GÜÇLENME:6

66 18 2
                                    

ALİXNA

Alara gittiğinden beri uykularım kötü bir hâl almaya başladı. Sürekli kabuslar görüyorum ve uyuyamıyorum. Son zamanlarda çocukluğumu görüyorum rüyalarımda. Ailemi ve evimi görüyorum. Özlem mi yoksa korku mu bilmiyorum. Ama hiçbiri de iyi rüyalar değildi. Ve yine uyuyamamıştım. Balkona çıktım ve kalın mermer korkuluğun üzerine oturdum. Ayaklarımı sarkıttım ve sallamaya başladım. Ay tam önümde duruyordu.

Alara büyük ihtimalle şuan da uyanık. Bu yolculukta uyumaması gerektiğinin farkında. Uyursa ölme şansı yüksek. Her ne kadar onda bulunan kan kokusunu büyüler ile bastırsam da güçlü bir vampir kan kokusunu almakta zorluk çekmeyecektir. Onun için endişeliyim ama bu yolucuk ona iyi gelecek. Eminim.

Gençliğime benzetiyorum Alara'yı. Deli dolu,heyecanlı. Bir yandan da o kadar depresif. Ha şimdi bacım sen kaç yaşındasın? Diyeceksiniz. Şuan da 50 yaşındayım. Bir vapmir olarak. Ama insan olarak 25 yaşına tekabül ediyor. İnsan dünyasında biz vampirler çok farklı anlatılıyoruz aslında. Elbette insanları vampire çevirme olayı doğru. Ama doğuştan vampirlik diye bir şey var. Her vampir birer çocuktu bir zamanlar. Tabii vampirlerin hızlı gelişimi sağ olsun çabucak büyüyoruz.
Sürekli kana ihtiyacımız yok. Kanı olan yani hayvanları yiyebiliyoruz. Bu da kana olan susamışlığı dindiriyor.

Şu 50 yıl da çok şey oldu. Çocukluğum,gençliğim, saraya gelişim. Yükselmem. Bu gücü kazanmam. Bir çok fedakarlık sayesinde oldu. Ailem şuan nerede ne yapıyor bilmiyorum. Bir bakıma Alara ile benziyoruz. Belki de ona bu yüzden bu kadar tutuldum. Bilmiyorum. Ben 3 çocuklu bir ailenin küçük ve istenmeyen çocuğuydum. Yoksul olan ailem beni "yanlışlıkla" yapmış. Bu yüzden hiçbir aile ferdi tarafından istenmedim. En son vurdum kapıyı çektim gittim.

Akademiye gittim. Bir yandan çalıştım,bir yandan okudum. Benim için zor yıllardı. Daha sonra bu saraya zehir denetleyicisi olarak girdim. Daha sonra kralın gözüne girdikçe sağ koluna kadar çıktım. Ve sonra karşıma hayatımı değiştiren o kişi çıktı. Alara.
Kendini belli eden beyaz saçları. Keskin ama bir yandan da sevimli bakışları. Gözlerinden belli olan yaşanmışlıkları. Olaylara verdiği tepkiler ve daha çok sebeple beni kendine çekti. Ona tutulmakla iyi mi yapıyorum bilmiyorum. İlk defa birine böyle tutuldum. Alara özel birisi. Onun bunca zamandır mahrum kaldığı ilgiyi ve korumayı vermek istiyorum.

Belki de vampir dünyasında ki bu saçmalıklar olmasaydı şuanda o asıl kraliçe olurdu. Ve Dalnirth tüm dünyayı hâkimiyeti altına almıştı. Alara'nın geleceği çok parlak. Ama önemli olan onu nasıl kullanacağı.

1 HAFTA SONRA

ALARA

Hay ben senin dağına taşına ***** yapayım. Niye sövüyorum? Güzel soru. Off kıyafetlerim toz toprak içinde. Yırtıklar var. Kanayan bir kaç yerim var. Tamam vampirim ama güçlerimi kullanamıyorum. İyileşme hızım çok düşük. Varış noktasına neredeyse varmak üzereyim. Ama Alixna bana komşu şehir falan dedi de ben şuan da dağdayım. Tepesine doğru çıkıyorum. Doğru mu gidiyorum lan acaba?

Kendi kendimi sorgularken imdadıma Alixna yetişiyor. Yine sesi kafamın için de yankılanıyor.

"Yakınlaşmışsın." Diyor.

"Doğru yöndeyim yani?"

"Evet."

"Ben bir ülkeye gitmiyorum değil mi? Nereye gidiyorum ben?"

Bir süre susuyor. Söylemesi için ona zaman tanıyorum.

"Babanın mezarına."

"Ne?!"

"Duydun işte. Mezarına gidince sana verdiğim mumu yak. Babanla konuşabilirsin bu sayede."

"Nasıl yani?"

"O mumu yaktığında ruh alevi yanar. Bu da vampirlerin ruhunu çıkmasını sağlar. Daha doğrusu bayılacaksın ve babanla arafta buluşacaksın."

"Ben de ölmem değil mi?"

"Ölmezsin."

"Peki ne kadar orada kalabiliyorum?"

"10 dakika."

"Yeterli gibi."

"İstediğin şeyleri sor ve gerçek babana sarıl ve gel. Seni bekliyor olacağım."

"Tamam. Görüşürüz o zaman."

Alinxa gitti. Ben de tepeye doğru ilerlemeye devam ettim. En tepeye ulaştım ve soluklanmak için kendimi yere attım. Biraz soluklandıktan sonra kafamı kaldırdım ve etrafa baktım. Küçük bir taş vardı. Üstünde Kral Ariste'nin Mezarı yazıyordu. Kral için bu kadar küçük bir mezar? Anlamıyorum. Bu adam bir hata yapmış olsa bile kral.
Mezar taşına işaret parmağım ile dokundum. Üstü tozla kaplıydı. Kimse ziyaret etmemiş bunca sene.

Hüzünle çantamda ki mumu çıkardım. Derin bir nefes aldım ve kibriti yaktıktan sonra mumu ateşlendirdim. Gözümün önü kararırken çimlerin üzerine düştüm.

~~~~~~~

Kendime geldiğimde düz,sonsuz ve yerlerde 2 cm'lik su tabakası olan,gökyüzünün açık renklerde olduğu bir yerde olduğumu fark ettim. Dikkatlice ayağa kalktım. Etrafıma baktım. Bir kayanın üzerinde oturan birisi vardı. Arkası dönüktü. Üzerinde siyah ve kılıç izleri olan bir zırhı vardı. Geniş omuzluydu. Cesaretimi topladım ve bağırdım.

"HEY!"

Babasını ilk defa gören Alara'nın mallığı. Hey ne SALAK! Adam beni duymadı. Pardon babam. Dikkatli adımlarla ona yaklaştım. Omzuna dokundum. Dokunduğum gibi hızla bana döndü. Şaşkın bir şekilde baktı.

"Sen? Kimsin?" Dedi.

"Kral Ariste. Değil mi?" Diye sordum.

"Evet. Artık kral olmasam bile."

"Ben Alara. Şey ben sizin k-"

Sözümü kesti ve şokla konuştu.

"Kızım! İnanamıyorum sen,sen buradasın." Adam bana kollarını sardı. Bu bana yabancı olan adam bana sarılınca içimde ki boşluğun dolduğunu hissettim. Aile sevgisi boşluğunun. Yavaşça geri çekildi ellerini omzumlarıma yerleştirdi.

"Sonunda geldin. Hep seni bekledim." Dedi.

"Yani insan dünyasından buraya gelme sebebim sendin?"

"Evet Alara. Sahte bir geçmişle yaşamanı istemedim. Bu yüzden seni buraya getirmek için üzerine büyü yaptım. Peki annen? O nerde?" Dedi heyecanla.

Nasıl cevap vermem gerektiğini bilmiyordum. Çünkü bu sorunun cevabı bende yoktu.

"Ben bilmiyorum. Ben kendimi bildim bileli başka bir ailede yaşıyordum. Annem nerede bilmiyorum."

Yüzü düştü daha sonra dehşete kapıldı. Sonra kendini sakinleştirmek için uğraştı ve konuştu.

"Anladım. Pekala galiba merak ettiğin şeyler var."

"Evet. Ve en çok merak ettiğim şey şu;ben kaç yaşındayım? Öldüğün tarihi baz almak istedim ama belli bir tarih yoktu. Her kitapta farklı yazıyordu."

"Sen bir vampir olarak 27 yaşındasın. Ama insan dünyası senin gelişimini gerilettiği için ve hem vampir hem insan olduğun için senin yaş işi biraz karışık. Ama doğduğun tarihi baz alırsak 27 yaşında oluyorsun."

"Oha. Yuh! Peki bir adım var mıydı? Yani annemle önceden belirlediğiniz bir ismim var mıydı?"

"Agnes. Kutsal ve yüce."

İhihihihihihihi Alixna'nın çocukluğuna inelim diyenler el kaldırsın.
İsim nasıl? Agnes. Bence müq oldu. Sizce sizce???
Bir de etkileşimi artırırsak güzel olur(⁠ ⁠◜⁠‿⁠◝⁠ ⁠)⁠♡
ʕ⁠っ⁠•⁠ᴥ⁠•⁠ʔ⁠っ

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 01 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Dalnirth (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin