Eve girdiğimizde tüm vücudumun ağrıdığını hissedebiliyordum. Kenan'ın koluna yapışarak onu takip etmeye başladım.
Odaya girdiğimizde çantayı omzumdan çekip yere koydum. Ardından kendimi yatağa bıraktım.
"Üstünü değiştirmeyecek misin?"
Pantolonunu çıkarırken konuşuyordu. Gözlerimi ona dikip izlemeye başladım.
Üstündekini çıkartmadan önce telefonunu şarja takmıştı. Şimdiyse eli tshirtün eteklerindeydi.
Altına şortunu geçirdi ve yanıma uzandı.
"Böyle yatamazsın."
"Kenan çok yoruldum ama."
Sızlanıp yastığıma sarıldım. Ama o sırada yüzümdeki makyajı hatırlamıştım. Sabah ölü gibi kalkmaman için temizlemem gerekiyordu.
Bir şekilde ayağa kalktığımda Kenan benim gibi yaparak gözlerini üzerime dikmişti. Şu an onunla inatlaşamayacak kadar yorgun hissediyordum.
Yüzümdekileri yıkadıktan sonra nemlendiriciyi sürüp içeri geçtim. Yatağın ucuna oturup Kenan'a sırtımı döndüm fermuarı açması için.
Sıcak eli omzumdayken diğeriyle fermuarı indiriyordu. İşi bittiğinde ayağa kalkıp elbisemi indirdim.
Komodinin üzerindeki gece pijamalarımı almak için eğildiğimde Kenan beni kolumdan tutup yatağa çekmişti. İtiraz etmeden yatağa geçip oturdum karşısına.
Elini çeneme çıkarıp okşamaya başladığında gözlerimi kapatıp gelecek olan hamlesini bekledim.
Tahmin ettiğim gibi dudaklarını benimkilere bastırmıştı. Yerimde kıpırdanıp ellerimle ona tutundum.
Biraz sonra elini belime indirip beni yatağa yatırmıştı. Üzerime uzandığında iki elimi de omzuna koydum. Boynumdaki sıcaklıkla birlikte derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım ve kendimi tamamen Kenan'a bıraktım.
Boynumdaki işini bitirdiğinde öpücüklerini aşağı doğru indirmeye başlamıştı. Her öpüşünde vücudumdaki kıvılcımlar ateşleniyor gibiydi.
Sütyenin açıkta bıraktığı yerleri öptüğünde yerimde kıpırdandım. Burası beni her zaman huylandırmıştı.
Kafasını kaldırdığında gözlerime baktım ve onu yukarı çektim. Sırtını baslığa yaslarken bende saçlarımı toplamıştım.
Üzerine oturduğum sırada kafası geriye doğru gitmişti. Buna gülümseyip kafamı boyun girintisine soktum ve ona sevgimin işaretlerini bırakmaya başladım.
İki eli birden belimde durduğunda dudaklarımı durdurdum ve kafamı omzuna yasladım.
Elleriyle beni hareket ettirdiğinde kalbim hızlanmıştı. Bunu uzun zamandır yapmadığımızdan olmalıydı ki, fazlasıyla utangaçtım.
Eli sıkılaştığında kendimi ona bastırdım ve boynunu ısırdım. Kenan nefesini vererek yutkunduğunda ona baktım ve üzerinde inip yanına oturdum.
Şortunu çıkarmasını izledikten sonra beni altına almıştı. Elini belime koyarak sırtımı kaldırdığında ellerimi ensesine sardım ve ondan yardım alarak kalktım.
Kopçayı açtığında askısı olmayan iç çamaşırımı rahatlıkla çıkarmıştı. Sonrasında eline alıp yatağın yanına bırakmıştı.
Elleri hiç rahat durmazken sıkıntıyla nefes aldım. Onun hareketleri beni deli ediyordu.
Buradaki işini de hallettikten sonra gözlerime bakmıştı kafasını kaldırıp. Dudağımı ona değdirip kafamı salladım.
Bacak aramda hissettiğim eli, bacaklarımı birbirine bastırma isteği uyandırmıştı. Ama o buna izin vermeden tek bacağını araya koydu ve beni engelledi. Bu işte bu kadar iyi olması bazen beni aşırı geriyordu.
Parmaklarını etrafımda hissettiğimde içimde duran sesler yavaş yavaş çıkmaya başlamıştı. Kenan güldüğünde sertçe saçlarını çektim. Onun acı dolu inlemesi keyfimi yerine getirmişti.
Gülüşüm parmağını içimde hissetmemle solmuştu. Bu sefer gülme sırası ondaydı. Acıyla belim kıvrıldığında diğer eliyle eliyle beni indirmişti.
Parmaklarını hareket ettirdiğinde içimdeki yangın büyüyordu.
