"Uras ! Yapma diyorum ya." Uras bir parmağına saçlarımı dolamış oynarken tek yapabildiğim çocuk gibi mızmızlanmak ve Uras'dan uzaklaşmaya çalışmaktı.Ama beyefendi beni o kadar sıkı tutuyordu ki bırakın uzaklaşmayı oturduğum yerde nefes bile alamıyordum."Saçlarınla oynamayı seviyorum belki." Parmağına doladığı saçımı çekerken gülümsüyordu.
"Ah ! Hayvan.Saçım koptu sandım." Sinirli bir şekilde parmağına doladığı saçımı açmaya çalışırken Uras kahkaha atmaya başlamıştı.Kahkahalarının arasından "Hayvan mı ?" diye mırıldandığını zor da olsa anlamıştım.
"Hayvansın işte." derken çoktan oturduğum yerden kalkmış ve karşı koltukta telefonuyla uğraşan Oğuz'un yanına oturmuştum bile.
"Scooby'm benim ne yapıyorsun iki saattir telefonla sen ?" Oğuz'un yanaklarını sıkarken Uras yanıma gelmiş ve kolumdan tuttuğu gibi beni eski yerime yani kendi yanına oturtmuştu.
"Oğuzla bu kadar yakın olma !" Sert ve içimi ürperten sesine karşı gözlerimi devirdim ve ciddi misin bakışlarımdan birini Uras'a yolladım.Biz böyle öldürecekmişiz gibi birbirimize bakarken Oğuz koşarak aramıza atlamış ve o küçücük yere poposunu sığdırmayı başarmıştı.
"Benim için kavga etmenize gerek yok." Küçük bir çocuk gibi bir bana bir Uras'a bakarken Uras daha fazla dayanamamış olduğundan olsa gerek sesli bir küfür savurup Oğuz'u kaldırmak için harekete geçmişti.
"Yapma,etme Uras abi.Ben sensiz ve çakma sarışınımsız ne yaparım ? Aslında sizsiz yaşarım.Umurunda değilsiniz ama yemek almak için sana daha doğrusu senin parana.Eğlenmek ve aynı zamanda bana yemek yapması içinde Buğlem'e ihtiyacım var.Ondan buradan atamazsın beni."
Ben gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırırken Uras kafasını yukarı kaldırmış "Ya sabır." diye mırıldanmakla meşguldü.
"Lan oğlum bela mısın sen benim başıma ? Bak doğruyu söyle cidden kızmayacağım.Rakip barlardan mı gönderdiler seni ? Hı ? Git Uras Baybars'ı delirt adam seninle ilgilenmekten barla ilgilenemesin mi dediler ?"
Uras'ın söyledikleri üzerine haklı olarak kahkahayı patlatmıştım.Oğuz suratı asılmış bir şekilde ayağa kalktı ve elini kalbinin üzerine koyup konuşmaya başladı.
"Bunu... Bunu nasıl düşünürsün Uras ? Sana bunu yaptığımı.Tanrım."
Uras sinirlerine daha fazla hakim olamayınca olan oldu.Uras Oğuz'un üstüne koşmaya başladı.Oğuz Uras'dan kaçacağım diye bardaki birkaç masanın üstüne düşüp masaları kırdı.Uras kırılan camlara basmamak için üstlerinden zıpladı ve bildiğiniz barın içi çocuk parkı gibiydi.Kahkaha atarken mafya olmalarına ve insanları öldürmelerine ya da kötü iş yapmalarına rağmen bu kadar samimi ve tatlı olmaları onlara karşı sempati duymama yol açmıştı.Ama bunu patrona belli etmek gibi bir niyetim yoktu tabiki.Uras Oğuz'u barın çıkışına kadar kovaladıktan sonra nefes nefese bir şekilde yanıma gelip kendini koltuğa attı.
"Bu çocuğu geberteceğim.Cidden çok az kaldı."
"Öyle deme bence fazlasıyla tatlı ve hayatımıza renk katıyor." Gülümsedim.
Kafasını koltuğun başlığına dayadı ve kafasını bana doğru çevirdi.
"Ondan hoşlanıyor musun ?"
"Ne ?" Yüz ifadem ciddileşirken dediği şeyi anlamaya çalışıyordum.Oğuz'dan mı bahsediyordu ? Ben ve Oğuz'dan hoşlanmak ? Saçmalık.
"Oğuz'dan diyorum hoşlanıyor musun ?"
"Tabiki hayır ne saçmalıyorsun sen ?"
Sinirli bir şekilde koltuktan kalktım.Ama daha bir adım atamadan Uras kolumu tutup beni geri koltuğa oturttu.
"Bana dokunma Baybars." Resmen tıslarcasına çıkmıştı bu sözler ağzımdan.
"Sana istediğim kadar dokunabilirim Akay."
Beni iyice kendine çekip gözlerime baktığında fazlasıyla gerilmiştim.
"Hiçbir şekilde dokunamazsın.Sadece takılıyoruz ve takılmamıza rağmen gece başka kızlarla yatıyorsun.Normal çiftlerin yaptığı hiçbir şeyi yapmıyoruz bile."
Eliyle önüme gelen saçı kulağımın arkasına sıkıştırdı ve dudaklarını dudaklarıma yaklaştırıp konuşmaya başladı.Nefesi bu kadar yakınımdayken mantıklı düşünmem bayağı zordu.Ama hadi hayırlısı.
"Normal çiftler ne yapıyormuş ki ?"
Gözlerimi gözlerinden kaçırıp omuz silktim.
"Normal bir çift olmamız için önce çift olmamız lazım.Hani teklif falan ?"
"Teklif ?" Elini saçımdan çekip kahkaha atmaya başladığında kaşlarım sorgularcasına havaya kalktı.
"Bu kadar komik olan ne Baybars ?"
Gülmeye devam ederken sinirlenip omzuna sertçe vurdum.
"Ah ! Bebeğim elin ağırmış."
"Neye gülüyorsun sen ?" Hala çatık kaşlarla baktığımdan olsa gerek iyice bana yaklaştı.
"Biraz gevşe Buğlem."
"Sen teklif dediğimde bir tarafların yırtılana kadar gülerken nasıl gevşeyeyim Uras.Biz neyiz onu bile bilmiyor--"
Dudaklarını dudaklarımın üstüne kapattığında bir kez daha dünya benim için durmuştu.Elini belime indirdiği sırada patronla ofiste yaptığımız konuşma aklıma gelince kendimi yavaşça geri çekmeye çalıştım.Ama dediğim gibi sadece çalıştım.Uras belimi öyle bir kavramıştı ki bırakın kendimi geri çekmeyi hareket bile edemiyordum.Uras'ın hareketleri derinleşmeye başlayınca elimle ensesinde ki saçlarla oynamaya ve Uras'a karşılık vermeye başladım.Nefesim kesilince Uras'dan yavaşça ayrıldım.Derin nefes alışverişlerimiz birbirine karışırken alınlarımızı birbirine yasladık.Uras tam ağzını açıp bir şey söyleyecekken gelen sesle küfür etmesi bir oldu."Siktir."
Ama bu sefer ettiği küfür Oğuz'a değil barın camlarını kıran silah seslerineydi.
Canlarım iki gün üst üste bölüm attım.Malum uzun süredir bölüm gelmiyordu.Ama vote ve yorumlardan hala hoşnut değilim.Hadi bakalım yorumlarınızı görelim.
![](https://img.wattpad.com/cover/36993270-288-k646559.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYAYLA OYUN #Wattys2015
Подростковая литература"Bu işi başaramayacaksan hiç bulaşma.Bu iş aptal sarışınlıklarını kaldıramaz." "O gerçek bir sarışın bile değil." diye mırıldandı genç adam alayla. "Gerçek bir sarışın istiyorsan benden ayrılman gerekiyor." dedi genç kız sinirle. Otoriter ses odayı...