.

"alkol yüzünden mi kusuyorsun? dün çokta içmedin." kendi kendine söylenip sorunu bulmaya çalışmasına burada devam etmesi çok kötüydü.

"derin çık buradan..." sesim ağlamaklı bitikti.

"çağla kusmaya devam et."

"çok utanıyorum böyle kusamam."

"benden utanman çok saçma," diye söylendi. "kus ve rahatla."

makyajsız halimi gördü, sivilceli halimi, ağlarken gördü, yüzümün şiş olduğunu gördü, en dipte olduğum günü gördü şuan ise kustuğumu görüyordu. benden soğumuyordu.

çaresizce kusmaya devam ettim. zar zor ayaklandığımda belime sarılmıştı. elimi yüzümü yıkamama yardım etti. "çok sıcaksın. yanıyorsun."

"sanırım çok fena hasta oluyorum."

"üşütmüşsün. havanın çok soğuk olduğunu bile bile kısacık bir elbiseyle ankara ayazına çıktın."

"doğum gününde güzel olmak istemiştim."

"her halinle güzelsin. bunun için elbise giymene gerek yok. hastaneye gidelim." şefkatli sesi ağlamamı sağlarken "gidelim," dedim çaresizce.

belki serum iyi gelirdi. çok halsizdim. derin dişlerimi fırçalamıştı. ben ise ona yaslanmış öylece durmuştum. birlikte odama geçtiğimizde üstümü değiştirmeme yardımcı oldu. taksi çağırdı ve birlikte hastaneye gittik.

. . .

derin televizyonda animasyon açtığında yanıma gelip alnıma dudaklarını bastırmıştı. "ateşin düşmüş. sen ters yüz izlerken bende çorba hazırlayayım sonra birlikte içelim."

"tamam," dedim uslu bir çocuk gibi koltuğa uzandım "aferin benim kızıma." dedi memnun bir şekilde ve mutfağa geçti. ters yüzü izlemeye başladım.

benim en sevdiğim animasyon kesinlikle ters yüzdü. derin ise sevimli canavarlar üniversitesini çok seviyordu. gözlerim yavaşça kapanırken kendimi hafif bir uykuya bırakmıştım. aldığım serum sanırım uyku yapmıştı.

dakikalar sonra alnımda derinin dudaklarını hissettim. daha sonra yanağımda, dudaklarımda, boynumda. "uyan bebeğim. çorbanı yaptım."

"biraz daha..."

"çorbanı içtikten sonra birlikte uyuyacağız."

"ya biraz daha..." dedim sızlanarak.

"çağla..." dedi gayet sabırlı bir şekilde. uyanmam lazımdı.

zorda olsa gözlerimi aralayıp doğrulduğumda derin yaptığı mercimek çorbasını ben kendim içmek için ne kadar ısrar etsemde kendisi içirmişti.

derine (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin