16. Bölüm 🌙

43 5 0
                                    

Erdem
Meriç'in dudakları dudaklarımdaydı ama hareket etmiyordu. Yavaşça aralandı dudakları. Bunu farkedince bende istemsizce hareket ettirmeye başladım dudaklarımı. Kalbim maraton koşmuş gibi atıyordu. Birkaç dakika, uyumlu şekilde hareket etti dudaklarımız. Yavaş bir şekilde öpüyordum. Tadını çıkarmak ister gibi. Meriç, alt dudağımı esir alınca bir inleme firar etti dudaklarımın arasından. Alt dudağımı dişleyip bıraktı yavaşça. Bende ayrıldım ama yüzlerimiz hâlâ yakındı birbirine. Nefesini dudaklarımda hissedeceğim kadar yakın...

Ne o konuşuyordu ne ben. Sadece hızlı hızlı nefes alıyorduk. Nefeslerimiz yavaş yavaş düzene girerken Meriç'in fısıltısını duydum.

"Ben... Ben... Hocam... Ben gitsem iyi olacak." dedi ve gitmeye yeltendi. Hemen kolundan tuttum.

"Bu kez izin vermem. Bu kez kaçmana izin vermeyeceğim." dedim.

"Hocam bırakın gideyim." dedi. Yüzüme bakmıyordu. Gözlerini kaçırıyordu.

"Yüzüme bak Meriç!" dedim. Başını öne eğdi. Utanıyordu sanırım. Olumsuz anlamda salladı başını. "Meriç yüzüme bak!" dedim ama inatla bakmıyordu. Elimi çenesine götürdüm ve bana bakmasını sağladım. Ela gözleri dolu dolu olmuştu. "Meriç, ben her-" derken sözüm yarıda kesildi çünkü Meriç'in telefonu çalmaya başladı. Tam anonim olduğunu bildiğimi söyleyecektim. Telefonu çalınca ben uzaklaştım biraz.  O da telefonunu çıkarıp cevapladı. Önce karşıdaki sesi dinledi bir süre.

"Tamam anne geliyorum." dedi sonra ve kapattı telefonu. "Gitmeliyim." dedi. Arabadan çantasını aldı. Yetişip kolundan tuttum.

"Tek gitme. Ben götürürüm. Benden kaçma artık." dedim ve bakıştık bir süre. Yavaşça ona yaklaştığımın farkında bile değildim. Çekiliyordum bu çocuğa. Ateşe çekilen pervaneler gibi Meriç'e çekiliyordum. Tekrar dudaklarımız buluşacakken dudakları aralandı.

"Şey, gitsek iyi olur." dedi. Sanki transa girmiştim de onun cümlesiyle kendime geldim. Başımla onayladım yavaşça. Arabaya bindim. Benden sonra da o bindi. Camdan dışarıyı izliyordu o sessizce. Elim müzik çalara gitti ve slow bir şarkı karşıladı bizi. Şarkı arabanın içini doldururken bende aklımdaki düşüncelerle boğuşuyordum.Galiba...Meriç'de...

Meriç beni öptüğünde hissettiğim heyecan... Ona deli gibi karşılık verme isteğim ve bu isteğe karşı koyamamam... Hâlâ Meriç'i tekrardan öpme isteğim... En önemlisi, belki de en kötüsü Meriç'in adının, kendisinin, sesinin hatta mesajının bile bana hissettirdiği şeyler... Öğretmen, bilinmeyene aşık mı oldu yoksa?

Kısa olduğu için özür dilerim.

Artık herşey çıksın ortaya bence. Bir dahaki bölüm texting olacak. Sonraki bölüm de sürpriz 🤗

Yorumlarınızı bekliyorum 🙏🏻

CANIM ÖĞRETMENİM *bxb*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin