2.5

3.2K 187 272
                                    


"Asi, kim yaptı sana bunu?"

Asi elini hızla Alaz'ın elinden çekip ayağa fırladı. Bunu daha önce hiç kimse fark etmemişti, Alaz niye o kadar incelemişti ki?

"Asi, cevap versene. Kim yaptı sana bunu?" Alaz da Asi gibi ayağa kalkmıştı. Asi bulunduğu yerden kıpırdayamıyordu ve ağlamak üzereydi. Alaz Asi'nin yanına gelip ellerini kızın yanaklarına koydu. Bir cevap bekliyordu ama Asi ne diyeceğini bilmiyordu ki.

"Kendin mi yaptın?" Asi Alaz'ın ilk defa bu kadar yumuşak bir sesle konuştuğuna şahit oluyordu. Alaz dibinde olmasa ne dediğini duymazdı bile belki. Kızdan bir cevap bekliyordu ama bunu yaparken bir o kadar da incitmemeye çalışıyordu.

"Asi, bir şey desene güzelim."

"Ya sana ne?" diye bağırıp Alaz'ın yanaklarındaki ellerini ittirdi Asi. "Kim yaptıysa yaptı, neyini didikliyorsun?"

"Asi." Alaz derin bir nefes alıp kıza tekrar yaklaştı ama bu kez dokunmadı. "Ne zaman yaptın bunu, neden yaptın?"

"Sana ne Alaz?"

"Ne demek sana ne ya?"

"Dümdüz sana ne. Sal biraz beni lütfen."

Alaz hayretle kıza baktı. Asi bir şey demesine izin vermeden dış kapıya yönelip dışarı çıktı ve Alaz'ın da çıkmasını bekledi. Bir dakika geçmeden Alaz geldi ve hiçbir şey demeden arabaya geçtiler.

Yolda Asi kafasını cama yaslayıp yolu izledi. Gelirken yaptıkları gibi birlikte abur cubur yemediler ve hiç konuşmadılar. Oysa birkaç saat önce her şey ne kadar güzeldi, ama yine her şey mahvolmuştu.

Sanki ne zaman Alaz ile çok mutlu olsalar hep bir pürüz çıkıyordu.

Yurda vardıklarında Asi hiçbir şey demeden arabadan inmeye yeltendi ama kapı kilitliydi ve Alaz açacak gibi de durmuyordu.

"Kapıyı açabilir misin? İneceğim de."

Alaz kapıyı açmak yerine Asi'ye iyice yaklaştı. Kolunu kızın beline sardı ve diğer eliyle dövmenin bulunduğu bileğe dokundu. Önce kesiğin üzerinde parmaklarını gezdirdi ve bunu yaparken gözlerini Asi'nin gözlerinden ayırmadı. Sonra bileğini dudaklarına götürdü ve tüy gibi hafif bir öpücük kondurdu.

"Ben hep senin yanındayım, biliyorsun değil mi?" dedi.

O an Asi'nin gözlerinden bir damla yaş aktı. "Yeni değil, yemin ederim ki." Akan yaşı aceleyle sildi. "Bir kere yaptım, bir daha da asla böyle bir şey olmadı."

Alaz bir şey demedi. Sadece kafasını aşağı yukarı salladı ve kızın yanağına pek de tüy gibi hafif olmayan bir öpücük kondurdu. Sonra arabada bir tuşa bastı ve kapının kilidi açıldı. Asi'den önce arabadan inip kızın kapısını açtı ve bu kez de diğer yanağından öptü. Asi teşekkür edip yurduna doğru ilerlerken derin nefesler alıp veriyordu.

*

alazsoysalan: asi

Bu akşam buluşuyoruz dersin falan da yok artık

Bir gündür görmedim seni

asierdem: aslında daha 15 saat falan olmuştur Alaz

alazsoysalan: demek sen de benim gibi saatleri sayıyorsun ;)

Bak yine görüldü attı

Akşam buluşuyoruz diyorum haberin olsun

asierdem: teşekkürler ya beni de bilgilendirdiğin için

message in a bottle | aslaz textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin