13Ben : insanın abisinin polis olması çok berbat bir şey demiş miydim ?
Yüzbaşı: yine ne yaptın ?
Ben : yine derken ?
Sen nereden biliyorsun be ?
Yüzbaşı: ben oradayken bir kere karakola düşmüştün , abin de benim yanımdaydı o zaman.
Adamın kalbine indirmiştin , o gün kapıya kadar onu ben bıraktım ama ardından işim olduğu için gitmiştim.
Ben : çok yazık , benim gibi mucize bir varlıkla tanışacak şansını kaybetmişsin ?
Yüzbaşı : muhteşem varlık ve sen ?
Ben : beğenemedin mi yüzbaşı?
Yüzbaşı : haşa komşu kızı haddimemi :)
Ne yaptın bu sefer ?
Ben : evden kaçtım.
Yüzbaşı: ne ?!
Ben :evden kaçtım işte neyi anlamadın saniyesinde buldu beni !
Öf ben daha partilere katılacaktım !
Yüzbaşı : ne partisi ?
Ben : Furkan'ın doğum günü partisine , ama izin vermedi bizimkiler neymiş uzakmış buymuş çocuk benim doğum günümde mekan kapatmıştı o kadar ayıp olur dedim dinlemediler.
Bende en son kaçmaya çalıştım.
Onda da ilk çevirmede yakalandım.
Yüzbaşı: Furkan'ın doğum gününe gideceksin?
O da senin doğum gününde mekan kapatıp kutlamıştı ?
Senin doğum gününü?
Ben : evet ayıp olmadı mı şimdi çocuğa.
Yüzbaşı yazıyor...
Yüzbaşı çevrimiçi.
Yüzbaşı : hiç bir şey olamamıştır , boşver sen abin izin vermiyorsa bir bildiği vardır otur bence yerinde.
Ben : ne ?!
Gerçekten de hayal kırıklığı yaşıyorum yüzbaşı.
Ne demek oturmak.
Sence ben oturur muyum?
Yüzbaşı : sence ben evden çıkma diye kapına bütün teşkilatı yığmaz mıyım?
Yani abin .
Ben : insanın bordo bereli hem komşusu olan hem abisinin arkadaşı olan birisine sahip olması da berbat bir şeymiş.
Senden de gıcık aldım ya.
Yüzbaşı : sen evinde oturmayı sevmez misin?
Ben : severim?
Yüzbaşı: öyleyse ben seni neden bir türlü evinde göremedim komşu kızı ?
Ben : aslında bir kaç yıl öncesine kadar bizimkiler beni evden çıkarmak için bazı zaman kapıyı kilitliyorlardı.
Ben dışarıda kalıp biraz gezeyim diye.
Yüzbaşı: neden ?
Ben : fazla asosyaldım , daha doğrusu içime kapanıktım bilmiyorum tek derdim kitap okumak film izlemek boş boş çizim yapmak.
Yüzbaşı: çizim yapmayı sever misin?
Ben : eskiden severdim.
Yüzbaşı: neden eskiden dedin ?
Ben : dedem bana hep çizim yapmayı öğretmişti , ben küçüken bile ilk kalemlerimi bana o almıştı. O öldükten sonra bilmiyorum onun gibi karşımda oturup benle beraber çizim yapacak sohbet edecek birisi olmayınca çizmek eskisi kadar iyi gelmemeye başladı bana.
Yüzbaşı : başın sağ olsun.
Ben : sağ ol.
O zamanlar bir ara kendimi çok eve kapatım , sonra bizimkiler beni zorlayıp işe soktular ana okulunda işe girdim zaten o mezunum.
Sonra da çocuklar iyi geldi bana biraz daha açıldım.
Bu sefer de eve geldiğimde kötü hissetmeye başladım bilmiyorum odamda hep eski anılar canlanırdı.
Sonra da buna döndüm.
Yüzbaşı: komşu kızım?
Ben : yüzbaşım?
Yüzbaşı: beraber çizim yapalım mı ?
Karşı karşıya gibi , sanki yana yanaymışız gibi...
Biz birbirimizin ne çizeceğinden ikimizin de haberi olmayan.
Ben: yapalım.
Kalemlerimi çıkarıyorum.
Yüzbaşı : haksızlık kara kalem çalışması yapacağız , anladığın üzere karargahda fazla kalem seçeneceği yok.
Ben :anlaştık.
Ne çizeceksin ipucu versene !?
Yüzbaşı : başlamadan hile yapmaya başladın sen :)?
Ben : merak ettim ?
Yüzbaşı: en son görürsün.
Aldın mı kalemle kağıdı?
Ben : evet.
Yüzbaşı: başlıyoruz.
Ben : sağol yüzbaşı , her şey için...
Yüzbaşı: sen sağ ol yeter bana...
____
Yüzbaşıya aşık oluyorum efendim ❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüzbaşı'nın komşu kızı =texting=
Teen FictionBen : anneni ara. Oğuz:ne ? Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin? Annen onu aramanı söylüyor. Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ? Ben : şarjı bitmiş? Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ? Ben yazıyor... Ben çevrimiçi... Ben :...