Küçük çocuk yavaşça gözlerini açtığında etrafında kimseyi görememişti, o zaman kim onu yandırmıştı?
"Huyuncin!" diye bağırdı, gecenin bir yarısıydı. Bu saatte sadece o uyanık olurdu, doğruldu. Bacaklarını iki yana ayırıp oturdu, uyku arkadaşının yumuşak kolunu küçük elleri arasına aldı. Odasına göz gezdirdi. Kimse yoktu, korkmuştu biraz.
Baş ucundaki sarı ışık sayesinde her yeri görebiliyordu, odasının kapısı yarı açıktı, dışarıda yağmur yağıyordu, odasıda biraz soğuktu. Daha sonra birinin konuştuğunu duydu, fısıltı gibiydi.
"Hayır, saçmalama. Bu gece olmaz, yapamayız hiçbir şey. "
"Hadi seungmin, sessizce yapalım işte. Kim duyacak bu saatte? "
"Sen çok ses çıkarıyorsun! Olmaz. "
"Oyun bozan. "
Jeongin ve seungmin bir şeyler konuşuyordu, onların yanına gidebilirdi. Elindeki uyku arkadaşıyla yatağından indi, küçük adımlarıyla odasından çıktı.
"Çongin." jeongin gelen sesle arkasını dondu, yeni uyanmış gözleri dolu bedenin yanına ilerledi.
"Minnie ne zaman uyandın bebeğim?" dedi küçüğün elinden tutarken, seungmin onun terden nemli saçlarını okşadı.
"Gizli gizli yemek yiyeceğiz Minho, sende yiyecek misin güzelim? "
"Hı hı. " üçü beraber mutfağa gitti. seungmin yiyecekleri şeyleri hazırlarken Jeongin, Minho için izleyecek bir şeyler açmıştı.
Bir süre sonra seungmin yemekleri önlerine koydu. Jeongin'in yemeği aşırı acı gözüküyordu, seungmin kendisine çok fazla koymamıştı.
Seungmin, gece yemek yemenin küçüğe ağır geleceğini bildiği için ona daha hafif bir şeyler hazırlamıştı. İçinde kurabiye ve meyve tarzı seyler vardı, tabiki diğer ikilinin yemeklerinin de tadına bakmıştı.
Minho'nun tabağı bitince yanı başındaki yastığa koydu başını, bacaklarını yan yana oturan seungmin ve Jeongin'in kucağına uzatmıştı.
"Sanırım uykusu var hala. "
"Minnie, süt içmek ister misin?"Minho kapatmamak için savaş verdiği gözlerini kırpıştırdı. Seungmin biten tabağını da alıp mutfağa ilerledi, küçük bir biberona süt doldurdu. Bir kısmını ısıttı, küçüğün boğazları şişmemesi için. Isıttığı sütü de boşalttı biberona, içine biraz kakao ekledi. Biberonu çalkalayıp mutfaktan çıktı.
Minho üstünde en sevdiği çizgi filmin çıkartmaları olan biberonu aldı hemen, artık tek başına sütünü içebiliyordu!
Boğazından geçen ılık sütle daha da uykusu gelmişti, sütün yarısından fazlası bitince küçük çocuk uyuyakalmıştı.
"Ah, uyumuş... " jeongin onu kucaklayıp odasına götürmüştü, uyku oyuncağını da kolları arasına koymuştu.
İyi geceler Minho!
.
.
."Hyunjin... "
"Bir uyutmadın Jisung, ne var? "
"Hadi yapalım! "
"Saçmalama gecenin bu saatinde?"Dedi imayla.
"Herkes uyudu hadi, kalksana. "
"Başım ağrıyor Jisung, sonra. " hyunjin kolunu çekiştiren bedenden kurtarıp tekrar uzandı yatağa.
"Of ya, ne güzel cips yiyecektik. Neden istemedin şimdi? Sabah Minho'mla beraber yerim bende! " Hyunjin'in onu umursamadığını anlayan jisung oflayarak yataktan kalktı, Hyunjin ile birlikte kaldığı odadan çıkıp yan odaya girdi.
Yatağında kıvrılmış uyuyan çocuğun yanına uzandı, onu göğsüne bastırıp saçlarını okşadı. Tekrar iyi geceler Minho!
"Minho'ya iyi geceler var bana yok mu? "
Huh... İyi geceler Jisung!
༶•┈┈⛧┈♛ ♡ ♛┈⛧┈┈•༶
İyi geceler kızlar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*•̩̩͙✩•̩̩͙𝑳𝒐𝒐𝒌 𝑨𝒕 𝑴𝒆! *•̩̩͙✩•̩̩͙*˚
RandomKedi melezleri için olan hastanede kalan Minho, tamamen siyah görünümlü bu 7 gençten korkumuştu. Artık onlarla beraber mi kalacaktı? "Korkuyorum." "Korkma miniğim, artık sadece biz varız." ! Little space içeriyor, cinsellik içermez!