Smoking, Alcohol or Love | JenLisa

15.

Millet uyku sıkıntısı çekiyorum yemin editorum vampir değilim bu ybler de hep sabah 4e 5e denk geliyor

Bu arada new woman🔝🔥 lisam napmış öyle ya, bunu şerefine yorum lsldksşdkwld

-

Sabah her zamanki gibi Lisa'dan erken uyanmıştım. Karşımdaki aynaya bakarak, biraz deli yattığım için karışıp kabaran saçlarımı ellerimle yatıştırdım ve ayağa kalktım.

Kendi kendime sırıttım ve Lisa'nın omzuna dokunarak bedenini biraz sarstım. Kaşlarını çattı ve huzursuzca mırıldandı. "Uyan hadii~" dedim. "Öğlen oluyor, dersin yok mu?"

"Yok dersim falan.." dedi ağzının içinde. Bana sırtını döndüğünde bu sefer daha fazla sarstım. "Ya off! Of!" Sinirli sinirli oflanarak yanında duran yastığı kulaklarına doğru bastırdı.

Lisa'nın nefret ettiği üç şey vardı; Yalan, yavaş yürüyen insanlar ve uykusunun bölünmesi.

"Uyanır mısın lütfeen?" dedim sırf gıcıklığına. "Lisaa-yaah?"

"Ya sabahın köründe rahat bırakın amına koyayım!" Yastığı rastgele bir tarafa fırlattı ve aniden doğruldu. Salak salak etrafına bakarken gözleri beni buldu. "Jennie?" dedi sorar gibi.

"Lisa?" dedim aynı onun gibi.

"Sen miydin ya.." dediğinde güldüm. "Ben de Taehyung falan geldi sandım."

İstisna olduğumu zaten biliyordum ama bunu kendisi söyleyince daha da hoşuma gidiyordu. "Saat kaç?"

Telefonumu alıp baktım, "12'yi geçmiş."

"Ee daha çok erken, niye kaldırdın beni?"

"Lisa öğlen oldu yuh artık. Tamam uykucusun falan ama, resmen tembel hayvan olmuşsun." Bana cevap vermeyince Instagramı açıp anlamsızca reels izlemeye başladım. Canım sıkılıyordu.

"Sen reels izle ben uyuyorum." Yeniden yatacakken hemen kollarından tuttum. "Hadi ama canım sıkılır benim böyle yalnız yalnız."

İstemeye istemeye yerinden kalktı ve banyoya girdi. Hemen peşinden gittiğimde bir süreliğine gözlerini bana dikti, "Ne?" diye sordum. "Ne bakıyorsun?"

Bana cevap vermeyip kendi kendine güldü ve suyu açtı. Yüzünü yıkarken yanına daha çok yaklaştım ve ben de yüzümü yıkadım.

"Yerim lan seni." dedi ıslak suratıma bakarken. "Bebek bebek davranma, ısırırım ağzını yüzünü." Diş fırçasını aldığında üst rafa uzandı ve yeni bir dış fırçası verdi. "Yedeğimi veriyorum al."

Diş fırçasının paketini açıp dişlerimi fırçaladım. "Hadi kahvaltı edelim."

"Ben etmiyorum kahvaltı." dediğinde kaşlarım çatıldı, "O ne demek?"

"Kahvaltı etmiyorum işte." dedi normal bir şeymiş gibi.

Nefes alış verişlerim düzensiz bir hâl alırken bunu ona belli etmemek için oldukça fazla çaba sarfettim. Benim yüzümden olduğuna emindim. Ona söylediklerimle onu incitmiş ve hatta yemeden içmeden kesilmesine sebep olmuştum. Tek kelimeyle berbat bir insandım. Zarardan başka bir şey değildim.

Aslında şu an onunla olmayı bile hak etmiyordum. Peki o benim neyimi seviyordu? Küfür etmemi falan mı? Nasıl biri olmuştum ben böyle? Kendime iyice sinirlenmiştim ve şu an hiçbir halt yapmak istemiyordum.

Bütün bu düşünceler 1 saniye içinde zihnimi ele geçirirken karşımda bana seslenen Lisa'yı umursamamayı seçiyordum.

Ve sonra, bunu yaptığım için de kendimden bir kez daha nefret ettim. Onu nasıl duymamazlıktan gelebiliyordum?