𝙺𝙰𝚃𝙻𝙸̇𝙰𝙼

4 1 0
                                    

Kadının doğumu kolay geçecekti. Sevdiği adam kadının elini sıkıca tuttu. Bir aksilik olmazsa nur topu gibi ikiz erkek çocukları olacaktı. Sadece kadın biraz daha dayanmalıydı. Son bir kez daha yapsa olacaktı.

Ameliyathaneyi çocuk ağlama sesleri sarınca adam mutluluktan ağlamaya başladı. İkiz çocukları sapasağlam doğmuştu. Adam oğullarına baktı. Çok miniklerdi.Annesine baktı alnından damla damla ter akarken gözlerini çocuklarından ayırmıyordu.

Kadını normal odaya aldılar. Birazdan çocukları gelecek ve onlara sımsıkı sarılıp, onları hiç bırakmayacaktı. Annesinin ona vermediği sevgiyi çocuklarına verecekti.
Gözleri dolmaya başlamıştı. Anne olmuştu.

Ama unuttuğu bir ayrıntı vardı.

Elini boynuna götürdü. Burukça gülümsedi.
İçten içten ilk ve son kez çocuklarını göreceği burkuntu kalbini ağrıtıyordu.
Onları 9 ay içinde barındırdıktan sonra onların büyüdüğü 9 ayı göremeyecekti.
Yaşlar yanağından süzülmeye başladı.

"Lütfen siyah yıldız beni evlatlarımdan ayırmayın. Lütfen bana zaman verin."

Yalvarışları odada yankı yaparken kimse cevap vermiyordu. Hıçkırarak ağlamaya başladı. Hemşire çocuklarla beraber odaya girince kadın çocuklarını görünce daha fazla ağlamaya başladı. Minik suratlarına baktı. Açılmamış minik gözleri. Minicik burunları.
Hemşire çocukları kucağına verdi.

Kadın bir daha alamayacağı kokularını doyasıya içine çekti.Kokladıkça daha fazla koklamak istiyordu. Ama o kadar zamanı yoktu.Bebeklerinin alınlarına minicik öpücük bıraktı.

Sevdiği adam ağlayarak içeriye girdi. Karısının alnından öperek çocuklarını kucağına aldı. Kadın buruk bir gülümseme bıraktı.

"İsimleri Efe ve Ege olsun olur mu?"

Adam cevap veremedi sadece başını salladı.
Kadın gözlerini tavana çevirdi. Gülümsedi.
Adam arkasını döndü bu manzarayı izleyecek kadar güçlü değildi.

Bekledi.

Korkarak yatağa döndü. Kadının eli düşmüştü. Gözünden bir damla yanağından aşağıya doğru süzülüyordu.Kadının gözü açıktı.Bebekler ağlamaya başladı. Hissetmişlerdi sanki. Adam dizlerinin üzerine düşmüştü. Bir hemşire aceleyle içeri girdi. Kadına baktı. Hemen doktor çağırdı.

Başka bir hemşire çocukları adamdan alarak odadan çıktı. Kadının üzeri çoktan örtülmüştü. Örtünün altından eli sarkıyordu.
Adam o ele yapıştı.Öptü kokladı. Ölsem bile bırakmam dediği eli bırakmak zorunda kalacaktı.

"Seni hep seveceğim. Gözün arkada kalmasın. Efe ve Ege'ye hem anne hem baba olacağım.Sen kendini ferah tut."

Hemşire zorla adamı dışarı çıkarıp, kapıyı kapattı. Adam kapıya vurarak yere çöktü.
Çocuklarının ağlayışı tüm katı inletiyordu resmen. Buna bide yarım kalmış adamın çığlıkları eşlik etti. Günlerden yine ölüm günü olmuştu.

*******************************************

Lisa Karan

Babam davete gideceğiz diye kaldırmıştı. Ne kadar gitmek istemediğimi her saniye söylesemde beni her zaman ki gibi dinlemiyordu. Beni dinlediği günü en güzel günüm olarak ilan edicem. Kahvalttıyı hazırlamakla bile uğraşmıştı.Bu konuda becerikli olduğunu söyleyemeyeceğim.

Hayır bir yumurta yapmış. Kömüre kafa atar.

Yumurtadan vazgeçip, kestiği pardon kesemediği kahvaltılıklara baktım.
Oflayarak çatalı geri bıraktım. Bıraktığım an baba öyle bir baktı ki.Çatalı elime alıp, önüme gelen ilk şeye batırdım. Çok şanslıyım ki yumurtaya denk gelmişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 07 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

sɪ̇ʏᴀʜ ʏɪʟᴅɪᴢHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin