barış alper hâlâ yanında durarak içeceğini yudumlayan bu sarışın'ın arkadaşına nasıl baktığını anlamaya çalışıyor, üstüne ne kadar kafa yorsada anlayamıyordu.
semih arka cebinden telefonunu çıkarmış, umutsuzca kaan'ın numarasını çaldırmaya başlamıştı.
beklediği gibi henüz çalmadan meşgule düşmüştü, belki saatin geçliğinden dolayı şarjı bitmiştir diye düşündü.
alışık olmadığı yerde yalnız kalmanın verdiği stresle olacak ki parmaklarını dişleninin arasına götürüp tırnaklarını koparmaya başlamıştı.
sol tarafından uzanan büyük el dudaklarındaki elini tutup yavaşça bırakmadan aşağı indirmiş, mavi gözlerin kafasını kaldırıp kendisine bakmasına neden olmuştu.
"sevgilin yok mu ortalıklarda ?"
takım arkadaşı bile kaan'ın sevgilisi olduğunu bilmiyor diye düşündü semih, yanılıyordu fakat barış bunu kaan sayesinde öğrenmemişti.
"bilmiyorum telefonu da kapalı galiba."
sarışın'ın elini hâlâ avucunun içinde tutan barış alper, ela gözlerini de tuttuğu elin sahibinin mavilerinden ayırmayarak dudaklarını aralıyordu.
"gel benimle."
kıvırcık oğlan avucunun içinde olan eli kavramış, semih'e cevap verme şansı bırakmadan arkasından sürüklemişti.
semih alkolün ve ortamdaki yüksek sesin verdiği etkinin nedeniyle cevap veremeden barış'ı takip etmiş, ikisini beraber tuvalete getirdiğini fark etmişti.
barış boş bulduğu tuvaletlerden birisine semih'i de yanında alarak girmiş, sarışın'ı duvara yaslayıp sağ elini semih'in başının yanına yerleştirmişti.
"n'oluyor ?"
semih bulunduğu yerin ve pozisyonun farkına yeni varabilmiş, aralarındaki küçük boy farkı yüzünden başını barış'a bakmak amacıyla hafifçe kaldırmıştı.
"seni 1 dakika içinde öpeceğim, o piç sevgilinin ne haltlar yediğini bilmene rağmen yine de gitmek istersen seni zorla tutmayacağım."
biliyordu.
kaan'ın takım arkadaşı, aynı zamanda en yakın arkadaşı, barış alper, semih ile sevgilisinin arasında yaşananları biliyordu.
peki bu 1 dakika içinde gerçekten de ela gözlü oğlan en yakın arkadaşının sevgilisini öpecek miydi ? semih neden kendisini böyle bir şeyin içinde bulmuştu.
o 60 saniyenin geçmesini beklemeden semih kendi iradesiyle dudaklarını karşısındaki dudaklara bastırmış, barış'ın ifadesini görmek adına da gözlerini açık tutmuştu.
gayet ayık bir kafada olan barış alper dudaklarında hissettiği baskıyla beraber şaşırmış, çok geçmeden dudaklarını sarışınınkilere alıştırıp boşta olan sağ elini küçüğün beline sarmıştı.
duvara yasladığı elini sarışın'ın beyaz tenli yanağına götürmüş, semih ise boşta olan bir eliyle barış'ın gömleğinin yakasını tutmuş, diğer elini de gömleğin içinden karşısındakinin karın kaslarının üzerine yerleştirmişti.
vücudunda hissettiği ellerle birlikte sarışın'ı belinde olan eliyle kendisine doğru çekmiş, birbirleriyle her açıdan temasta olmalarını sağlamıştı.
bir kaç dakikalık öpüşmelerinin ardından semih nefes nefes kalmış bir şekilde kendisini geri çekmiş, böyle bir şey yapmak istemediğini düşünmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
broken trust ,, barsem.
Romance'semih sevgilisinin açtığı yaralara barış alper'in yarabandı olduğunu düşünüyordu. fakat hesaba katmadığı şey ise ela gözlü çocuğun amacıydı.' barış alper yılmaz x semih kılıçsoy