"The End"

1.5K 240 668
                                    

Tarih atalım~

...

"Her yerim ağrıyor Lix ya"

Yerinden zar zor doğrulan melek oğlan, sızlana sızlana yanındaki arkadaşını dürterken pişkin pişkin gülmeye başlamıştı; Felix "Neden acaba, neden ağrıyor her yerin?" Diyerek de arkadaşına sataşmasıyla, yanındaki yastıkla sarışın meleğe bir tane geçirmişti Jisung. Sonrasında hemen yataktan ayaklandı "Bak güçlerime de el koyulmadı, öldürürüm seni, akıllı dur." Kıkır kıkır gülen Felix, sırtını arkasında duran duvara yaslarken başını sallamıştı uslu uslu "Kızma bana baş melek arkadaşım, of neyse boş ver onu bugün yıl sonu balosu var. Ne giyeceğiz?"

"Bilmiyorum ki, onu da düşünmedim, sen kimle geleceksin?"

"Sence?" Yataktan kalkan melek göz kırpmıştı arkadaşına "Tabii ki sevgilim Jeongin'le. Sen?" Bu laflar Jisung'u da gülümsetti, dolabını açarken aynı şekilde yanıt verdi ona "Tabii ki sevgilimle, Minho'yla." Felix gurur duyan melek bakışlarından atarken dolaptan birkaç kıyafeti yatağa doğru atmaya başladı. Gözü kombinlerde geziyordu "Sizin sonunda barışmış olmanıza çok seviniyorum, Hyunjin'le de her şey yolunda öyle değil mi?"

"Evet, her şey yolunda diyebiliriz."

"Birden dansa seni kaldırsa yaşanacak kavgayı düşünemiyorum, ya bu ikisinin senin için kavga etmelerine bayılıyorum ben!" Sarışın oğlanın sevinçli kahkahasıyla ona elinde tuttuğu kıyafetleri atarak sitemini gösterdi baş melek. "Saçma salak konuşma, yeni bitti şu şeyler zaten" dedi ama Arkadaşı hala pişkin pişkin gülmeye devam ediyordu, ve bu Jisung'u delirtiyordu. Yatağın öbür tarafında olan arkadaşına doğru hızlı bir şekilde adımlamaya başladı "Elime geçtin, bittin."

"Ya gelmesene manyak, n'apayım yakışıklı şeytanların kavgası çok ilgi çekici"

Felix'in korkuyla terasa kaçmasıyla peşinden gitmekten vazgeçmedi Jisung, elindeki son tişörtü de arkadaşına son hız fırlatırken birden kanatlarını gerdirerek uçan sarışın melek sinsice gülümsedi "Bu bir savaştır, yapabilirsen yakala beni." Kolayca bulutlar arasından gözden kaybolurken sinirle nefesini verdi baş melek, gözleri etrafta gezerken kanatlarını araladı ve aynı hızda havalandı, şimdi de yarışacaklar mıydı? "Haksızlık var, aynı anda başlamadık."

"Ağlama, oyna"

Kanatlarını gerdirip daha da hızlanırken, bulut yığınları arasında gözleri Felix'i arıyordu Jisung'un. Sonunda fark ettiğinde, siyah kanatlarıyla uçuşta olan bir başka tanıdık yüz gördü. Yeonjun olduğunu anladığı anda yüzü zaferle parıldadı, hemen bağırdı oraya doğru "Yeonjun, tut onu! Felix'i tut!" Havanın kötü olmasından kaynaklı görüş zorluğu olmasına rağmen, sesten hemen arkadaşını tanıyan Yeonjun, şeytanlığını konuşturarak gülmüştü hırsla "Yaşasın oyun mu, bayılırım" o meleğin peşine takıldı hemen sonraysa "Hallediyorum fıstık ezmem, sen iste yeter."

"Ya adil oynayın, iki kişisiniz bir kişiyim"

Felix bağırışlarla okulun büyük kulesini tam tur dönerken Jisung ve Yeonjun ikilisi gülüyorlardı. "Ağlama, oyna" diyen de elbet Han Jisung'tu. Halinden memnun bir şekilde kulenin sol tarafına doğru yöneldi, sağ taraftan da Yeonjun hızlı bir hamleyle dönmeye başlamıştı bile. Amaçları meleği ortada sıkıştırmaktı. Ancak beklenmedik bir hamlenin kurbanı şeytan oğlan olmuştu, aniden arkadan yakalanan kollarıyla kanatları kapandı ve yerinde donakaldı. "Hasiktir, abi geldiler abi. Sen kimsin?" Diyerek kendisini arkadan sıkı sıkı tutan elleri çözmeye çalıştı, ancak mümkün değildi. "Ya usta bıraksana, ne istiyorsun?"

devil & angel / minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin