"Bu not belki bizim hayatımızın sonu belki de herşeyin başlangıcı" diye sesli düşünen Bahar'ın gözü uzaklara dalmış, düşünüyordu.
Hepsi bu notu düşünüyordu aslında. Birden Mert bu korkunç sessizliği bozdu:
-Burdan hemen gitmeliyiz. Yakınlarda olabilirler. Ayrıca sessiz olmalıyız. Dikkatli olmalıyız. Hemen uzaklaşalım. Dedi telaşlanarak.
Ecem:
-Biz kızlar hemen yukarı çıkıp eşyaları toplayalım. Erkekler ise burda etrafı kolaçan etsin. Hadi kızlar elimizi çabuk tutsak iyi olur. Dedi.Kızlar yukarı çıkıp eşyaları toplamaya başladılar. Mert ve Efe ise aşağıda sırt sırta vermiş dört gözle nöbet tutuyorlardı.
Biraz uzaktaki çalılardan hışırtılar geldiğini duyar gibi oldular. Efe tam küçük adımlarla ilerliyordu ki kızlar "Hadi hemen gidelim. Biz hazırız." Diye teker teker aşağı indiler. Efe de bakmaktan vazgeçti.Eşyaları paylaşıp hızla uzaklaştılar. Ağaç evinden geri dönmeyi bildikleri için sorun yaşamadan evlerine dönebildiler. Herkes birbirlerini kimseye söylememesi için tembihlemişti. Sürekli telefonlaşmak üzere evlerine dağıldılar.
Bir gündür ortada yoklardı. Anne ve babaları polise haber vermişti. Bizimkiler eve dönünce aileleri çok sevindiler. Her birinin evine polisler gelmiş, onları soru yağmuruna tutmuştu.
Hepsi korktukları için hiç bir şey söylemiyor, önceden anlaştıkları gibi "Arkadaşlarımızla yaptığımız ağaç evinde vakit geçirirken zamanın geçtiğini anlamadık. Sonrada hava kararınca orda kalmaya karar verdik. Telefon çekmediği için arayamadık." diyerek ailelerinden özür dilediler.
Aileleri çok kızmadı. Sadece merak etmişlerdi. Ama şimdi yanlarında olduğu için kızmıyor, üstlerine gitmiyorlardı.
Ecem polisi ve ailesini atlattıktan sonra sıcak bir duşa girdi. Tertemiz kıyafetler giydi. Ve biraz dinlendi. Bilekleri biraz morarmıştı ama belli etmiyordu; zaten ailesinin hastaneye götürme teklifinide kabul etmemiş, iyi olduğunu söylemişti.
Uzandıktan kısa bir süre sonra yorgunluktan hemen uyuyakaldı.
Rüyasında yaşadığı şeylerle ilgili karışık bir rüya görmüştü.
............
Sabah olmuştu. Güzel ve şirin mahallelerinin sokaklarına insanlar dökülmüştü. Bizimkiler parka gittiler. Park dopdoluydu. İnsanlar, çoluk çocuk herkes dışarıda; kimi spor yapıyor, kimi eğleniyor, kimi oynuyordu.
Parkta biraz hava alan bizimkiler, burda konuşamayacaklarını düşünerek Efelerin garajlarına gittiler. Babası yurt dışında çalıştığı için garajda araba yoktu. Bu yüzden burayı kullanmıyorlardı.
Garaja geldiler ve Efe kilidin anahtarını getirip kepengi açtı.
Mert demir kepengi kaldırmasına yardım etti. Kızlar içeri geçtiler. Efe üzerleri beyaz bir çarşafla örtülmüş üçlü iki tane koltuğun örtüsünü kaldırarak:-Koltuklar temiz oturabilirsiniz. Dedi. Kızlar birine Mert Efede birine oturdu. Karşılıklı koltuklarda oturan gençler konuşmaya başladı:
- Simdiki planımız ne? Ailelerimize hala anlatmayacak mıyız? Diye soran Aylin söze başlamış oldu.
Bahar:
-Bence söylememeliyiz. Başımıza daha büyük belalar açılabilir. Dedi.Ecem:
-Aslında söylemeliyiz. Çünkü; bir cesed gördük. Bu cesedin katilini gördük. Hatta onlar tarafından kaçırıldık. Yeterince olay yaşadık. İleride daha büyük sorunlar çıkabilir. DediMert:
Arkadaşlar mantık olarak olayı daha fazla büyütürsek büyüdükçe büyür. Bence ailemize ya da bir başkasına söylemesk daha iyi olur. Olay da zamanla kapanır. Bu notu bizi korkutmak için yazmış olmalılar. Evlerimizi bilmiyorlar. Bizi bulamazlar zaten. DediEfe:
-Mert haklı arkadaşlar. Bu olay bizim aramızda kalırsa büyümez. Hem benim bir fikrim var. Tatile deniz kenarına Bodrum'a ya da Antalya'ya hep birlikte gidelim. Orada hem kafa dağıtır, hem tatilimizi rahat yaşar, hemde olaydan uzak kalmış oluruz. DediAylin:
-Bu fikri beğendim. Ailemizde izin verir zaten onlarda tatile gitmemizi istemişlerdi. Biz kabul etmemiştik. Hatırlarsanız. Diye yüzümde bi gülümseme oluştu.Bahar:
-o zaman her şeyi unutmaya varmısınız. Dedi ve elini ortadaki küçük orta sehpaya koydu. Hepsi elini elinin üzerine koydu. Ve birbirlerini hiçbir zorlukta bırakmamak üzere söz verdi.Üst üste ellerini aynanda havaya kaldırıp "Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için. " diye bağırdılar.
Onların bu arkadaşlığı gerçekten büyüktü.
Biraz daha oturdular. Daha sonra yavaştan evlerine dağıldılar.
Mert eve gidince ailesine bugün arkadaşlarımı ve ailelerini eve davet etmek istediğini söyledi. Ailesi zaten davet etmeyi düşündüğü için onayladı.
Mert hemen telefonundan grubu aradı. İlk açan Efe oldu. Daha sonra Bahar açtı. Ecem ve aylin hala açmadılar.
Beklemekten sıkılan Efe:
-sen konuya gir. Mert onlara mesaj bırakırım. Anlat hemen bir gelişme mi oldu. Dedi.
Birbirlerini arayınca hemen olayla ilgili bir şey oldu sanıyorlardı. Çünkü: her ne kadar konuyu kapatmış olsalarda yinede akıllarından çıkmıyordu bütün bu olanlar. Bu yüzden tatile gitmek istiyorlardı.
Mert tam başlamıştıki önce Aylin sonra Ecem sırayla açtılar.
Efe:
-Nerde kaldınız kızlar? Diye sordu.Ecem:
-Telefonum odamda kalmış, bende salondaydım. Yetişemedim. Dedi ve özür diledi.Aylin:
-Sessizdeydi. Dedi ve hemen ne olduğunu sordu.Mert:
-Korkmayın sadece bizimkiler sizi ve ailelerinizi yemeğe çağırıyor. Dedi. Hem şu tatil konusunu da konuşuruz. DediHepsi bu fikri beğenmişti. Saat 6:30 olmak üzere anlaştılar.
Mert annesine yardım etmişti. Bizimkiler ve aileleri yavaş yavaş geliyorlardı.
Herkes geldiğinde çorbalar tabaklara doldurulmaya başlandı.
Gençler aralarından göz kaş işareti yapıyorken Ecem'in annesi farketti:
-Bize söylemek istediğiniz önemli birşey olmalı. Dedi
Aylin
-Evet çok önemli dedi ve Aylin'i Efe olayı anlatmasından korkup aylini susturdu. Kendisi söze başladı:-Biz tatili burda geçirmek istediğimizi söyledik. Aslında biz tatile gitmeyi istiyoruz. Koskoca tatil bizim küçük mahallede geçmiyor. Hem biz derslerden yeni kurtulduk. Eglenmek istiyoruz. Dedi
Gençlerin hepsi Efe bir çırpıda anlattığı için onu gururla desteklercesine başlarını salladılar.
Aileleri bu konuyu biraz konuştuktan sonra izin verdiler. Ecem'in annesi o zaman ben biletlerinizi yarın alırım. Bodrum mu? Antalya mı? Deyince hepsi "Bodrum"diye gülerek bağırdılar.
Hepsi çok sevinmişti. Artık burdan uzaklaşacakları için mutlulardı.
Saat 23:00 civarına geldiğinde dağılmaya başladılar. Ecem eve gittiğinde hemen odasına çıkıp bavul hazırladı. Bütün yazlıklarını içine doldurdu.
Bavulunun içinde yok yoktu. Kızlara hep derdi. Ama bu sefer kendisi olaydan uzaklaşma sevinciyle koca bavul hazırlamıştı.
Maceranın büyüğünü yaşamışlardı. Bodrumda rahat edeceklerini sanıyorlardı. Belkide yanılıyorlardı.
Ya yeni başlayan oyun devam edecekti, ya da yeni bir oyun onlar için tekrar başlayacaktı.........
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıl Sonu Macerası
AdventureEcem ve arkadaşlarının yıl sonunda eğlendiren düşündüren ve merak uyandıran maceraları... Bu kitabı seveceksiniz....