6.bölüm

21 6 0
                                    

Sabah kalktığımda saat 7:30 olmuştu. Bir saat sonra ders başlayacaktı. Uykumu ne kadar çok sevsemde kalkmam gerekiyordu. Ilık bir duş almak için banyoya ilerledim. Dün geceki herşey beynimde dönüp duruyordu. Başım ağrısına aldırmadan Arda yı düşünmeye başladım. Bana kelebeğim demişti. Bu ne anlama geliyordu. Duşakabinin kapısını açıp içeriye girdim. Suyu açmamla ürpermem bir oldu. Düşüncelerim beni Ardaya götürüyordu. Ona karşı olan duygularım çok farklıydı. Ne uğura karşı hissettiğim gibi, ne de herhangi bir arkadaş gibi. Çok farklıydı. Kendimi Uğura haksızlık etmiş gibi hissediyordum. Banyodan çıkarken aynadan kendime baktım. Gözlerimdeki kızarıklık sanki saatlerce ağlamışım gibi bir iz taşıyordu. Okul kıyafetlerimi giyip saçımla uğraşmaya başladım. 5 dakikalık uğaştan sonra okula gitmek için hazırdım. Telefonumu ve çantamı alıp odadan çıktım. "Anne ben çıkıyorum. Yolda bir şeyler atıştırırım. Seni seviyorum." annemin konuşmasına fırsat vermeden evden çıktım. Dün gece olanları Melise anlatmalı mıydım emin değildim. Uğurla olan yakınlaşması, Melise olan güvenimi ve sevgimi azaltmıştı. Uğurun okuldaki bütün kızlara olan hevesi yüzünden üzülen taraf ben melis olmuştuk. Başka bir kızla öpüşürken görsem bu kadar kafama takmazdım ama en yakın arkadaşımı o şekilde görmek çok tuhaftı. Söylene söylene okula doğru ilerledim. Tekefonumun titremesiyle cebimden çıkardım. Mesaj Ardadan gelmişti. "günaydın kelebeğim" yine kelebeğim demişti. "Günaydın Arda" mesajı yolladıktan sonra cebime koymak için hareketlendim ama tekrar gelen mesaj sesiyle vazgeçtim. "Nerdesin? Beraber yürüyelim okula." bu çocuk yavşağın tekiydi. Uğurdan başkasına aşık olamayacağımı bilsemde yine de ardaya yüz veriyordum. "Gerek yok ben yürüyebiliyorum" bu mesajı da gönderdikten sonra cebime koydum tekefonumu. Gelen mesaja bakma gereği duymadım. Okul bahçesine girerken gözlerim Melisi arıyordu. Bulamayınca sınıfa doğru yürüdüm. Kapının önünde duran Uğura aldırmadan sınıfa girdim. Arkamdan bakan gözleri hissettim. Sınıfa girdiğimde bütün gözler bana dönmüştü. "Ne bakıyosunuz lan!" kimseden bir ses çıkmayınca sırama oturdum. Telefonumu cebimden çıkardım. 2 gelen mesaj vardı. İkiside Arda dan gelmişti."okulda senin hakkında dedikodu çıkarmışlar,bence yalnız kalmak istemezsin." ne demekti bu.Diğer mesaja baktım. " birinden olanları öğren ve arka bahçeye gel bekliyorum." ellerimin titediğini hisettim. Sınıftaki kız topluluğunun yanına gittim. "Biriniz ne olduğunu bana anlatsın." herkes dikkatini bana vermişti. "Sen daha iyi bilirsin Sima." diğer kızlarda gülmeye başlamıştı. "anlat gerizekalı!!!" bağırmıştım ve bütün sınıf bana bakıyordu. Kızın anlatmayınca boğazına yapıştım. Diğer kızlar beni tutmaya çalışırken arkamdan Uğurun sesini duydum." para karşılığında her şeyi yapıyormuşsun bize de gelsene canım." yüzünde Oluşan alaycı gülümse karşısında dediklerini anlamaya çalışıyordum. "Saçmalama ben öyle birşey yapmadım. Nerden duydunuz böyle bir şeyi!! Aklım almıyordu. Kim böyle bir iftirada bulunabilirdi ki. " bütün okul seni konuşuyor valla" kızlardan da bu yanıt gelince burda daha fazla durmamam gerektiğini anladım. Arda nın mesajı aklıma geldi. Arka bahçeye doğru koşmaya başladım. Arda ordaydı. "Bu dedikoduyu kim çıkardı!" kimin yaptığını Ve ne için yaptığını anlayamıyordum." sanırım özge çıkarmış bu dedikoduyu." o şırfıntı yapardı yapmıştı da zaten. "neden yapmış böyle birşeyi?"
"Melisle kavga ederken araya senin girdiğin için. Bu arada melisi gördünmü onun hakkında da birsürü yalan uydurmuş."
İçimde oluşan duygunun bir tarifi yoktu yalan yanlış şeyleri doğruymuş gibi herkese yaymıştı. Ardayı orada bırakıp lavaboya koştum. Ardanın arkamdan seslenmesini bekliyordum fakat hiçbir şey yapmamıştı. Okula girdiğimde dirak lavaboya yöneldim. Kapıların bir tanesi kapalıydı. "Melis" kapalı olan kapıdan ağlama sesi geliyordu. Melisin orda olacağını düşündüm ve kapıyı açmaya çalıştım. Kilitliydi "melis aç şu kapıyı!" kilit sesi geldi ve kapı açıldı. "Melis bana da iftira atıldı ve bunu Özge yapmış. Şimdi yüzünü yıka sonra da özgeye bi merhaba diyelim.
Lavabodan çıkıp özgenin yanına ilerledik. Karşılaştığımız herkes alaycı bir şekilde gülüyordu. Bu durum daha çok sinirlenmeme sebep oldu. "Özgee!!!" koridorun sonunda olan özge bana doğru döndü. Yanına ilerlerken meliste peşimden geliyordu. "Seni sürtük sen kimsin ki bizim hakkımızda yalanlar atıyorsun şimdi bütün okulun önünde özür dile bizden! Hemen!" sesim yankı yaparken bütün gözler bize dönmüştü." senden korkacak değilim. Hem gerçekleri duymak zoruna gitmiş galiba!"
"Hemen özür dile!" kolumun çekilmesiyle oradan uzaklaşmaya başladım. Kolumu tutan Ardaydı. "Ne yapıyorsun sen yaa!"
"Seni koruyorum görmüyor musun. Bu şekilde bir yere varamazsın daha farklı bir yolla intikamını al." arda haklıydı. Bi anda aklıma gelen soruyu daha önceden sormam gerekliydi ama aklıma gelmemişti. "Arda" anlamsız bir şekilde gözlerime baktı. "Sen zengin birisin ama neden bu okula geldin?" bu soruyu beklemediğine emindim. Biraz duraksadı.
"Senin için kelebeğim"

Yorum ve votelerinizi bekliyorum.

KELEBEĞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin