27

683 71 45
                                    


Kamer Görkem'in üzerindeyken etrafa bakındı. Elinde silahla salonun ortasında duran Leyla'ya baktı. Leyla ne ara çekmecedeki silahı almıştı. Silahı Görkem ve Kamer'e doğrultmuştu ve az önce bu silah patlamıştı.
Leyla afallamış bir şekilde bir Kamer'e bir Görkem'e bir de elindeki silaha bakıyordu. Kamer kendi bedenini kontrol etti. Yara almamıştı ama silahın patladığına emindi. Altındaki Görkem'e baktı. Görkem acıyla kolunu tutuyordu. Tuttuğu elinin parmakları arasından kanlar akıyor ve zemini ıslatıyordu.
"Kolum! Vuruldum!" Görkem acıyla bağırdığında Kamer yaraya baktı. Görkem'in acı içinde kıvranmasını umursamadı.

Hızla Görkem'in üzerinden kalkıp Leyla'ya hızlı adımlarla yürüdü. Leyla'nın elindeki silahı kaptı. Leyla'nın avcunda sıktığı soğuk metal bir amda Kamer'in eline geçmişti. Silahı üzerindeki siyah atlete sildi ve hemen iki eliyle silahı kavradı.

"Bir şey yok güzelim.. Ben vurdum bir şey yok tamam mı? Silah benim elimde Leyla." Kamer Leyla'ya bağırarak konuştu. "Sorun yok! Sen banyoya git! Ben onu hastaneye götüreceğim!"

Leyla donakalmış bir şekilde yerde yatan Görkem'e baktı. Acı içinde kıvranıyordu. Omzundan ve yüzünden kanlar akıyordu. Yanında kendisine bağıran Kamer'i duymuyordu. Tam bir şok halindeydi.

"Tebrikler!" duydukları sesle odadaki herkes kapıya baktı. Leyla bile şokunu atlatmıştı.
Göksu açık kalan kapıdan girmişti. Elindeki telefonla video çekiyordu ve kaşıyla Kamer'i işaret etti.

"Sen az önce o silahı silip sonra güzelce tuttun mu?"

Tavrından ödün vermiyor ve gayet laubali biçimde konuşuyordu. Kamer de Leylanda nefeslerini tutmuştu. Şu am yaşananları idrak etmekte zorlanıyorlardı. Kamer birkaç adımla odaya yürüdü. Leyla ve Kamer birbirlerine baktılar. Kamer az önce tam da Göksu'nun dediği şeyi yapmıştı. Silaha parmak izlerini bırakmıştı.
Göksu Kamer'i baştan aşağı süzdü.Elindeki silaha kısa bir bakış attı. Tekrar Kamer'e döndü.

"Ben de seni akıllı sanmıştım." telefonu indirmeden video çekmeye devam etti.
"Kusura bakmayın.. Avukat hastalığı.. Delil lazım olursa diye kayıt alıyorum." video çektiği telefonu işaret etti.
Odayı yürüdü ve yerde yatan Görkem'in başına geldi. Yarasına göz ucuyla baktı. Görkem de ablasına bakıyordu.
"İyi ölmezsin." omzundan yaralanmıştı. Acıyla kıvranırken ablasının burda olmasından memnundu. Vurulmuştu ama işler lehine ilerliyor gibiydi.

Göksu Kamer'e bakmayı sürdürdü.
"İyi...Bu fizikle hapiste canın sıkılmaz." Göz kırpıp güldüğünde Leyla şaşkınlığını attı ve hemen konuştu.

"Hayır! O değil ben vurdum!" Göksu güldü ve Leyla'ya baktı.
"Sen bizdensin Leyla'cığım. Kamer öyle mi yedi kat el. ...Ama olsun ziyaretine gideriz."

Telefonu kapatıp video çekmeyi durdurdu. "Güzel çıktınız." diyip telefonu cebine attı.
Elini yerde yatan kardeşine uzattı . Görkem az önce yarasını tuttuğu sağlam eliyle ablasının elini yakaladı. Göksu'nun eli de kanlar içinde kalmıştı ama bunu umursamadı. Görkem güçlükle doğrulduğunda kanlar kolundan akıyor yüzünün pek çok yeri yediği yumrukların etkisiyle kanıyordu. Ablasına yaslandı.
"Biz hastaneye gidiyoruz. Leyla hadi, giyin!" Göksu emir verdiğinde Leyla Kamer'e baktı. Ne yapacağını bilemiyordu.

Kamer Leyla'nın elini tuttu. Gayet dik duruyordu. Bir omzu Leyla'nın bedeninin yarısını kapatıp onu arkasına saklıyordu. Yüzünden akan kanlar hala sızıntı halindeydi. Leyla da sıkı sıkı Kamer'in elini tuttu.
"Leyla gelmiyor..Siz gidin." Kamer kendinden emin bir tavırla konuştuğunda Göksu da Görkem de ona baktı. Bu tavrına şaşırmışlardı.
İkisi de bozuntuya vermedi çünkü Görkem zaten acılar içinde kıvranıyordu.
Leyla sessizdi ve Kamer'in arkasında onun sırtına yüzünü yaslamış derin nefesler alıyor az önce ne yaptığını anlamaya çalışıyordu.

Farika gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin