16/8 (S)

97 12 4
                                    

Dedikleriyle ne diyeceğimi bilememiştim. Ama bir şeyler de söylemem gerekiyordu.

"Ben kendin öğrenmeni istedim senin hatırlamanı."

"Hatırladım. Bileğimdeki lekelerin neden olduğunu da hatırladım. Benden neden sakladın ne olduğunu biliyordun söylesen sana inanmayacaktım sanki."

"Suratına karşı bakıp benim arkamdan intihar ettin o yüzden şimdi bu lekelere sahipsin mi deseydim Minjeong?"

"Bu yüzden uzak durdun yıllarca benden bu yüzden değil mi? Aynılarının olmasından korktun?"

Ayağa kalkıp gezinmeye başladım.

"Evet çünkü aynı şeyler yaşanacak zannettim. Asker değilim belki ama polisim ayrıca asker olmamdan daha tehlikeli bu zamanda zaten. Ve senle yakınlaşmaya karar vermeden önce bir karar almıştım aynı o zaman da yaptığım gibi."

Ben gezinirken beni izliyordu dediklerimden sonra o da ayağa kalktı.

"Ne yaptın? Ne karar verdin?"

Bana yaklaştığında onu durdurdum.

"Sakin olur musun? Ben operasyona çıkıcam artık yani o tarz işler diyelim."

Birden çıldırmıştı benden uzaklaştı ve histerik şekilde gülme krizine girmişti.

"Dalga mı geçiyorsun benimle? Her şeyi ya her şeyi bilmene rağmen yine kendini tehlikeye atıyorsun!" Bana yaklaştı ve suratıma çok yakınken bağırmaya devam etti.

"Sen cidden beni bir gram düşünüyor musun? Madem bu kadar umrunda tekrar aynı şeyleri yaşamamak neden yapıyorsun? Biliyorum Jimin her şeyi o Minjeong ne yaşadıysa hepsini hissettim. Onu gönderdikten sonra rahat battı sana ve ön cepheye gitmek için mektup yazdın. Şimdi ne bana kavuştun diye rahat battı ve kendini sürekli çatışma olacak operasyonlara mı yazdırdın? Cevap ver bana sen bu sonu istiyorsun çok belli."

Bir şey demeden karşısında dikilirken sinirle devam etti.

"Haneul? Hadi beni düşünmüyorsun. Haneul ne olacak? Madem onu evlatlık almayı düşündün iki ay niye kendini böyle bir şeye attın?"

"Ben yokken sen olursun diye düşündüm."

Birden beni itti. Şaşırmıştım asla ama asla Minjeong'un fiziksel olarak bana böyle yaklaşçağını düşünmemiştim. Ama haklıydı. Düşüncesizlik etmiştim. Elimde değildi hayat beni bu yöne yöneltmişti. İtişiyle çok fazla etkilenmedim yerimden bir adım arkaya atmıştım sadece.

"Naparsan yap tamam mı? Umrumda değil. Ben o hissi hissettim Jimin! Bileklerimi kestiğimi en derinden hissettim nefes alamadım. Senin ölümünü izledim. Tüm her şeyi hissettim. Beni ne kadar sevdiğini. Ama hayır sen sadece bencilin tekisin. Keşke benden uzak dursaydın."

"Mecburdum Minjeong. Sıkıldım tamam mı? Sürekli aynı işi yapmaktan sürekli masa başında ya da devriye gezmekten. Aeri ile karar verdik. Ayrıca hiçbir şey olmayacak dün gece de operasyona gitti-"

"Dün gece apar topar o yüzden gittin ve bana bir şey yok dedin yalan söyledin yani?"

"Minjeong neden abartıyorsun şu an da anlamıyorum. Tek polis ben miyim tanrı aşkına tek benim başıma mı bir şey gelecek? Kaç tane polis öldüğünü duydun Kore'de çıldırtacaksın beni."

"Diyene bak. Sen korktuğun için benden uzak durmadın mı? Ölmekten korktuğun için benden uzak durdun aynı şeyleri yaşamamak için. Ama hayır gerçekten uzak durmalısın. Çünkü ben ölmekten korkuyorum. Ben..."

war| winrinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin