37

316 22 13
                                    

" yavrum burası "

Gösterdiği sandalyeye oturdum üzerinde altın kare bir metale

-Altınbilek Ailesi

yazıyordu masa yuvarlak etrafında 7-8 yakın sandalye burunduryordu

cenazelere bayılırdım aşırı kasvet dolu ve korkunç olsada demek çok isterdim

Ama nefret ederim heleki böyle modern cenazeleri söylemiyorum bile bu cemiyetlerde cenazenin bile moderni vardı

herkes siyahlara bürünmüştü daha çok cenaze için değilde cemiyet bütünleşmiş gibiydi insanlar için giyinmişlerdi

Hala pahalı takılar ve lüks giyimi içinde barındırıyordu ölen için değil kalanlar içindi bu

Bazılarının elinde şarap kadehleri vardı sanki davete gelmişlerdi öyle rahat ve gülen tavırlarla ortalarda geziyorlardı

Gözlerimi etraftaki kasvetli havadan çektim ve demirin kucağından inen arslanı yanıma çağırdım

Aslında buraya onu getirmicektim ama demir ille de benim gelmemi isteyince mecbur kalmıştım zaten sadece tek çocuk o değildi başka çocuklar da vardı

Yanıma gelen sarışın çocuğu kucağıma alıp yanağını üzerini öptüm " yağız uslu dur olurmu bitanem " dedim hafif uyarır bir tonda

Yağız koşuşturmayı seven bir çocuktu ve bazen onunla başa çıkamıyordum o yüzden onu erken uyarmak en iyisiydi

Tatlı tatlı başını saladı bende tebesüm ettim bu haline karşı tablet reisi evde bırakmıştım yoksa şimdiden dit dit sesleri gelip hayatan nefret etmemi sağlıya bilirdi

demir celale birşeyler anlatıktan sonra yanımdaki boş sandalyeye atı kendini kral rahat tabi öldüren o ya

Cenaze töreni büyük evin bahçesinde olduğu için ailelere özel masa sandalyeler vardı her masa sandalyede de ailelerin soy isimleri yazıyordu

Biz ne kadar düşman hata adamı öldüren tarafta olsak bizde davetiydik buraya ne acayip değilmi hem öldür hem cenazeye gel

Ceylan adamın ölümünü duyunca beklediğim o tepkiyi vermemişti gerçekten hiç birşeyi umursamayan bir kızdı ama bu kadarıda fazlaydı

Demir onu ne kadar tembih etsede bir kulağından girip birinden çıkıyordu işte

Demir arslanın elerini eleri arasına almış oyun oynuyordu bende onları izliyordum

Koskoca demir altın bileği ne hale sokmuştu benim çocuğum yap arslanım yap ben yapamıyorum sen yap

Demir onunla oynarken bahçeye döndüm tekrardan tanıdık ünlü simalar da vardı ama genellikle bilinen iş adamları bulunuyordu

Tabi mafyalığın yeni adı iş adamıydı değil mi iş adamı ayağına kurdukları büyük düzen mafyalığı yakışır bir şeydir

Etraftaki bakışlarım deli gibi beni izleyen kadına çarptı başındaki koyu yeşil eşarbı ve giydiği hanım ağa kıyafetleriyle üstünlük sağlıyordu yine ortama

Yine aynı şeyleri yapıyordu asabi kadın ondan pek haz etiğim söylenemezdi fazla despot ve ciddi bir kadındı

Emirle okul yılarımızda yan yana geldiğimiz her an birşey olurdu Ve hepsi bu kadının başının altından çıkardı

Gözlerimi o masadan çekmeden kucağında helinle duran kadına baktım kim olduğunu bilmiyordum ama aileden  olmadığını biliyordum

Helinin huysuz yüz ifadesi kadından hoşlanamdığını çok net bir şekilde gösteriyordu sahi kimdi bu kadın

Zehir'in Yasak Tadı  BxiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin