Orjinal Saçlı Kız-Yarı Texting

0.2

Kantinde Eylül ve Mete ile oturuyordum.
Eylül ile Mete kendi aralarında hararetli bir şekilde sabah biyoloji dersinde olanları konuşuyorlardı.

Hoş benim pek onlarla ilgilendiğim söylenemezdi,daha önemli işlerim vardı.

Ne işiydi peki bu diye soracak olursanız hemen söyleyeyim Kerem'i kesiyordum.

Tabi kendisi pek benim olduğum kısıma bakmıyordu,arkadaşlarıyla takılıyordu.

Keremden 10.sınıfın ikinci döneminin başlarından beri hoşlanıyordum.Hoş bir çocuktu ve dersleri iyiydi ama biraz soğukkanlı bir tipti.

Pek arkadaşı yoktu,çekirdek bir arkadaş grubu vardı ve hep onlarla takılırdı.

Çok zıt karakterlerdik.Onun aksine benim derslerim ortalamaydı ve çok fazla arkadaşım vardı,ha bir de çirkindim.Keremin yanına asla yakışmıyordum.

Onun yeşil gözleri ve kumral dalgalı saçlarının yanında benim bok rengi gözlerim ve kabarık kıvırcık saçlarım absürt kalıyordu.

Bana bakmasının imkanı yoktu çünkü Kerem aşk meşk işleriyle pek uğraşmazdı,uğraşsa bile bana değil 11 dil sınıfındaki Cemreye bakardı.Cemre de benim gibi Keremden hoşlanıyordu.O benden kat kat güzel ve popülerdi.En azından benimki gibi koyu kahve gözlere ve tarak geçmeyen kıvırcık saçlar yerine masmavi gözler ve uzun dümdüz sarı saçlara sahipti.

"Kanka Kerem buraya bakıyor."

Eylülün sesi ile direkt kafamı Eylüle çevirdim ve ciddi misin bakışları attım.

"Harbi bakıyor mu?"

"Dur bakamam şuan anlaşılır."

"Ahh sırtım tutulmuş çok pis."

Bu sefer Meteden geldi ses.Arkasına dönüp sırtını esnetiyormuş gibi davranmaya başladı şapşal.

Taktiğini beğendiğim için hafiften güldüm bu sırada Mete önüne döndü.

"Harbi bakıyor buraya Zühre."

"Bende bakmalı mıyım sizce şuan."

Panik olmuştum çünkü Kerem ile çok nadir gözgöze gelirdim.

"Salak mısın bak tabi."

Kafamı kaldırıp masalarına baktığımda Kerem buraya bakmıyordu.

"Bakmıyor abi ya"

"Nasıl bakmıyor kızım 2 saniye önce yakaladım bakışlarını."

"Bakmıyor işte Mete ya salak salak kendi kendime gelin güvey oluyorum."

Mete hemen yanımda oturduğu için başımı Metenin omzuna yasladım o da omzuma kolunu attı.

"Gelin güvey falan olmuyorsun Zühre bakıyor işte çocuk sana."

Eylül konuştu bu sefer.

"Evet son 2 haftadır Keremin bakışlarını hep yakalıyorum Zühre."

Bana bakması benden hoşlandığı anlamına gelmezdi ona bakılırsa bende 11 eşit ağırlıktan Sümüklü Rıfkı ile gözgöze geliyordum ama Rıfkıdan hoşlanmıyorum.

"Bana baktığı benden hoşlandığı anlamına gelmez Eylül."

"Ya başladın yine bo- Kanka Kerem bakıyor."

Evet başladı bizim mesai.Bizim bu salak Eylül çocuğun kafasını çevirirken attığı boş bakışları bana sanıyordu.

"Bakıyor mu bakmıyor mu göreceğiz şimdi."

Kafamı direkt olarak onların olduğu masaya çevirdim ve evet.

Buraya bakıyordu.

Buraya değil direkt olarak bana bakıyordu.

"Dedim sana ben."

Eylüle yandan bi bakış atıp bir daha onların masasına baktım ve hala buraya bakıyordu.
Meteye seslendim.

"Mete Kerem gözlerini ayırmadan buraya bakıyor."

"Eylül demişti."

Keremlerin masasına bakış attıktan sonra bana döndü.

"Kız bu bizim sarılmamızdan rahatsız olmuş olabilir mi?"

Böyle bir şey olacağını sanmıyordum.
Sansa sansa sevgilim sanardı ama okuldaki herkes Mete ile benim süt kardeşi olduğumuzu biliyordu.

"Salak mısın Mete?"

"Ne kızım olamaz mı?Şuan çok yakın oturuyoruz."

Evet haklıydı birbirimizin dibindeydik ama bunun sorun yaratacağını düşünmüyordum.

"Evet de nolacak ki?Keremin bunu umursayacağımı düşünmüyorum."

"Sen öyle diyorsan."

"Haydi gençler zil çaldı herkes sınıflarına!"

Nilüfer Hocanın sesi ile ayağa kalktık ve sınıfa doğru ilerledik.

Keremler kalkmamıştı çünkü dersleri bedendi.Büyük ihtimalle basket oynayacaklardı.
Kerem ve tayfası basket takımında önemli oyunculardı o yüzden Ali Hoca onları sürekli çalıştırırdı.

Sırama oturup hocanın gelmesini bekledim ders kimyaydı.Biyolojiden sonra hiç çekilmiyordu ama hocamız çok tatlıydı,onun için aksatmadan dinlerdim dersleri.

Hoca geldi her zamanki rutin selamlaşmayı yapıp derse başladık.

Daha başlayalı 10 dakika olmadan kapı çaldı ve içeri Keremlerin sınıfından bir kız geldi.

"Hocam rahatsız ettim kusura bakmayın.Zühreyi alabilir miyim acaba voleybol turnuva eşleşmeleri için?"

Hoca bir bana bir kıza baktıktan sonra onaylar bir şekilde kafa salladı.

"İşin neyse hızlı hallet Zühreciğim,önemli bir konu işliyoruz."

Kafamı onaylar bir şekilde salladıktan sonra sınıftan çıktım.

"Bahçeye mi yoksa spor odasına mı gideceğim?"

Adını bilmediğim kıza bu soruyu yönlendirdim.

"Bilmiyorum ama Kerem en son spor odasındaydı spor odasına bak ilk."

Kerem mi?
Bizim Keremden mi bahsediyordu bu kız yoksa benim bilmediğim bir Kerem daha mı vardı?

"Tamamdır teşekkür ederim."

Kıza hafiften gülümseyip spor odasının kapısını açtım.

Bölüm sonu⭐️⭐️

Eveeet 2. bölümümüz burada bitmiş bulunmaktadıır.

Önceki kitabı okuyanlar spor odasında neler olacağını az çok tahmin edebilirler çünkü birazcık oradan esinleneceğim galiba.

Bölümü oylamayı unutmayın sizi çoook seviyoruummm.💞💞