☆
Uyandığımda yüzünü görmeyi beklemiyordum açıkçası. Pazartesi günleri erkenden kalkıp giderdi.
Gözlerimi ona çevirdim ve her bir santimini ezbere bildiğim benlerine baktım.
"Kenan?"
Yine uyanmamıştı. Belimi kaldırıp elimden destek aldım ve dikleştim.
Karın kaslarına dokunduğumda hareketlenmişti ve buna gülmeden edememiştim. O dokunulmayı pek sevmezdi.
Parmaklarımı tekrar hissettiğinde garip sesler çıkartıp bana arkasını dönmüştü. Onun bu haline gülüp bu seferde sırtını izlemeye başlamıştım.
Ona doğru eğilip dudaklarımı sırtına bastırdım. Dudaklarım her yerini gezerken adımı sayıklamıştı.
"Funda?"
"Sevgilim?"
Dudağımı son kez omzuna koyup öptüm ve ona sarıldım.
Kalkacak gibi olsa da sarıldığım için kalkmamıştı. Böyle küçük şeyleri bile düşünüyor oluşu beni şaşırtıyordu.
Bu sırada sırtını okşuyordum.
Biraz sonra kendimi çektiğimde o da kalkmıştı. Gözleri şişmişti ve dağınık saçlarıyla oldukça komik duruyordu.
"Sen iyi misin?"
"Evet, çok iyiyim. Sen nasılsın?"
Gözlerini bana çevirdiğinde dudaklarımı birbirine bastırıp gülmemi engelledim.
"Bende çok iyiyim."
Az önceki aptal hali bir anda değişmişti. Beni göğsümden iltip düşmemi sağladığında şaşkınlığımı atamadan üzerime eğilmişti. Tüm bunlar hızlıca yaşanmıştı ve ona yetişememiştim.
"Kenan napıyorsun?"
Cevap vermeyip boynumu dişlediğinde sesli bir inilti çıkmıştı ağzımdan. Ellerimi ikimizin arasına koyup onu ilttiğimde gülümsediğini görmüştüm.
"Aşı olmam gerek."
Elimi boynuma götürdüğümde dişlerinin izinin çıkacağını tahmin edememiştim. Ama çıkmış gibiydi.
"Sen bana kuduz köpek mi demek istedin?"
Kaşlarımı çatıp ona baktığımda bana en küçümseyi bakışlarından yollamıştı. Kenan tarafından küçümsenme hissine bayılıyordum.
"Evet?"
Tekrar üzerime eğildiğinde itiraz etsemde ellerimi tek eliyle tutup başımın üstüne çıkarmıştı.
Bu hareket için yaşlı olduğumuzu düşünsemde sesimi çıkarmamıştım.
Diğer eliyle belimi sardığında güldüm. Dudakları tüm boynumda geziniyordu.
Biraz sonra benden ayrıldığında toparlandım ve banyoya girdim. Dişlerimi fırçalayıp işlerimi hallettikten sonra aşağı indiğimde Kenan ortalıkta gözükmüyordu.
Banyodan gelen seslerle orada olduğunu anladım ve saçlarımı toplayıp mutfağa girdim. Elimdeki dökülen saçları çöpe attıktan sonra üst raftan tavayı çıkartmaya çalıştım.
En üstte olduğundan dolayı yetişememiştim. Bu yüzden sandalyelerden birini alıp üstüne çıktım.
"Napıyorsun Allah aşkına?"
"Krep tavasını çıkaracağım."
"Bana söyleseydin ben alırdım."
"Kenan aramızda pekte bir boy farkı yok ama sen bilirsin."
![](https://img.wattpad.com/cover/373340186-288-k698573.jpg)