Yorum sınırı: 30
Medya > Elley Duhé - Pieces
Şarkıyı bölümden önce veya sonra dinlerseniz sevinirim, iyi okumalar 🧚🏻♀️💜
...
Jin
"Bu kadar erken gelmezsin sanıyordum?"
"Evet erken gelmişim" ikisini de umursamadan kapının kolunu tuttuğumda Taehyung yaklaştı "Nereye?"
Boş bakışlarımı çıkarttım yüzüne "Seni hiç ilgilendirmez" tam kapıyı açacaktım bileğimi tutuverdi "Ne demek ilgilendirmez!?"
Sinirli bakışları hiç de korkutmadı, sert bi şekilde kolumu çekip kurtardım bileğimi onun elinden "İlgilendirmez işte" son günlerde aramız fena değil diye düşünüyorken şimdi tekrardan en başa dönmüşüz gibi hissetmiştim.
"Doktor!" uyarıcı bakışlarıyla konuşacaktı ki ne söyleyeceğini tahmin edip elimi kaldırarak susturdum "Merak etme güvende olacağım" bakışlarımla hâlâ utanmadan Tahyung'un gömleği içinde bizi izleyen adamı gösterdim "Misafirine ayıp olmasın, sen lütfen keyfine bak, beni düşünme" ve kapıyı açıp kendimi dışarı attım.
Lütfen diyerek kibar gibi davranmıştım ama çok sinirliydim aslında, bu aptal pantere belli etmesem de sinirden elim bile titremişti. Kendi kendime söylenerek ayrıldım o evden.
Adama bak ya! Ben alay edip eve erkek atabilirsin diyordum o cidden de vakit kaybetmeden yokluğumdan yararlanıp eskortları dolduruyordu. Bari yakışıklı bir şey olsa, hatırlayınca gözlerimi devirdim "Yeol demek, hah, bir de utanmadan elini uzatıyor, siktiğimin piçi!"
Gereksiz derecede abarttığımı fark edince durup ellerimi saçlarıma çıkardım "Aissh sikeyim!" beni bipolar edecekti bu panter, yemin ederim kafayı yedirecekti en sonunda bana, yok böyle devam etmezdi, kafamı dağıtacağım bi şeyler yapmam gerekiyordu. Yoksa aklımdan çıkaramaz sinirden çatlardım.
Arabaya geçtikten sonra telefonumu alıp kendimden emin bi şekilde Sehun'un numarasını tuşladım, telefonu açması üç saniye bile sürmedi "Jin?" dedi şaşkın sesiyle. O da arayacağımı beklemiyordu sanırım, son pişmanlık fayda etmezdi, gözlerimi kapatırken saçlarımı karıştırdım "Şey...müsait misin?"
"Sana daima müsaitim ben, gece gündüz hiç fark etmez, her an-"
Uzatmasına göz devirdim "Tamam her neyse...seninle görüşmek istiyorum"
"Sen nasıl istersen, ne zaman, nerede, ne şekilde, nasıl görüşelim?"
Of bunda da yüz verdikçe tepeme çıkacak bi tip vardı, fazla istekli oluşu bana hiç normal gelmiyordu "Normal iki medeni insan gibi görüşmek istiyorum Sehun, hemen aklına başka şeyler gelmesin"
"Neredesin, seni almaya geleyim hemen" dediğinde kabul etmedim "Ben gelirim, bi cafe var sana konum atacağım, orada buluşalım"
"Hayır önce benim gidip seni karşılamam gerek, beni beklemeni hiç istemem zîra böyle şeyleri gerçekten sevmem, bekleyen birisi olacaksa o da ben olmalıyım..." öyle çok boş konuşuyordu ki dayanamayıp gözlerimi kapattım ve başımı direksiyona yasladım ama o hâlâ konuşuyordu..."Önden ben gideceğim ve gelmeni bekleyeceğim, güzel bi mekan seçip sana konum atarım, acele etme yavaşça kullan arabanı, incinmeni hiç istemem, hatta bana kalsa gelip seni alırım, öyle mi yapsak? Gelip seni alsam daha iyi olur sanki?"
Şimdi üstüme titremesi de hoşuma gitmiyor değildi ama yine de hâlâ fazla abartıyordu, beni doğru düzgün tanımıyordu bile "Tamam tamam, kapatıyorum hadi" onun daha fazla bir şey söylemesini beklemeden kapattım, iç çekerek elimi yüzümü çıkarıp ovdum alnımı, ne yapıyordum ben!?