Doğukan Aka Komiser olarak atandığı, memleketi olan Mersin Karakolunda emin adımlarla yürüyordu. Cilalı ayakkabıları yere sert ve dimdik bir şekilde basıyor, etrafa gücünü kanıtlar nitelikte olan omuzlarıysa geniş ve sertti. Her geçtiği koridorda genç memurlar selam veriyorlar, kendilerine çeki düzen veriyorlardı.
Özgüvenli adımları bastığı yeri sarsmaktaydı. Yapılı vücudu karakolun gözdesi olan Amirle tanışmak için durmuştu. Adı geçtiğinde bile tüm memurlar hazırola geçmekte, hatta bir kaçı titremekteydi bile. Şahit olmasa inanmazdı muhtemelen. Yumruk yaptığı elini kapıya vurarak tok bir ses çıkarttı koridorda. İçeriden gelen komutla kapıyı aralayıp açtı ve içeri adımladı.
Başını kaldırdığında gördüğü suretle dona kaldı. Vücudundan geçen soğuk hava dalgasıyla buz kesti ve yutkunamadı. Tanıdık yüz her zaman ki sahici ve gaddar gülümsemesini takınmıştı onu görünce. Alayvari bakışlarında asla bir korku veyahut telaş söz konusu bile değildi. Ağına düşmüş olan balığın zevkine varıyordu.
Doğukan ergenliğin zirve, deli ve haşarı dönemindeki lise aşkı Sena'yı üst rütbesi olarak görmeyi beklemiyordu asla. Hem de bu kadar kötü ayrılmışken.
Sena'nın dudaklarındaki gülümseme sıçtığının kanıtıydı. Bitmişti. Bu kız onu pişirmekle zaman kaybetmeden o sivri uzun tırnaklarıyla parçalayarak yerdi.
"Vay, vay, vay, vay! Doğukan Bey seni görmek ne güzel bir süpriz böyle!" sırıttı sena en pis gülümsemesi ile. Doğuka'nın suratı çoktan ağlamaklı bir hal almıştı.
Sena'nın topuklusunun sesi odada yankı yaparken Doğukana yaklaştı fazlasıyla. Yüzleri yakın bir mesafedeyken Sena, dudaklarına üfleyerek en keyifli sesiyle şakıdı Doğuka'nın ölüm marşını.
"İşte şimdi kucağıma düştün yavrum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rütbeni Bileceksin
Genç KurguEski sevgili olan Sena ve Doğukan yıllar sonra tekrardan karşılaşırlar. "Benim emirlerime uymak zorundasın Doğukan Aka! Burası benim yerim. Kurallarsa tamamiyle bana ait. Kalk dediğimde kalkacak, otur dediğimde oturucak, git dediğimde siktir olup gi...