10.Bölüm: "İlk Mühür"

677 48 6
                                        

Herkese merhabalar okurlarım. Paragraf arası yorumları okuyorum. Okurken de eğleniyorum sksldkslkdkx

Birisi şey demiş kaos gelsin. Arkadaşlar, kaos gelirse ardından gözyaşlarınız da gelir. Yani bu günleri çok özleyeceksiniz. Bu yüzden bu bölümleri güzel güzel okuyun.

"Sadece küçük masum bir öpücük olacak," diye fısıldadı. Kalbim dörtnala koşarken, nefesi nefesi çarpmıştı.
Dudakları dudaklarıma değince gözlerimi kapatıp tamamen ona teslim oldum. Aniden kapının çalmasıyla dudaklarımız iki saniyelik buluşmadan ayrılmıştı. Gözleri dudaklarımdan çekilmişti. Kapı tekrar çaldı. Her kimse ısrarla çalarken Sarp bıkkınlıkla geri çekilip kapıya doğru ilerledi. Benden uzaktaydı fakat onun sıcaklığı hala vücudumdaydı.

Şimdiye kadar ne zaman bu kadar heyecanlanmıştım hatırlamıyorum. Çünkü çok farklıydı. Garipti.

Sarp derin bir nefes vererek kapıyı açtığında arkasından giderek gelenin kim olduğunu merak etmiştim. Gelen Alp'di. İkimiz de kaşlarımızı çatarak ona bakarken bizi görür görmez kaşlarını havaya kaldırarak kollarını iki yana açtı. "Bu kadar sevinmeyin ya geldiğime. Her gün gördüğünüz Alp işte."

"Neden geldin?" dedi soğuk sesle. Anlaşılan çok öfkeli. Çünkü ikinci kez beni öpemedi. Ben ise bu durumdan dolayı gayet mutluydum. Çünkü aramızdaki ilişki bozulsun istemiyordum.

"Bu adam fazla sinirli, dikkatli ol" Sarp'ı gösterip gözünü kırparak bana döndü.

"Değil, gayet sakin bir adam." dedim omuz silkerek. Alp dudağını büzüp kaşlarını kaldırdı. "Yenge, sana düşmüş galiba."

Bu kez tepki vermedim. Çünkü yavaş
yavaş alışıyordum. Ben kendimi duvara yaslayıp kollarımı göğsümde birleştirdim. "Ya ne demezsin. Ölüyorum aşkından."

Alp gülerek içeri daldığında Sarp öfkeyle gözlerini kapattı. Birisi bayağı kızmıştı anlaşılan. Öpemediği için Sarp kızgındı.

"Niye geldin?" dedi tüm odunluğuyla. Alp aniden durup Sarp'ın yüzüne baktı. Her ne gördüyse kaşlarını çatmıştı. Ne gördü ki acaba?

"Bir dakika..." dedi gerilim yaratarak. "Sen neden terledin?"

Oha! Bunu nasıl fark etti? Bir dakika! Sarp gerçekten terledi mi?

"Şimdi uykudan uyandım, o yüzdendir."

Değil. Bana fazla yakınlaştı o yüzden.

"İkna performansın berbat olmuş arkadaş." Yüzünü buruşturarak Sarp'tan ayrılıp koltuğa geçti. İnanmamıştı, ben de olsam ben de inanmam.

"Başkomiserim, bizim üzerinde dört aydır çalıştığımız operasyon var ya hani?"

"Evet" Ellerini ceplerine sokarak Alp'in tam karşısına geçti. "Ne oldu? Bir haber mi var?"

"İşte yarın akşam o operasyon gerçekleşecek."

Anlaşılan iş konuşacaktılar. Onları yalnız bırakmak için "ben o zaman mutfaktayım atıştırmalık bir şeyler yapacağım, bir şey lazım olursa seslenirsiniz" dediğimde Sarp başını hafifçe salladı. Alp "tamam" deyip konuya geri döndü.

Mutfağa geçtiğimde Sarp'ın dün yaptığı alış verişi hatırlayınca aklıma çok güzel bir fikir gelmişti. Yanlışlıkla gitmiş hazır yufka almıştı. Üzerindeki yazıyı okumayı bırakalım insan lavaşla hazır yufkanı nasıl karıştıra bilir? İkisini de aynı şey sanmış.

Kendi kendime kıkırdayarak yufkanı tezgahın üzerine bıraktım. Börek yapacaktım. Ispanaklı ve kıymalı börek favorilerimdendi.

Yaparken zihnim boş durmuyordu. Sürekli bir şeyler düşünüp duruyordum. Poyraz'ın o saatte orada olması, Savaş'tan hiçbir haber olmaması, Serap'ın aniden ortadan kaybolması, Sarp'ın sürekli Savaş'ın tarafını koruması, Sarp'ın dokunmak yasak deyip sürekli bana temas etmesi ve benim gerçek duygularım.

Savaş'ın Yıldız'ı 18+Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin