10.Bölüm

49 2 0
                                    

Keyifli okumalar 💫

___________________________________________

Zeynep Bozoğlu Soykan

Sabah kasıklarımda ki sızı ile uyandım ve güzel bir duş aldım giyinme odasına geçip beyaz kumaş bol paça bir pantolon üzerine ise mavi blazer ceket ve beyaz bir tişört giydim her zaman ki ayakkabılarımı giyip miranı uyandırmak için odaya geçtim

" Miran kalk " dedim ama gram kıpırdamadı

" Kocam kalk artık hadi  " kelime değişikligi ile kalktı dudaklarına bir buse kondurdum ve kahvaltı hazır diyerek aşağı indim

O ise benden yarım saat sonra geldi Birlikte güzel bir kahvaltı yaptık  Dila yengem ve abim ise kuafördelermiş hala
Ve saat 12ydi tabi dün geceden sonra bu saate kalkamamız gayet normal bence  ben hemen odama geri çıktım kocam ise bahçede dosya yığını ile uğraşıyordu  bizim kuaför işleri iptal olmuştu nedenini ise bilmiyorum o yüzden herkes evde hazırlanıyordu ve erkekler de bizim ev de toplanacaktı umarım kocam sarhoş olmaz

Odama geçtim ve kına için aldığım elbisemi üzerime geçirdim  siyah topuklu ayakkabılarımı da giydikten sonra aynanın önünde ki pufa oturdum
Ve yanımda ki pirize fön Makinesini taktım ve saçlarımı dalgalandırdım ve  Açık bıraktım 

Makyajımı ise mavinin tonlarında yaptım dudaklarıma ise kırmızı bir ruj sürdüm ve ben hazırım saat 3.30 olmuştu erkeklerin gelmesine yarım saat vardı telefonumu ve çantamı alıp aşağı inmeye başladım kocam avluya geçmiş orda çalışıyordu topuk seslerimi duymuş olmalı ki merdivenlere baktı bense henüz beni tamamiyle görecegi köşeyi dönmemiştim  ona bakmadan yavaş yavaş indim o ise merdivenlerin önüne gelmişti  son basamakta durdum boylarımız eşitlenmişti  bakışları ayaklarımdan yüzüme tırmandı göğüs dekoltemde biraz fazla oyalanmıştı en sonunda gözlerime baktı gözlerin de gördüğüm alev ise heyecan yaptırdı biz bugünleri görebilecekmiydik ya daha iki  hafta önce bu şehirde bile değildi oysa zaman her şeyin ilacıydı sahiden

" Bence dünyada güneşe falan ihtiyaç yok sen aydınlatıyorsun her şeyi " dedi ellerini belime koydu saçlarımı öptü sarıldı

" Yaaa öyle mi ? " Dedim kinaye ile

" Öyle karım öyle " dedi saçlarımdan derin bir nefes daha alarak

" Peki ya bu Güneş sadece senin dünyana özelse " dedim ellerimi boynuna dolayarak

" O zaman ne mutlu bana karım benim "
Dedi

" Her şeyede bir cevabın var ama benim gitmem gerek kınayı kaçırmak istemiyorum" dedim yanağına bir öpücük bırakarak

" Gitmesen olmazmı ? " Dedi omzumdan öperek

" Sence ? "

" Tamam bizim takım da geliyordur heralde git sen görmesinler seni bu kadar güzelken " günlük doz iltifatımı da aldığıma göre sorun yok

" Kim kim geliyorlar ? "

" Derbas , abin , Karan ve ben olacağız işte ha bide Ozan "

" Karan kim ? " Dedim bilmezliğe yatarak

" Kötü bir hikayemiz var ama çok iyi çocuk çok efendi sadece tanışma anımız iyi değil" dedi gözleri dolarken ona hiç Bir şey sormayacaktım çünkü anlatmak isterse bana elbette anlatacaktı

" Anladım kocam hadi ben gidiyorum" deyip evimizden çıktım ve arabaya bindim şoför zaten gideceğimiz yeri bildiği için arkaya oturdum

Miran şu bir haftada ona olan sevgimi kat kat artırmıştı kendi elleriyle hemde o kadar güzel seviyordu ki

Yüreğimdeki Yangın  ( Berdel ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin