...
Jin
"Taehyung, uyandın mı, uyan hadi?" sabahın körü saat beşte Taehyung'un kapısına yanaştım, deli gibi vurmaya başladım "Duyuyor musun beni? Uyan diyorum"
Biraz sonra kapı sertçe açıldı, Taehyung dağınık saçları ve uykulu gözleriyle henüz ışığı açıp hayretle baktı "Manyak mısın doktor, sabah sabah derdin ne?"
Onu sadece boxerla görmeyi beklemiyordum, böyle mi uyuyordu? Aslında ne göreceğimi bilemediğim için de odasına girmek istememiştim "Hadi üzerini giyin gidiyoruz"
"N-nereye?"
"Uyuyamadım Taehyung ve çok pis gaza geldim"
"N-ne yapacağız, iyice kafayı yedin haa sen-" onun söylenmesine aldırış etmeden çıplak omuzlarından ittirip içeri soktum "Hemen giyinip mutfağa gel, hadi bekliyorum"
...
Mutfakta hızlıca bir şeyler hazırladığım sırada Taehyung bana hiç yabancı gelmeyen simsiyah takımı ile girdi içeri "Umarım kayda değer bir şeydir doktor, sabah sabah beni yoruyorsun-" o konuşurken yaklaşıp ağzına koca bir dilim ekmeği soktuğumda şaşırdı "Sağlıksız şeyler yemiyorsun bir daha, sabah kahvaltılarında birlikte yulaf ekmeği yiyeceğiz"
Ağzındaki ekmeği yavaşça çiğnerken buruştu yüzü "Öğh, tadı iğrenç-"
"Tiksinmeden ye şunu!"
"Tanrı aşkına doktor, sabah sabah noldu sana, dün gece bir meteor gelip kafana düştü de ben mi duymadım?"
"Sonuçta artık birlikte yaşıyoruz ve kazanmamız gereken bir savaş var, beni koruyan sana bir doktor olarak iyi bakmalıyım, değil mi?" haşladığım yumurtayı soyarken bana anormalmişim gibi bakan ona döndüm "Özgürlüğümü istiyorum sadece, bakma öyle"
Soyduğum yumurtayı ona yedirmek için ağzını açmasını söyledim "Aç bakalım ağzını"
Hâlâ şaşkın gözüküyordu, neyi anlamamıştı ki? Onun daha sağlıklı ve güçlü olmasını istiyordum işte "Neden sıcak yemediğini bilmiyorum ama merak etme sıcak değil, hadi aç ağzını, güç kazanmamız için sabah iyi beslenmeliyiz"
Ellerini cebine atarken yüzünde hafif bi sırıtış belirdi, sonra açtı ağzını, yumurtayı onun ağzına sokuşturduğumda kocaman oldu yanağı, hâline gülüp yemesini söyledim "Çiğnesene, yutacak mısın öylece!?"
"Beni her defasında şaşırtıyorsun doktor" dolu ağzı nedeniyle daha boğuk çıkmıştı o derin sesi, sen de beni şaşırtıyorsun diyemedim. Onu umursamayıp ben de ağzıma sokuşturdum bir şeyler.
İşimiz bitince elimi sallayıp çıkmasını işaret ettim "Gidiyoruz hadi"
"Bana emir vermeyi tahminen ne zaman bırakacaksın" bu evin sahibi olduğunu belli eden, elleri cebinde o dik duruşuyla kapıdan çıkarken bunu söylemişti.
"Sen de öyle yapıyorsun" dediğimde hiç yapmamış gibi araladı dudaklarını, askıya astığım siyah ceketi alıp kollarımdan geçirirken kaşlarımı kaldırdım "Bugün senin gibi giyineceğim"
"Fark ettim onu" beğenmişçesine süzdü gözleriyle beni baştan aşağı.
"Gidelim" kapıyı açması için işaret ettim, Taehyung ise yüzünde alaycı bi sırıtışla kapıyı açıp kaşlarıyla dışarıyı işaret etti "Önden buyur doktor" çıkarken gülümseyip "Teşekkür ederim" dediğimde kravatıyla uğraşırken bir dakika normal kalamayıp "İnsanlaşıyor muyuz yoksa?" dedi.